X

Gıda israfının boyutlarının farkında mısınız: İsrafı önlemek için ne yapabiliriz?

Yazı küçük bir Ege kasabasında geçiriyorum ve evimizin tam karşısında her yerde şubesi olan büyük bir market var. Orada dikkatimi çeken, gözlemlediğim ve içimi acıtan bir durum mevcut. Her gün onlarca, yüzlerce ürün çöpe atılıyor; ne insanlar, ne de hayvanlar faydalanabiliyor. Kapağı kapalı yoğurtlar, pirinçler, yenilebilir halde sadece biraz yumuşamış sebze ve meyveler…

Bu durum dikkatimi çektiği için gidip mağaza müdürüne: “Bu ürünlerin çöpe atılmadan indirimli olarak insanlara ulaştırılması ya da hayvan barınaklarına bağışlanması; bir şekilde ürünler çöpe gitmeden canlıların faydalanması durumu mümkün olamaz mı?” diye sordum. Mağaza müdürü: “Bizim elimizde değil, ürünleri aldığımız şirketler vergilerden düştükleri için çöpe atılan ürünler hakkında çok fazla düşünmüyorlar, bize o ürünlerin çöpe atılmasını sağlamamızı söylüyorlar” dedi. Bu yanıt, beni bu konu üzerine düşünmeye itti. Ve “Gıda israfı nedir? Dünyada, Türkiye’de oranları nedir? Gıda israfını önlemek için uygulanan ve uygulanabilecek sürdürülebilir çözümler üretmeye çalışan dernekler, oluşumlar, girişimler nelerdir?” diye araştırmaya koyuldum.

Türkiye İsrafı Önleme Vakfının (TİSVA) dünyada gıda israfının karşılaştırmalı analizi raporu sonuçlarına göre dünyada gıda israfının büyüklüğü yaklaşık 1,3 milyar ton. Bu kadar israf olmasına rağmen aynı zamanda son verilere göre dünyada 821 milyon insan açlık sınırında yaşıyor. Bu veriler çok üzücü. Ayrıca, gıda israfının üzerine düşünmemiz ve çözümler üretmemiz gereken güncel bir problem olduğunu gösteriyor. Ülkelerin, şirketlerin, dünya vatandaşı olarak her birimizin, israf edilen gıda ile ihtiyaç sahiplerinin nasıl buluşacağı üzerine kafa yormalıyız. TİSVA başkanı Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül’ün de belirttiği gibi dünyada 1,3 milyar ton israf edilen gıda, 821 milyon açlık sınırında yaşayan insanı 3 defa doyurabilir.

Aynı rapor, Türkiye’deki israf oranlarının da bir hayli yüksek olduğunu gösteriyor. Sonuçlara göre Türkiye, bir yılda milli gelirin yüzde 15’ine denk gelen yaklaşık 555 milyar lira kaynağını israf ediyor. 214 milyar liralık gıda israfının yapıldığı Türkiye’de günde 6 milyon ekmek çöpe gidiyor ne yazık ki. Raporda, gıda alanında Türkiye’de israf edilen miktarın 26 milyon ton olduğu vurgulanırken, bunun 125 milyar liraya karşılık geldiği söyleniyor. Ayrıca, Türkiye’de bir yılda yetişen 49 milyon ton meyve ve sebzenin yüzde 25-40’ının kaybolduğu veya israf edildiğine de dikkat çekilerek en iyimser hesapla bu israfın değerinin 25 milyar lira değerinde olduğu belirtiliyor.

Araştırırken ilk olarak, büyüyen bir sorun olarak dünyayı etkisi altına alan gıda israfına; işletmeler arası sürdürülebilir çözümler sunan Fazla Gıda adlı girişim dikkatimi çekti. Fazla Gıda, gıda işletmelerine gıda atığını önleyen teknolojik çözümler öneriyor ve işletmelere gıda bankacılığının gelişimine yatırım yapma fırsatı sunuyor. Büyük marketlere, gıda sektöründeki işletmelere satılmayan gıdalarını değerlendirme fırsatı tanıyan bu girişim hakkında daha detaylı bilgiyi buradan edinebilirsiniz. 

Daha köklü ve sürdürebilir çözümler için ürünlerin çöpe gitmesinin engellenmesini sağlayacak yasal düzenlemeler gerekiyor. Örnek olarak bu konudaki yasal düzenlemeler geçtiğimiz yıllarda İtalyan hükümetinin oy çokluğuyla ve Fransız hükümetinin oy birliğiyle kabul edildi. Bu yasal düzenlemeler, süpermarketlerde son kullanma tarihi gelen yiyecekleri çöpe atmak yerine, bağışlamayı teşvik ediyor.

Bizim ülkemizde de böyle yasal düzenlemeler faydalı olacaktır. Böylece israf edilen onlarca ton meyve, sebze ve gıda maddeleri azalacağı gibi, açlık sınırında yaşayan birçok insanın uygun fiyata veya ücretsiz bir şekilde gıdaya kavuşabilmesi desteklenmiş olabilir. Bunu yapmaya çalışan girişimler de var. Örnek olarak, Temel İhtiyaç Derneği (TİDER) tarafından kurulan “Destek Market” bahsettiğim amaçlarla gıda israfını önlemek ve ihtiyaç sahiplerinin önceden belirlenmiş alışveriş limitlerine göre temel ihtiyaçlarını ücretsiz olarak karşılayabildikleri bir sistem sunuyor. Tedarikçi üretici firmaların, çeşitli nedenlerle piyasa değerini yitirmiş olan, kullanılabilir durumdaki ürünlerini bağışlaması ve bireysel çabalarla devam eden bu sistem, 2015 yılında Maltepe’de açılan ilk şubesinden sonra ikinci şubesini de Bağcılar’da açmış. Destek Marketlerin sayısının artmasını, gıda israfı ve yoksulluğa sürdürülebilir çözümler sunmaya çalışması bakımından çok anlamlı buluyorum. Dilerim sayıları daha da çoğalır.

Dünyada gıda israfıyla mücadele için oluşturulan girişimlere baktığımızda; Danimarka’da tüketim tarihi geçse de, tüketilir durumdaki yiyecekleri satan süpermarket Wefood, Fransa’da gıda israfını önlemek için şekli bozuk meyve, sebzeler için indirimli reyon düzenleyen Intermarché gibi örnekleri görüyoruz. Ayrıca, The Good Food Almanya’da açılan ilk atık gıda marketi ve bu market, yalnızca kusurlu (!) ya da çirkin (!) görünümü nedeniyle çöpe gitmesi muhtemel sebze-meyveleri ve son tüketim tarihi geçmiş dayanıklı ürünleri satıyor ve ilginç bir uygulama olarak müşteriler verecekleri fiyatı kendileri belirliyor. Süpermarket raflarında kalan ya da ambalajındaki yırtılma, delinme nedeniyle israf edilen yiyecekleri değerlendirmek, besinleri çöpe atmamak ve israf etmemek, Dünya’nın geleceği ve sürdürülebilirlik için önemli adımlar arasında yer alıyor. Yukarıda bahsettiğim gibi Destek Market (bireysel bazlı çözümler sunan) ve Fazla Gıda (işletmeler arası çözümler sunan) Türkiye’de gıda israfına sürdürülebilir çözümler sunmak için çalışan girişimler olarak dikkat çekiyorlar ve gerek bireysel, gerekse yasal düzenlemelerle desteklenilmeyi hak ediyorlar.

Bizler kıtlık bilincini deneyimlemeden, tüketimin renkli afişlerle zihnimize yerleştirildiği bir nesil olarak yetiştik. Çok uzak değil aslında, bizim anneannelerimiz, dedelerimiz ve onların aileleri, savaş, kıtlık görmüş insanlar. Ekmeği çöpe atmadan değerlendirmeyi, lüzumsuzsa ışığı söndürmeyi alışkanlık edinmiş insanlardı. Bize anlattıklarında bir ekmeğe bile muhtaç olabilmek masal gibi gelirdi, çünkü biz onlardan çok daha rahat büyüdük. Aldık, aldık, elimizdekini tüketmeden bir yeni versiyonunu aldık; aldıklarımızın bazılarını kullandık, bazılarını kullanmadık. Kullanmadığımızı çöpe attık kolayca. Eskimeden yenisini aldık, kahvaltılarımızı bile serpme yaptık, bir kaşık alıp bıraktık reçeli, balı, peyniri…

Unutarak doğamızda açgözlülüğün olduğunu, ilk önce gözümüz doysun deyip durduk, sanki doyurabilmemiz mümkünmüş gibi gözümüzü. Ama artık sınırsız kaynaklarımızın olmadığını hatırlamanın vakti geldi. Gelecek nesiller için artık daha duyarlı olmamız gerekiyor. Gıda israfının farkında olmalı ve israfı önlemeyi hedef alan sürdürülebilir çözümler konusunda zihinlerimizi aktif tutmalıyız. Mümkün olduğunca ellerimizi taşın altına koyup “Ben bu konuda ne yapabilirim?” diye düşünmeli ve düşüncelerimize uygun hareket etmeliyiz.

İlginizi çekebilir: Çocuklarla geri dönüşüm zamanı: Çocuğunuzla birlikte yapabileceğiniz 3 tasarım

Duygu Meriç: Ben Duygu Meriç, 2013 yılında Boğaziçi Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği bölümünden mezun oldum. Bir yıl özel bir okulda çalıştıktan sonra atanarak doğu göreviyle köy öğretmenliğini deneyimledim. Daha sonra İstanbul’a döndükten sonra Boğaziçi Üniversitesi Erken Çocukluk alanında yüksek lisansımı tamamladım ve halen Kuştepe’de öğretmenlik görevime devam ediyorum. Sosyo-duygusal öğrenme, çocuk hakları, oyun, çocuk kitapları, anne çocuk ilişkileri ve ebeveynlik stilleri, çocuk tiyatroları, müzik ve toplumsal cinsiyet rolleri temel ilgi alanları olarak odaklandığım konuları oluşturuyor ve burada sizlerle deneyimlerimin ve eğitimlerinin bana verdiği bakış açısıyla önerilerimi ve düşüncelerimi paylaşma serüvenine başlıyorum. Hayata, çocuğa ve eğitime dair bilgi ve önerilerle buluşmak üzere...

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?

Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale