X

Gıda israfını azaltın: Gıdaları israf etmeden değerlendirmenin 10 yolu

Son günlerin en popüler konularından biri olan “sürdürülebilir yaşam” için bizler de beslenme uzmanları olarak bu konuda mutfaklarda yapabileceğimiz değişikliklerle dünyaya nasıl katkı sağlayabiliriz diye daha fazla düşünmeye başladık. Öncelikli olarak hem iklim krizini yavaşlatmanın hem de karbon ayak izimizi azaltabilmenin yolu mutfaklarımızdaki israfı azaltmaktan geçiyor. Bir önceki makalemde aktardığım başlıkların devamı olarak bu makalede de sizlere yiyecek israfını azaltabilmenin yollarını anlattım.

1. Yumurtayı sarısı ile tüketin.

Çoğu insan bir zamanlar popüler olan az yağlı diyet trendinden uzaklaşıyor olsa da, özellikle direnç antrenmanları yapanlar hala yumurta sarısından kaçınıyor, bunun yerine yumurta beyazıyla yapılmış omlet ve çırpılmış yumurta akını tercih ediyor. Yumurta sarısından kaçınmak, çoğunlukla kolesterol seviyelerini artırma korkusundan kaynaklansa da günlük hayatta yağlı peynirler başta olmak üzere farklı kolesterol içeren yiyecekleri aslında daha fazla tüketiyoruz. Karaciğeriniz aslında ihtiyacınız olan kolesterolün çoğunu yapar ve vücudunuz kanınızdaki seviyeleri düzenler. Yüksek miktarda kolesterol içeren yiyecekler yediğinizde, karaciğeriniz daha az üreterek bunu telafi eder.

Aslında, kanıtlar çoğu insanın, hatta yüksek kolesterolü olanların bile yumurtayı bütün olarak tüketebileceğini gösteriyor. Dahası, yumurta sarısı protein, A vitamini, demir, selenyum ve B vitaminleri gibi besinlerle doludur. Yumurta sarısının tadı veya dokusundan hoşlanmıyorsanız, tadı maskelemek için başka tariflere ekleyebilirsiniz.

2. Karıştırın.

Besin dolu bir smoothie’yi karıştırmak, yiyecek israfını azaltmanın lezzetli bir yolu olabilir. Ürünlerin sapları, uçları ve kabukları tüm formlarında iştah açıcı olmasa da, onları bir smoothie’ye eklemek bu gıdaların birçok yararından faydalanmanın bir yoludur. Lahana ve pazı gibi yeşilliklerin sapları lif ve besinlerle doludur, bu da onları smoothie’lere harika bir katkı haline getirir. Meyve ve sebze kabukları, solmuş otlar, olgunlaşmış muzlar ve doğranmış brokoli sapları da dahil olmak üzere besleyici bir karışıma eklenebilir.

3. Ev yapımı stok yapın.

Ev yapımı sebze suları, et suları hazırlamak, fazla yiyecekleri kullanmanın kolay bir yoludur. Sebzelerin kullanmadığınız kökleri, saplar, kabuklar gibi diğer artıklarını biraz zeytinyağı veya tereyağı ile soteleyin, ardından su ekleyin ve aromatik bir sebze suyunda kaynamaya bırakın. Kemikli etlerin kemiklerini ayrı bir yerde haşlayıp baharatlayarak buzlukta farklı bir lezzet verici olarak bulundurabilirsiniz.

4. Porsiyonlarınızı kontrol altında tutun.

Aşırı yemek yemek birçok insan için bir problemdir. Porsiyonlarınızın sağlıklı bir aralıkta kalmasını sağlamak, sadece kilonuzu korumanıza yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda yiyecek israfını da azaltır. Gerçekte ne kadar aç olduğunuz konusunda daha dikkatli olmak ve porsiyon kontrolü uygulamak, yiyecek israfını azaltmanın harika yollarıdır.

5. Dondurucunuzla dost olun.

Yiyecekleri dondurmak, onları korumanın en kolay yollarından biridir. Örneğin, en sevdiğiniz salatada kullanılamayacak kadar yumuşak olan yeşillikler, dondurucuda güvenli poşetlere veya kaplara koyulabilir ve daha sonraki bir tarihte smoothie’lerde ve diğer tariflerde kullanılabilir. Fazla sebzeler, zeytinyağı ve soğan ile sotelenerek dondurulabilir, böylece bozulmaları ve çürümeleri engellenebilir. Yemeklerden arta kalanları, en sevdiğiniz mevsim sebzelerini ve meyvelerini, hatta dolabınızdaki tüketemeyeceğiniz fazla ürünleri dondurarak her zaman sağlıklı, ev yapımı bir yemeğin hazır olmasını sağlayabilirsiniz.

6. Mümkünse kompost yapın.

Dünyada çok yaygın olsa da ülkemizde de kompostlama yöntemleri konusunda araştırmalar yapılıyor. Artık yiyecekleri kompostlamak, yiyecek artıklarını yeniden kullanmanın ve bitkiler için enerjiye dönüştürmenin faydalı bir yoludur. Herkesin bir dış mekan kompostlama sistemi için yeri olmasa da, bu uygulamayı herkes için, hatta sınırlı alana sahip olanlar için bile kolay ve erişilebilir hale getiren çok çeşitli tezgah üstü kompostlama sistemleri vardır.

7. Mutfakta yaratıcı olun.

Kendi yemeğinizi pişirmenin en güzel yanlarından biri, tarifleri beğeninize göre ayarlayabilmek, yeni tatlar ve malzemeler ekleyebilmektir. Yiyeceklerin genellikle kullanılmayan kısımlarını yemeğe dahil etmek, mutfakta yeni bir tarif denerken, artıkları yeniden değerlendirmenin mükemmel bir yoludur.

Saplar ve kökler, sote ve pişmiş yemeklere lezzetli eklemeler yaparken, sarımsak ve soğan uçları, stoklara ve soslara lezzet katabilir. Geleneksel fesleğen yerine brokoli sapları, yumuşak domatesler, solmuş ıspanaklar çorba veya sos yapmanın, favori yemeklerinize lezzetli bir dokunuş katmanın yaratıcı bir yolu olabilir.

İsraf konusundaki bir önceki yazımdaki son cümlelerimle bitiriyorum: Her gün dünyanın en değerli kaynaklarından bazılarını korumak için değişim yaratmaya yardımcı olabilirsiniz. Alışveriş, yemek pişirme ve yiyecekleri tüketme şeklinizde yapacağınız en küçük değişiklik bile çevre üzerindeki etkinizi azaltmanıza yardımcı olacaktır. Az bir çabayla daha iyi bir dünyaya destek olabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Gıda israfını azaltmanıza yardımcı olacak 5 öneri

Diyetisyen Müge Bozok: 2008 yılında Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden başarı ile mezun oldu. Türkiye’nin ilk Tıp Merkezi İntermed’de kariyerine başladı, bu merkezde çeşitli branşlarda doktorlar ile hastalıklarda beslenme tedavisi, sağlıklı beslenme, obezite tedavisi, adölesan çağı beslenme eğitimleri, hamile ve emzirme döneminde beslenme gibi birçok alanda çalıştı. 2011 - 2017 yılları arasında Prof. Dr. Osman Müftüoğlu’nun kurucusu olduğu Yaşasın Hayat! Kliniğinde mesleğine devam etti. Diyetisyenlik mesleğinin yanı sıra sağlıklı yaşamın yapıtaşları olan beslenmenin ve egzersizin vazgeçilmez olduğunu düşünerek, uluslararası çeşitli eğitimlerden geçerek profesyonel olarak pilates eğitmeni oldu. 4 senelik profesyonel pilates eğitmenliğinin yanı sıra çok sevdiği yoga seanslarının ileri seviyesine giderek çeşitli yoga eğitimlerinde katılıp “Yoga Alliance” sertifikasını almaya hak kazandı. 2017 yılında ise mesleki bilgi ve tecrübesiyle danışanlarına ve öğrencilerine daha kapsamlı hizmet verebilmek için “Revita” isimli kendi beslenme danışmanlık ve pilates - yoga stüdyosu yaşam merkezini kurmuştur.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale