Gerçekten bir ilişki istiyor musunuz: İhtiyaçlarınızı tanımak için bir egzersiz
Hepsi sadece değişebilir bakış açısı…
Bakış açını değiştir, ilişkini iyileştir…
Yaklaşık 11 yıldır binlerce kişiyle ilişkiler üzerine çalışıyorum. Bazı kişiler yüz yüze seansa geldi, kimisi dünyanın bir ucundan online ilişkisine ve tek başınalığına çare aradı. Kimisi de grup dinamiğinin hızlı dönüştüren güçlü etkisini deneyimlemeye cesaret etti. Kişisel gelişim kamplarıma, mistik yolculuklara katıldı.
Ben de kendimle ilişkim ve her şeyle ve herkesle ilişkime dair farkındalığımı artırmak, sorunlarımı çözmek üzere pek çok eğitime gittim. Sayısını hatırlamadığım kadar çok uzmanın kapısını çaldım. Kendi dertlerime çare ararken bambaşka bir yola girdim ve yıllardır öğrenciliğim devam ediyor.
İlişkiler öyle büyük bir okyanus ki yüzdükçe daha da derine inmek istiyorsun. Buna paralel insanın yakın ve derin bağ içeren bir ilişki yaşayabilmesi için gerçekten kendine dair bir içgörüye sahip olması da olmazsa olmaz…
Şimdi sizlerle kendime de uyguladığım, zaman zaman yeniden bakıp güncellediğim ve pek çok danışanımla uyguladığım bir farkındalık egzersizini paylaşıyorum. Örneklerle anlatıyorum…
Tek başınaysanız ya da iki ileri bir geri giden bir ilişkiniz varsa ya da uzun süreli bir ilişikiniz var ama içinde hep çatışmalar yaşayıp sürekli patinaj çekiyorsanız lütfen elinize kağıdı kalemi alın.
Güzel, bembeyaz bir sayfanın tam ortasına bir dikey çizgi çekin.
Sol üst köşeye “İlişkim yok”, sağ üst köşeye “İlişkim var” yazın.
“İlişkim yok”un altına madde madde bu durumun sizin için avantajlarını yazın. Ardından dezavantajlarını madde madde sıralayın. Ve özellikle böyle olmasının size nasıl bir duygu hissettirdiğini de belirtin.
Aynı şekilde “İlişkim var” bölümünün altına da avantaj ve dezavantajları madde madde sıralayın ve hissettiğiniz duyguları da belirtin lütfen.
Şimdi dikkatlice bakın kağıdınıza.
Kağıdınızı doldurmadan aşağıdaki sorulara lütfen geçmeyin!
Farkındalık için burası önemli.
Hangi alan daha kalabalık?
“İlişkim yok” durumuna sıraladığınız pek çok avantaj varsa nasıl “İlişki istiyorum” diyebilirsiniz ki?
Lütfen kendinize dürüst olun.
“İlişkim var” durumunun altına sıraladığınız dezavantajlar varsa mevcut ilişkinizi ya da olmayan ilişkinizi sabote eden bakış açılarınızın ve geçmiş deneyimlerinizin izleri olabilir mi?
Bazen dil söyler, gönül ister ancak bilinçaltı “Hayır!” der.
Çünkü “İlişkim yok” durumu bilinçaltınızda güvenlidir. “İlişkim var” durumu tehdit ve tehlike içeriyor, rahatınızı bozuyor olabilir. Ne dersiniz?
Genelde bu tabloya baktığımızda coğrafyamızın, kültürümüzün, gelenek ve göreneklerimizin getirdiği partnerler arasındaki paylaşım dengesini bozan unsurlar da olabilir.
Pek çok danışanımın dillendirdiği noktalar şöyle…
“İlişkim yok” durumunun avantajları:
- Özgürlük
- Kimseye hesap vermemek
- Zorunlu aile görüşmelerinin olmaması
- Kendime istediğim gibi vakit ayırabilmek
- İstediğim zaman sosyalleşmek
- Partnerin duygusal yüklerini, sorunlarını taşımamak
- Finansal özgürlük
- Aldatılma, terk edilme endişesi/korkusu yok
- Rahatlık vb.
“İlişkim yok” durumunun dezavantajları:
- Yakınlıktan yoksunluk
- Paylaşım eksikliği
- Sağlıklı, sürdürülebilir cinsellik eksikliği
- Toplumsal baskı, taciz
- Bazı insanların hemcinsini partneri için tehdit ve tehlike algılamasından dolayı dışlaması, bundan ötürü yalnızlık
- Aile baskısı vb.
“İlişkim var” durumunun avantajları:
- Sevgi
- Destek
- Güven
- Huzur
- Paylaşım zevki
- Derdi çözmek ve derdinin çözülmesi
- Sosyalleşme zenginliği
- Mutluluk
- Cinsellik vb.
“İlişkim var” durumunun dezavantajları:
- Aldatılma kaygısı
- Terk edilme korkusu
- Kayınvalide, kayınpeder sorunları
- Değerlerin çatışması, huzursuzluk vb.
Yukarıda yazanlar genel gösterge, elbette herkes için avantajlar ve dezavantajlar farklılaşabilir, azalıp artabilir.
Şimdi kendi kendinize bu analizi yapabilirseniz pek çok farkındalık kazanabilirsiniz.
Motivasyonunuz yazdıklarınız neticesinde ilişkiden yana mı, ilişkisizlikten yana mı?
İşte burada çok önemli bir unsur devreye giriyor: Bağlanma modeliniz.
Bağlanma modeliniz ilişkilerinizin kaderini belirliyor diyebiliriz.
Nasıl mı? Gelin hep birlikte 16-17 Ekim’de İstanbul’da yapacağımız “Sevgiyle güvenli bağlanma” eğitimi ve uygulamlı workshop’ta buluşalım.
Sorularınız ve katılım için: 0532 783 21 41
İlginizi çekebilir: Bir ev nasıl yuva olur: Kalbimizin attığı yer, yuvamızdır