X

Gençler Neden Karamsardır?

Karamsarlık, ruh sağlığı ile ilgili bir sorun olmamakla birlikte bazı insanların diğerlerine göre daha olumsuz ya da gerçekçi bakış açısına sahip olduğu bir kişilik özelliğidir. Karamsar insanlar genellikle olayların olumsuz sonuçlanmasını bekler ve her şey iyi gidiyor gibi görünüyorsa durumdan şüphe etmeye başlar.

Karamsarlık çoğu zaman arzu edilen bir kişilik özelliği değildir. Genelde negatiflik, depresyon ve ruh sağlığı sorunları ile ilişkilendirilen karamsarlık, olumsuz düşüncelerin dozu aşırıya kaçmadığında aslında sanıldığı kadar kötü bir şey değildir.

Özellikle son yıllarda Z jenerasyonu ile birlikte gündeme gelen karamsarlığın ne olduğunu, günlük hayatı nasıl etkilediğini, karamsarlığın faydalı olacak şekilde nasıl kullanılabileceğini ve karamsarlığa dair merak ettiğiniz diğer şeyleri bu yazıda okuyabilirsiniz.

Karamsarlık Nedir?

Karamsarlık, bir durumun ya da olayın kötü yönlerine takılı kalmayı, olumsuz sonuçlar beklemeyi ve geleceğe dair duyulan umutsuzluğu ifade edebilen bir kavramdır. Karamsarlığa eğilimli bireyler kendilerini çaresiz hissedebilir ve yaptıkları herhangi bir şeyin olumsuz sonuçlanma ihtimali üzerinde etkilerinin olmadığını düşünebilir. Bu kişiler olaylar ve durumlar üzerinde kontrollerinin olmadığına ve başarının büyük ölçüde kontrol edemedikleri dış faktörlere bağlı olduğuna inanabilir.

Genelde düşünülenin aksine iyimserlik ve karamsarlık birbirine tamamen zıt kavramlar değildir. Kişi, hayatının belli alanlarında iyimserliğini koruyabilirken diğer alanlarında ise karamsarlığa düşebilir. Karamsarlık, kişinin genel dünya görüşünü etkileyen geniş bir bakış açısı olsa da hayat boyunca sabit kalan bir özellik değildir.

Araştırmalar, karamsarlığın kısmen genetik olabileceğini gösterse de karamsarlığın kişilik özelliği olarak ortaya çıkması da mümkündür. Genetik, olumsuz deneyimleri ve olumsuz duyguları güçlendirerek kişinin dünyayı algılama şeklini olumsuz yönde etkileyebilir. Karamsar kişiler, potansiyel riskleri daha fazla fark edebilir ve daha fazla kaygıya ve endişeye sahip olabilir.

Karamsarlık Neden Olur?

Karamsarlığın pek çok nedeni olabilir. Genetik, aile ilişkileri, geçmiş deneyimler ile sosyal ve çevresel faktörlerin karamsarlık üzerinde etkileri olabilir.

İyimser ve karamsar bir insanın düşünme şekli arasındaki temel farklardan bir tanesi, kişilerin olayları açıklama tarzlarıyla ilgilidir. İnsanların hayatlarında olup bitenleri açıklama ya da yorumlama tarzı, iyimser ya da karamsar bakış açısına sahip olduklarını göstermektedir.

Örneğin, karamsar kişi sınavdan kötü not aldığında bunu eksiklikleri olduğu veya zeki olmadığı şeklinde yorumlayabilir. İyimser kişi ise kötü not almasının nedenini o gün yorgun olmasına veya sınavın zor olmasına bağlayabilir.

Gençlerin Karamsar Olma Nedenleri

Günümüzün gençleri olan Z kuşağının dünyaya karşı karamsar olduğuna işaret eden pek çok gösterge bulunmaktadır. Gençlerin pek çoğu henüz gelişim çağındayken hayatlarında bir kez karşılaşabilecekleri bir salgınla karşılaştıklarından ve günlük hayatlarında büyük bir zorluk yaşadıklarından dolayı bu karamsarlığın normal olduğu söylenebilir. Bunların üzerine bir de küresel sorunların ve ekonomik zorlukların eklenmesiyle iş olanakları dünya çapında sınırlı hale geldiği için karamsarlık daha belirgin bir hale geldi.

Gençler için iş güvencesi ve bir eve sahip olma gibi hayattaki bazı önemli şeylere ulaşamayacakları düşüncesi de karamsarlığa katkıda bulunan noktalardan bir tanesi. Özellikle eğitimli gençler, eski kuşaklarla karşılaştırıldıklarında ekonomik beklentiler anlamında kendilerini daha karamsar hissedebiliyor.

Gençler eski kuşaklara göre kendilerini daha karamsar hissetseler de pek çok gencin gelecekte her şeyin normale döneceğine dair inanca sahip olduklarını da söylemek mümkün. Bununla birlikte ailesi çok varlıklı olmayan veya ailelerinden yeteri kadar destek alamayan gençlerin, imkanı daha fazla olan gençlere göre hayatlarıyla ilgili olarak daha karamsar bir bakış açısına sahip olmaya devam edecekleri söylenebilir.

Bu nedenle önemli olan karamsarlığın ne ölçüde olduğuna dikkat etmek olacaktır. Biraz karamsar olmakta bir sakınca olmamakla birlikte kişilerin hayatın iyi yönlerini görmek, dayanıklılıklarını arttırmak ve güçlü yanlarını kullanmak için bazı adımlar atmaları faydalı olacaktır. Bu sayede hayatın sorumluluğunu üstlenmek ve zorluklarla daha kolay başa çıkmak mümkün olacaktır.

Karamsarlıktan Kurtulmak için Ne Yapmalı?

Karamsarlık belli bir ölçüde gerekli olup koruyucu bir işleve sahip olsa da çok fazla karamsarlık, ruh sağlığının bozulmasına, kişilerin kendilerini sınırlamasına ve başarı fırsatlarını kaçırmasına neden olabilir. Daha az karamsar olmak adına başvurabileceğiniz stratejilerden bazıları şunlardır:

  • Bilişsel çarpıtmalarınıza karşı çıkın. Bilişsel çarpıtmalar, olayları gerçeklikle örtüşmeyecekleri şekilde görmenize neden olabilir. “Bunu hayatta yapamam” ve “Kimse beni anlamıyor” gibi karamsar düşüncelere karşı çıkmanız, bunların gerçeklere dayanmadığını fark etmenize yardımcı olabilir.
  • Artıların ve eksilerin listesini yapın. Bir durumla ilişkili olarak artıları ve eksileri sıralayın. Mümkünse her bir eksi için bir artı bulmaya çalışın. Bu strateji çok uç durumlarda işe yaramayabilse de pek çok durumda dengeli bir bakış açısına sahip olmanıza yardımcı olabilir.
  • İyimser arkadaşlar edinin. İyimserliğe eğilimli bir arkadaşınızla ya da sevdiğinizle konuşmanız, karamsar olsanız dahi iyimser bakış açılarıyla karşılaşmanıza neden olacaktır. Bu sayede aşırı karamsar olduğunuz için göz ardı ettiğiniz bazı fikirleri ve fırsatları yeniden düşünebilirsiniz.
  • Geçmişi düşünün. Olayların umduğunuzdan iyi sonuçlandığı zamanları düşünün. Kendinize, “Kötü olmasını beklediğim şeylerin kaç tanesi gerçekleşti?” diye sorun. Karamsarlık çoğu zaman gerçekçi olmayan olumsuz beklentilere neden olur. Bu beklentileri geçmişte yaşadıklarınızla karşılaştırdığınızda aşırı karamsar olmanın mantıklı olmadığını görebilirsiniz.

Aşırı karamsar olmanız, hayatınızda veya ilişkilerinizde sorunlara neden oluyorsa bununla tek başına başa çıkmak zorunda değilsiniz. Bunun için bir terapiste başvurarak karamsarlıkla, ruh sağlığınızla ilgili sorunlarınızla ve karamsarlığa neden olan düşünce kalıplarınızla başa çıkabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Olumsuz düşünmek psikolojik sorunları beraberinde getiriyor

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale