X

Geleceğini iyileştirmek için tek bir şeye ihtiyacın var: Disiplin

Hayatımıza yeni bir alışkanlık katmak veya bir kararı uygulamak istediğimizde, en önemli yoldaşımızın içsel disiplin olduğunu görürüz. Disiplin denince aklımızda kaçınılmak istenen bir durum canlanıyor olabilir. Bu da çok normal çünkü disiplini sıkı, katı olması gereken bir şey olarak öğrendik ve disiplinden kaçınca özgür hissettik. Algımızı bu yönde şekillendirmiş olan, ailemizde veya okullarda gördüğümüz bu türe dışsal disiplin deniyor. İçsel disiplin ise kişinin kendi kendine bir şeyi tutarlı bir şekilde, aynı rutin içerisinde yapabilme becerisi olarak geçiyor. Disiplin olmadan gelişim olması mümkün değildir. Bu yüzden maruz kaldığı bütün kötü etiketlemelere rağmen, bu yazıda biraz disiplin güzellemesi yapacağım.

Kendimize bir hedef belirlediğimizde, yapmamız gereken şey bu hedefe nasıl ulaşabileceğimize dair bir plan yapmaktır. Bunun yanında gelecekte olmak istediğimiz yeri düşünerek, oraya gidebilmek için nasıl biri olmamız gerektiğini de tasarlamak gerekir. O günden bugüne geri sarıp baktığımızda ise sorabiliriz: Benim günbegün hangi adımları atmam gerekiyor? Hangi alışkanlıkları hayatıma katmam veya çıkartmam gerekiyor? Neyi daha iyi yapmayı öğrenmem gerekiyor? Kendimize belirli rutinler ve kurallar belirileriz, böylece içsel disiplin bizim yol haritamız haline gelir. Disiplinimiz, sınırlarımızı ve atacağımız adımları belirler. Planlarımızı gerektiğinde günceller ve yavaş yavaş kendi yolumuzda ilerlemenin zevkine varırız.

Tabii, hayatta her yol burada anlatıldığı gibi sorunsuz ilerlemiyor. Bildiğimiz gibi belirlenen hedeflere ulaşmakta en çok zorlanılan ve içsel disipline en çok ihtiyaç duyduğumuz nokta, işte tam da bu yolda olma noktası. Bu süreçte yoruluyoruz, sıkılıyoruz, zorlanıyoruz, yoldan çıkabiliyoruz. Bu yüzden herhangi bir davranış kalıbını kendi kendimize içselleştirmeden, dışarıdan duyduğumuz şekliyle uygulamanın çok da sürdürülebilir olmadığını düşünüyorum. İçselleştirmek noktasını kendi bakış açımıza göre anlamlandırmak veya değerlerimize bağlamak olarak detaylandırabilirim. Örneğin, sağlığına dikkat etmek adına şeker tüketmeme davranışını içselleştirmiş bir kişinin yaptığı, sağlık değerini önceliklendiren bir seçimdir. Süreç içerisinde ilerlemek ve ilerlemeye devam etmeyi istemek için sağlam bir “neden”e ihtiyacımız var. Kendi değerlerimizi işin içine kattığımızda, içsel disiplinimiz güçlenir ve başladığımız işin devamını getirmek daha mümkün hale gelir.

Gördüğümüz haberlerde olsun, kendi arkadaş ortamlarımızdaki konuşmalarda olsun hep sonucun önemle vurgulandığına şahit oluruz. Oysa asla göz ardı edilemeyecek bir gerçek var ki, süreç boyunca müthiş bir çalışma, emek ve disiplin var. Belirli bir sonuca ulaşmış insanların ne kadar çok çalıştıkları, ne kadar çok zorlandıkları, hangi psikolojik süreçlerden geçtikleri veya nelerden fedakarlık ettiklerinden hiç bahsedilmez. Başarmış olanlarla ilgili “çünkü o daha şanslı” gibi yorumlar yapıldığında, bazı insanların başarılarını çabasız elde ettiğine dair bir inanç yaratılır. Bu düşünceye inanmayı seçen biri, deneme cesaretini bile göstermez; çok çalışma zahmetine girmeden, bedel ödemeyi göze almadan, doğal olarak sorumluluk almanın ağırlığından özgürleşmiş olur. Hayatta gelişmeyi ve ilerlemeyi arzu edenler ise disiplinli bir şekilde çalışmanın, evet zorlayıcı, ancak ödüllendirici de bir süreç olacağına inanırlar.

İyileştirmek istediğiniz herhangi bir konuyla ilgili, atabileceğiniz en küçük adım ne olurdu? “Hayatınızı iyileştirmek mi istiyorsunuz? İşe odanızı toplamakla başlayın” diye biz söz okumuştum. İhtiyacımız olan, kendimize denemeye değer bir hedef belirlemek, gereken çabayı ortaya koyabilmek ve sonra bunu tutarlı bir şekilde sürdürmek. Konunun çoğu kişi için bilgi eksikliğinden ziyade, uygulama eksikliği olduğunu zannediyorum. Zorluk hayatın bir gerçeği ise, bazen zorlanma duygusu ile kalabilmek de disiplin gerektiriyor.

İlginizi çekebilir: Odaklanmak neden bu kadar zor: Anda olmak için ne yapabiliriz?

Beyza Turan: Profesyonel olarak yaşam koçu, amatör olarak yazarım. “Bu hayatı nasıl daha iyi yaşarım?” sorusuna kafayı takmış biri olarak öğrendiklerimi paylaşmayı çok önemsiyorum. İlgi alanlarım arasında olan duygu, davranış, bilinçaltı, motivasyon ve ilişkiler konularında okumayı, konuşmayı ve yazmayı çok severim. Geçmişimden kısaca bahsetmem gerekirse; Koç Üniversitesi’nde Endüstri Mühendisliği okudum ve Uluslararası İşletme yüksek linans programını tamamladım. İş hayatımda Google, Facebook (Londra) ve Adphorus şirketlerinde çalıştım. Daha sonra kendi kişisel gelişimimi de önceliklendirerek, profesyonel koçluk eğitimimi tamamladım ve Dore Coaching’i kurarak danışanlarıma destek vermeye başladım. Dilerseniz bir selam vermek veya sorularınızı iletmek için bana @dorecoaching Instagram hesabı üzerinden ulaşabilirsiniz.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale