“Sanatta önemli olan neye baktığınız değil, neyi gördüğünüzdür.” –Henry David Thoreau
Her sanat eserinin bir hikayesi, yapılış nedeni ve çoğu zaman kişisel bir anlatımı vardır. Kimi sanat eseri toplumsal bir konuya dikkat çekerken, kimi de yıpratıcı bir hayat hikayesinden ilham alıyor. Sanat müzelerinde, karşısında durduğunuz, yapan sanatçının saatlerini, günlerini, belki de yıllarını harcadığı bir tablo, size en derin acılarınızı hatırlatabilirken, başka biri tablonun karşısında kahkahalara boğulabilir.
Sanat, toplumsal olduğu kadar kişiseldir. Her bir sanat eserinin arkasında benzersiz duygular, benzersiz hikayeler yatar. Aslında sanat, perde arkasında neler yaşandığını bilmediğimiz güzel bir tiyatro oyunu gibidir ve gerçekleri çoğu zaman tüm berraklığıyla göremeyebiliriz.
Bazı sanat eserleri vardır ki, üstüne birçok sanat eleştirmeni, sanat tarihçisi ve profesörü tartışmalara girer, eseri anlamaya çalışır, yorumlar, hikayesini araştırır. Bazı sanat eserleri de, sonrasında aldığı yorumlar ve başlarından geçen olaylarla sürekli adından bahsettirmeyi başarır. İşte sanatçıların yemek parasını boya satın almak için harcadığı zamanlardan günümüze kadar gelen, kendileri hakkında hala konuşturmayı başaran ve hikayeleriyle büyüleyen en ünlü resimler.




Son teknoloji özellikleri ve minimal tasarımıyla Samsung The Frame TV yeni dönemin vazgeçilmezi olacak. “Gördüğünüz en güzel televizyon” olmak için tasarlanan Samsung The Frame TV, dilediğiniz zaman istediğiniz görseli sergileyebileceğiniz bir Art ModeSamsung The Frame TV yeni dönemin vazgeçilmezi olacak. “Gördüğünüz en güzel televizyon” olmak için tasarlanan Samsung The Frame TV, dilediğiniz zaman istediğiniz görseli sergileyebileceğiniz bir Samsung The Frame TV, farklı boyut seçenekleriyle de evinizin her alanına rahatlıkla uyum sağlayabilecek.

Gece Devriyesi / The Night Watch - Rembrandt: 17. yüzyılda Hollanda'nın altın çağı sırasında Rembrandt tarafından resmedilen bu eserde, 28 figürden oluşan kalabalık bir grup yer alıyor. Esere ait en üzerinde durulmayan bilgilerden bir tanesi resmin asıl adının "The Company of Captain Frans Banning Cocq and Lieutenant Willem van Ruytenburch Preparing to March out" yani, "Yüzbaşı Frans Banning Cocq ve Teğmen Willem van Ruytenburch'un Birliği Yürüyüşe Hazırlanıyor"dan "Gece Devriyesi" olarak kısaltılmış olması. Eserle ilgili bir diğer rivayet ise adında geçen "gece" kelimesinin yanlış kullanılmış olması. Eser, 2. Dünya Savaşı sonrası restore edildiğinde 300 yıl önceki gerçek renklerine ulaşılmış ve aslında olayın gün ışığında geçtiği anlaşılmış.
Guernica - Pablo Picasso: Pablo Picasso'nun şaheser kabul edilen eseri Guernica, 26 Nisan 1937 tarihinde Franco kuvvetlerinin Bask Bölgesi'nin Guernica şehrine yaptığı bombalı saldırıyı anlatıyor. Resimle ilgili en çok anlatılan hikayelerden biri de Alman bir askerin sanatçıya yönelttiği "bu resmi siz mi yaptınız?" sorusunun üzerine Picasso'nun verdiği "hayır, siz yaptınız" cevabı. Başkaldırının güçlü temsilcilerinden biri olan bu resmin aldığı tepkiler bununla da kalmamış. 1974 senesinde sanatçı olduğunu iddia eden Tony Shafrazi, eser New York Modern Sanat Müzesi'nde sergilenirken üzerine sprey boyayla ve büyük harflerle "KILL ALL LIES" (bütün yalanları öldürün) yazmış ve toplum tarafından tepki alınca "ben sanatçıyım, suçlu değilim, küratörü arayıp sorabilirsiniz" diye bağırmaya başlamış. Anlaşılan Picasso birilerini gerçekten rahatsız etmeyi başarmış...
Çığlık / The Scream - Edvard Munch: Çığlık, bir gün arkadaşlarıyla yürürken büyüleyici bir gün batımına denk geldikten sonra tırabzanlara yaslanarak gün batımını izlemeye başlayan ve "doğanın çığlığını" duyduğuna yemin eden ressam Edvard Munch'un unutulmaz eseri. Gelelim işin heyecanlı bölümüne. Resim 1984 senesinde Oslo'da yer alan National Museum'dan bırakılan bir not eşliğinde çalınıyor. Çalan kişi müze görevlilerine yazdığı notta ise şöyle diyor; "zayıf güvenlik önlemleriniz için teşekkürler". Tablo 3 ayın ardından bulunduktan ve yerine konduktan sonra 2004 senesinde silahlı bir kişi tarafından tekrar çalınıyor. Tüm seferberliklerden sonra suçlulardan birinin tablonun yerini söylemesiyle Çığlık tablosu, New York Sotheby's Müzayede Evinde 119.9 milyon dolar karşılığında satılarak dünyanın en pahalı sanat eseri unvanını aldı. 
Arnolfini’nin evliliği / Arnolfini Wedding Portrait - Jan Van Eyck: Arnolfini'nin Evliliği tablosu, zengin İtalyan bir iş adamı olan Arnolfini'nin evliliğini resmettiği düşünülse de, birçok sanat yorumcusunun kafasında soru işaretleri bırakmaya devam ediyor. Çiftin nişanlarını ya da evliliklerini belgelemek üzere ısmarlandığı söylenen eserin geleneksel bir nikah törenini anlatıp anlatmadığı üzerindeki tartışmalar sürüyor. Böyle düşünülmesinin sebepleriyse şöyle; resimde erkek figürünün yüz ifadesi bir kutlama havasının olmadığını gösteriyor, kadının elinin neredeyse kocasının elinden kaymak üzere olması da samimiyeti tamamen yok ediyor. Resmin hikayesi yeterince merak uyandırıcı olsa da eser, kendi içinde de gizemli detaylar barındırıyor. Örneğin resmin arka tarafındaki sarılı aynanın etrafını süsleyen madalyonlarda İsa'nın çilesini anlatan 10 sahnenin gizli olması gibi. Ayrıca aynada görünen iki erkekten birinin ressamın kendisi olduğu söyleniyor. Bu da aynanın üzerine Latince yazılmış olan "Jan Van Eyck buradaydı, 1434" cümlesini açıklar nitelikte.
Dünyevi Zevkler Bahçesi / The Garden of Earthly Delights - Hieronymus Bosch: Üç parçadan oluşan triptik oldukça karmaşık ve yoğun bir anlatıma sahip. Birçok triptik gibi 3 farklı sahneden oluşan resimde solda cennet, sağda cehennem, ortalarında ise dünyevi zevkler bahçesi yer alıyor. Eser bir orta panel ve üzerine kapanan iki kapaktan oluşuyor ve kapatıldığında bir kürenin içine hapsolmuş Dünya'nın tanrı tarafından izlenişi ele alınıyor. Eserin en ilginç detaylarından biri cehennem panelinde yer alıyor, yani en sağdaki bölümde. Panelde, üstü büyük bir çalgı aletiyle örtülü bir günahkarın kalçasına yazılı notalar dikkat çekiyor. Oklahoma Hristiyan Üniversitesi'nde müzik bölümünde okuyan Amelia isimli bir öğrenci tarafından keşfedilen bu kısım, daha sonra öğrenci tarafından çalınıyor ve sanatçının yazdığı bu notaların pek de tesadüf olmadığı ortaya çıkıyor. Anlaşılan Bosch cehenneme ait bir melodi olduğuna inanıyormuş...
Nedimeler / Las Meninas - Velasquez: Sanat tarihinin en itibarlı tablolarından biri olan Nedimeler, birçok sanat yorumcusunun merak konusu olmaya devam ediyor. Resmin en can alıcı noktası ise tam ortasında bulunan aynadaki iki kişinin silüeti. Rivayete göre bu kişiler dönemin İspanyol kralı 4. Philip ve eşi Mariana. Tabloyla ilgili zamanında oldukça tartışma yaratan konu ise Velasquez'in aynı tablo içerisinde hem sarayın soylularına hem de hizmetkarlarına yer vermiş olması. Oldukça fazla odak noktasıyla çizilen resim, izleyiciye de farklı bakış açıları kazandıran güçlü eserlerden biri. Bunun nedeninin ise sanatçının resimde onca "önemli kişi" varken nedimeleri daha çok öne çıkarıyor olduğu söyleniyor. 
Ertuğrul Süvari Alayı Köprüde - Fausto Zonaro: 1901 yılında Fausto Zonaro'nun saray ressamlığına kabul edilmesini sağlayan Ertuğrul Süvari Alayı Köprüde tablosu, zamanında üzerine oldukça konuşulan ve kendini hala konuşturmayı başaran eserlerden biri. Osmanlı padişahı 2. Abdülhamit'in siparişi üzerine yaptığı resimde soylularla yoksulları aynı karede resmeden sanatçı, sarayın çalışanı Münir Paşa tarafından uyarılıyor ve resimdeki kötü giyimli, yalın ayaklı kişilerin düzgün giydirilmesi isteniyor. Ama sanatçı bunu kabul etmiyor ve resmi olduğu gibi teslim ediyor. Ancak daha sonra tabloyu sarayda kendisini ziyaret eden Fransız meclis başkanına hediye eden padişah 2. Abdülhamit, sanatçıdan resmin aynısını tekrar yapmasını istiyor. Ve ilginçtir ki, sanatçı eserin ikinci versiyonunda yoksullara yer vermiyor.
Dans / The Dance - Henri Matisse: Bu anıtsal resim Henri Matisse tarafından, Rus tekstilci Sergei Shchukin'in Moskova'daki görkemli malikanesi Trubetskoy Sarayı'nın merdiven boşluğu için yapılmış. Başlarda Shchukin, resmin herkes tarafından görülebilecek olması nedeniyle dans eden figürlerin giyinik olmasını istemiş; ancak Matisse bunu kabul etmemiş ve resmin suluboya taslağını Shchukin'e yollayarak onu ikna etmiş. Rivayete göre, 1910'da henüz yapım aşamasında olan resim, Matisse tarafından Salon d'Automne'de sergilendikten sonra epey sert tepkiler almış, hatta eleştirmenlerden biri Henri Matisse'in büyük derecede psikolojik sorunları olduğunu savunmuş. Bu sert eleştirilerin üzerine Rus iş adamı Shchukin, resmin yapımını durdurmuş. Kararı üzerine sanatçının adeta bir yıkım yaşadığını öğrenen iş adamı, Matisse'e resme devam etmesini istediğini söylemiş ve resim Henri Matisse tarafından büyük bir hevesle tamamlanmış. Ve eser, Rus iş adamının evinde sergilenmeye devam etmiş.
Mihrap / Yaratılış - Osman Hamdi Bey: Sıra geldi yasaklı bir esere... Osman Hamdi Bey'in 1901 senesinde yaptığı Mihrap tablosu, geçmişten günümüze hala tartışmalara neden olan sansasyonel sanat eserlerinden biri. Bir camiinin içerisinde resmedilen kadın figürünün büyük bir rahle üzerinde dimdik oturuyor olması ve ayaklarının çevresinde etrafa saçılmış dini kitap sayfalarının duruyor olması, o dönemde din adamlarıyla birlikte pek çok kişi tarafından oldukça sert tepkilere neden olmuş. Eser hakkındaki dedikodular ise şöyle, bazı sanat yorumcusuna göre tablo kadın statüsünün önemini vurgularken, bazı sanat yorumcusu dini içerikli kitapların kadının özgürlüğünü kısıtlayıcı birer unsur olduğuna dikkat çekildiği vurgulanıyor. Eserle ilgili sır perdesinin bir türlü üstünden kalkmadığı konulardan biri de eserin adının aslında Yaratılış olduğu ve sanatçının insanoğlunun yaratılışını dinlere değil de kadın doğurganlığına bağladığıdır. 
Self Portrait with Bonito / Bonito ve Ben -Frida Kahlo: Bazı sanat eserleri de sanatçının hayat hikayesinin büyüleyici yansımalarıyla konuşturur kendini. Tıpkı Frida Kahlo'nun otoportreleri gibi... Kahlo'nun yoğun, tutkulu ve talihsiz aşk hayatının, daha sonra da yaşadığı kaza sonrası hayatını yatalak olarak sürdürmesinin, eserlerine olduğu gibi yansıdığını söyleyebiliriz. Bu eserde ise Kahlo'nun birçok tablosunda gördüğümüz renkli kıyafetleri ve aksesuarları görmeyiz, bunun nedeni ise bu tabloyu babasının vefatından sonra çizmiş olması. Babasının vefatının yasını bu duygusal tabloyla tutmayı tercih eden ressamın sağ omzunda da babasından hemen önce kaybettiği papağanını görüyoruz. 
Etkileyici sanat eserlerinin hikayelerini bir araya getirdiğimiz bu içerik Samsung The Frame TV katkılarıyla hazırlanmıştır.