X

Geçmişinizle kavga edip galip gelmek neden mümkün değil?

Geçmişte bir şey yaptım ve kabul etmeliyim ki bundan hiçbir şekilde gurur duymuyorum.

Aslında bunu birçok kişi söyleyebilir. Ne kadar iyi bir insan olmaya çalışsanız da siz de geçmişte istemediğiniz şeyler yapmış olabilirsiniz. Ancak bazen geri dönüp geçmişte yaptıklarınıza bakmak ve mantıklı bir açıklama getirmek son derece zor olabiliyor. Bazen geçmiş, insanın aklına takılıp kötü hissetmesine neden olabiliyor.

Oysa kendinizi, kendi geçmişinize karşı yenemezsiniz. Bazen bazı şeyleri kabul edip ilerlemeye odaklanmak gerekir. Şunu unutmayın, geçmişte kötü şeyler yapmış olmak sizi kötü bir insan yapmaz!

Geçmişi yenmek

Herkesin geçmişinde değiştirmek istediği şeyler vardır. Belki birine kötü davrandınız, birine ait bir şeyi çaldınız veya birine çok kırıcı bir şey söylediniz… Ne olursa olsun aldığımız kararların, sergilediğimiz davranışların bazılarını zamanı geri döndürüp geri almayı hepimiz isteriz.

Ancak bu mümkün değil. Geçmişte ne olduysa, sonsuza kadar orada kalacak ve siz de bununla yaşamayı öğrenmek zorundasınız.

Bazı insanlar bunu yapamıyor. Geçmişte aldıkları kararlar yüzünden kendileriyle kavga edip duruyor. Maalesef bu, yıkıcı bir düşünceden başka bir şey değil. Geçmişte yaptığınız şeyin ne kadar kötü olduğunu kendinize hatırlatarak devam edemezsiniz. Bu yaptığınız kendinizden nefret etmekten başka bir şeye yaramaz.

Kendinizi kötü hissetmeye odaklanmak yerine, başkalarının böyle durumlarda nasıl davrandığını gözlemleyin.

Artık ilerleme vakti. Geçmişte yaptığınız kötü bir şeyin, sizi kötü bir insan yapmadığını kabul etme vakti. Eğer geçmişten gelen bir şeyler sizi içten içe yiyip bitiriyorsa, kendinize şunları söyleyin:

1. Herkes geçmişte kötü şeyler yapmıştır

Kimse mükemmel değil. Hatalar yapmak da insan olmanın bir parçası. Bu da şu anlama geliyor; eğer şimdiye kadar kötü bir şey yapmadıysanız, zamanı gelince siz de yapacaksınız. Ancak hatalarınız sizi kötü bir insan yapmaz ve bu hatalar yüzünden kendinizi harap edercesine eleştirmemelisiniz.

Kendinizi kötü hissetmeye odaklanmak yerine, başkalarının böyle durumlarda nasıl davrandığını gözlemleyin. Sizin gibi başkalarının da geçmişten gelen şeylerle mücadele ettiğini göreceksiniz.

Herkesin geçmişinde değiştirmek istediği bir şeyler olduğunu fark ettikten sonra, kendinizi daha normal hissedeceksiniz. Bunun hayatın bir parçası olduğunu ve herkesin deneyimlediği bu durumda kendinize karşı çok sert davranmamanız gerektiğini fark edeceksiniz.

2. Artık geçmişteki o kişi değilsiniz

Geçmişteki kötü bir karar veya davranışınız için pişmanlık duymanız, artık değiştiğiniz anlamına geliyor. Aynı durumda kalsanız, aynı şeyi yapmayacağınızı gösteriyor.

Bu konuda kendinizi iyi hissetmelisiniz. Geçmişte yaptıkları kötü şeyler için hiçbir pişmanlık duymayanlar kendini kötü hissetmeli, siz değil!

Geçmişte yaptığınız şeyin ne kadar kötü olduğunu kendinize hatırlatarak devam edemezsiniz.

Pişmanlık, bir anlamda ders çıkardığınızın göstergesi. Kendinizi geliştirdiğinizin ve daha iyi bir insan olduğunuzun belirtisi. Geçmişte aldığınız bir karar için kendinize kızmaya devam edemezsiniz. Her şeyden öte, artık siz o kişi değilsiniz.

3. Seçimlerinizden ders çıkardınız

Hatalar aslında büyük bir fırsattır. En kötü hatalar bile insana birçok şey öğretir. Geçmişe bakıp kendinizi kötü hissetmek yerine, geçmişinizi büyük bir fırsata çevirebilirsiniz. Eğer yaşadıklarınızdan bir şeyler öğrendiyseniz, bu iyiye işaret demektir.

Bugün sahip olduğunuz kişiliği şekillendirmenizi sağlayan şey, aslında geçmişte yaptığınız o hatalar. Onlardan ders çıkarmak kişiliğinizi ve nasıl bir ilerleme kaydettiğinizi belirliyor.

Eğer geçmişten bir ders çıkarmadığınızı düşünüyorsanız üzülmeyin, bunu her zaman yapabilirsiniz. Hatalardan ders çıkarmak için hiçbir zaman geç değil. Kendinizi kötü hissetmek yerine bunun bir fırsat olduğunu düşünün.

Tüm bunların ötesinde, herkes hayatında en az birkaç tane çok kötü hata yapmıştır ve kötü şeyler yapmanıza engel olacak çok fazla şey yok. Bunun için yapabileceğiniz tek şey, geçmişi nasıl gördüğünüzü kontrol etmek. Geçmişten dersler çıkarıp, ilerlemeye devam edebilirsiniz. Geçmişi ne siz ne de bir başkası değiştirme gücüne sahip. Bu yüzden geçmişle ilgili kötü hissetmenin ve buna takılıp kalmanın kimseye bir faydası yok.

Kaynak:
Pick the Brain

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale