X

Geçmişin yaralarını tamir edip bugünü yaşamak için: Kendine acımaktan vazgeç, harekete geç

Biri ya da birileri seni üzdü. Erkek arkadaşın kalbini kırdı, iş yerinde hak ettiğini düşündüğün terfiyi bir başkası aldı.  Sen her zamanki gibi kendi içine çekilip bütün dünyanın sana karşı olduğunu düşünmeye başladın, “zaten hiçbir zaman kıymetim bilinmiyor” diye hayıflandın, içinden kendine “hak ettiğim yere asla gelemeyeceğim” diyip durdun. Bu senaryo sana da tanıdık geldiyse kendine acımaktan bahsettiğimi anlamışsındır.

Kendine acıma eylemi çoğumuzun zaman zaman düştüğü bir tuzaktır. Kendimize acıdığımız zaman tüm dikkatimiz bizden kendimize doğru akar. O an dünyada bizden ve kendimize acıma duygumuzdan daha önemli hiçbir şey yoktur. Ama işin doğrusu şu, kendimize acımakla geçirdiğimiz vakitler boşa geçirilmiş vakitlerdir. Kendine acıma çözüm odaklı değil, problem odaklı bir eylemdir. Elbette ki hayatta üzüldüğümüz zamanlar olacak. Ama karşılaştığımız bir problem yüzünden üzüntü duymakla, sık sık kendimize acımak iki farklı durum. Kendine acıma alışkanlığı olan insanlar başarısızlıklarına fazla odaklanma eğilimi gösterirler ve üzüntüleriyle fazla meşgul olurlar (Charmaz, 1980).

Peki kendine acıma alışkanlığından nasıl kurtulabilirsin? Bir kere içinde bulunduğun durumun tüm insanlığın ortak paydası olduğunun bilincine varmalısın. Evet bu dünyada acı çekmeyen, çekmemiş ve çekmeyecek de tek bir insan yok. “Bireyler kendilerine acıdıklarını hissettiklerinde, kendi sorunlarına yoğun bir biçimde odaklanma ve diğerlerinin benzer sorunlar yaşadığını unutma eğiliminde olurlar. Onlar diğerleriyle bağlantıları görmezden gelir ve kendisini dünyada bu şekilde acı çeken tek insan gibi hisseder. Kendine acıma onu diğerlerinden ayıran benmerkezci duyguları ve kişisel acı çekmenin derecesini aşırı şekilde abartmayı vurgular” (Neff, 2008b, Akt. Yağbasanlar. 2017). Oysa sen acılarınla, üzüntülerinle yalnız değilsin.

Kendine acıma alışkanlığına objektif olarak yaklaş. Sence neden böyle bir alışkanlığın var? Kendine acıma huyun hangi isteğine hizmet ediyor?

Çocukken alamadığın şefkati, sevgiyi şimdi sen kendine acıma yoluyla mı vermeye çalışıyorsun? Peki bunu yaparken kendine acıma alışkanlığının, seni daimi bir kurban  rolüne soktuğunun farkında mısın? İçindeki çocuğa acımak yerine ona merhamet göstermeye ne dersin? Kendine acımak pasif, kişiyi hep kurban pozisyonunda tutan bir duyguyken, kendine merhamet göstermek aktif ve pozitif bir duygudur. Kendimize acıdığımızda sürekli olarak aynı plağı çalıp dururuz. Oysa kendimize merhamet gösterdiğimizde yüreğimizin acıyan taraflarına şefkatle yaklaşıp, bir yandan yaralarımızı iyileştirirken bir yandan da hayatımıza devam edebiliriz. Yani anlayacağınız kendine acımak geçmişe takılıp kalmakken, kendine merhamet göstermek geçmişin yaralarını tamir edip bugünü yaşamaktır. Kendimize acımayı seçtiğimiz müddetçe yaralı çocuk modunda takılıp kalır ve bir türlü sağlıklı yetişkin moduna geçemeyiz.

İlginizi çekebilir: Beğenilme arzusu: Başkalarının sizi beğenmesine bağımlı mısınız?

Bir daha kendini, kendine acırken bulduğunda şu sorunun cevabını ara. Kendine devamlı acıyıp durduğun konu nedir? Örneğin kıymetinin yeterince bilinmediği düşüncesi mi senin kendine acımana yol açıyor? Bu düşünceni analiz et. Gerçekten kimse, tek bir kimse bile mi kıymetini bilmiyor senin? Bir insanın kıymetinin bilinmesi ne manaya geliyor sence? Ve diyelim ki senin gerçekten de kıymetin bilinmiyor ve bu durum senin kendine acımana yol açıyor. Bu arzunun başka insanlar tarafından karşılanmasını beklemek yerine istediğin kıymeti senin kendine vermen en mantıklısı değil mi? Unutmamak gerekir ki kendine acımak, kişide çaresizlik ve ümitsizlik duygularına yol açar. Sen hayatını bu duygularla geçirmek istediğine emin misin? Gel kendine acımak yerine hayatındaki problemleri çözme yoluna git. Kendine acımayı bir kenara bırakıp harekete geç. Kendine acımakla harcadığın enerjiyi ve zamanı, hayallerini gerçekleştirmeye harcadığında hayatının daha güzel bir hale geldiğini göreceksin. Kendine acıma alışkanlığının çok yoğun bir boyutta olduğunu düşünüyorsan bir psikoloğa danışmayı ihmal etme. Her daim sana iyi gelecek seçimler yapman dileklerimle.

Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. WhatsApp ya da FaceTime üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için rsolaker@gmail adresine yazabilirsiniz. 2020 yılını “Hayatı Güzelleştirme Yılı” ilan ettim. Hayatı güzelleştirmekle ilgili psikoloji egzersizler paylaştığım Instagram hesabım ise @ranakutvan.

Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.

İlginizi çekebilir: Öz-anlayış zamanı: Kendinize karşı anlayışlı olabilmeniz için bir egzersiz

Kaynaklar:
Charmaz, K. (1980). The social construction of self-pity in the chronically ill. Studies in Symbolic Interaction, 3, 123-145.
Neff, K. D. (2003b). Self-compassion: An alternative conceptualization of a healthy attitude toward oneself. Self and Identity, 2, 85-102
Yağbasanlar, O. (2017). Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi
Journal of Research in Education and Teaching. Mayıs 2017 Cilt: 6 Sayı: 2 Makale No: 08 ISSN: 2146-9199.

Psikolog Rana Kutvan: İstanbul doğumlu olan Rana Kutvan lise öğrenimini Nişantaşı Kız Lisesi’nde tamamladı. Önce LCC’de bir sene akabinde de İstasyon Sanat Merkezi’nde iki sene süren bir moda eğitimi aldıktan sonra çeşitli firmalarda stilist olarak görev aldı. 1997-2008 tarihleri arasında New York’ta ikamet etti. Türkiye’de almış olduğu moda eğitimini Parsons School of Design’dan almış olduğu derslerle pekiştirdi. Kutvan moda eğitiminin yanı sıra City University of New York’a bağlı Hunter College’da Psikoloji ve Sanat Tarihi üzerine çift anadal lisans eğitimi görerek cum laude (yüksek onur) derecesiyle mezun oldu. Hunter College’a devam ettiği süre zarfında dünyanın önde gelen psikologlarından Albert Ellis’in Enstitüsünde staj yaptı. Bu staj süresince Ellis’in bulmuş ve de geliştirmiş olduğu Rational Emotive Behavior Therapy (REBT)’i yakından inceleme fırsatı buldu. Kutvan, Albert Ellis Enstitüsündeki stajının yanı sıra New York’un önemli psikoloji enstitülerinin düzenlediği workshoplara katıldı. Kutvan 2008 Mayıs ayında Türkiye’nin ilk Kişisel Gelişim ve Stil Danışmanlığı merkezi Karakter A’yı kurdu. Kurumsal ve bireysel hizmetler veren Rana Kutvan’ın referansları arasında Braun, CNN TÜRK, Aras Kargo, TURKCELL, Kuveyt Türk, Doğan Holding gibi şirketler vardır. Kutvan bireylere ve kurumlara Stres Yönetimi, Kadın Liderliği, İş Özel Yaşam Dengesi, Zaman Yönetimi, Kadın Ruhu isimli workshop çalışmaları düzenlemektedir. Kutvan Karakter A’nın yanı sıra 2008-2012 tarihleri arasında Profesör Dr. Kerem Doksat’dan süpervizyon aldı. Kutvan psikoloji ve kişisel gelişim çalışmalarında holistik bir yaklaşım uygulamaktadır. Rana Kutvan anadili olan Türkçe’nin yanı sıra anadili düzeyinde İngilizce, iyi derecede Fransızca, İtalyanca konuşmaktadır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale