X

Gastrite ne iyi gelir? Gastrit nedir ve neden olur?

Gastrit, en yaygın görülen mide rahatsızlıklarından biri olarak biliniyor. Bu sorunu yaşayan kişiler gastrite ne iyi gelir, merak ediyor olabilir. Çünkü tıpkı diğer mide rahatsızlıklarında olduğu gibi gastrit de kişinin yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebiliyor. Genellikle beslenme alışkanlıkları ve yaşam tarzına bağlı olarak ortaya çıkabilen gastrit, daha bilimsel bir ifadeyle midenin koruyucu tabakasının iltihaplanması anlamına geliyor. Tedavi edilmemesi durumunda kronik bir hal alabiliyor ve uzun süreli iltihaplanmaya yol açabiliyor. Bu rahatsızlığın en önemli sebebi asitli yiyecek ve içeceklerin fazla ve bilinçsiz tüketilmesi olarak biliniyor. Sıklıkla karın ağrısı, mide bulantısı, kusma ve iştahsızlıkla kendisini gösterebilen gastrit hakkında merak ettikleriniz için yazımızı okumaya devam edin. İşte gastrit nedir, gastrit belirtileri, gastrit neden olur, gastrit nasıl geçer, gastrite ne iyi gelir; yanıtları.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Gastrit nedir?

Gastrit, mide zarının iltihaplanması sonucu ortaya çıkan bir mide rahatsızlığı. Gastrit iltihabı, çoğunlukla mide ülserlerinin çoğuna neden olan aynı bakteri ile enfeksiyonun sonucu ortaya çıkıyor. Bazı ağrı kesicilerin düzenli kullanımı ve çok fazla alkol alınması gastrite katkıda bulunabiliyor.

Gastrit aniden (akut gastrit) veya zamanla yavaş yavaş ortaya çıkabiliyor (kronik gastrit). Bazı durumlarda ülser ve mide kanseri riskinde artışa neden olabildiğine dair bulgular da söz konusu. Ancak çoğu insan için ciddi bir problem teşkil etmiyor ve bir uzman eşliğinde, doğru tedavi ile hızla düzelebiliyor.

Gastrit neden olur?

Peki, gastritin nedenleri neler? Mide astarındaki zayıflık, sindirim sıvılarının mideye zarar vermesine ve onu alevlendirmesine izin vererek gastrite neden olabiliyor. İnce veya hasarlı bir mide astarına sahip olmak gastrit riskini artırabiliyor. Bununla birlikte bir gastrointestinal bakteriyel enfeksiyon da gastrite neden olabiliyor. Bunun en yaygın nedeni Helicobacter pylori olarak bilinen bakteri türü. Mide zarını enfekte eden bu bakteri gastrite yol açabiliyor. Enfeksiyon genellikle insandan insana bulaşıyor, ancak yiyecek veya su yoluyla da bulaşabiliyor. Ayrıca bazı koşullar da gastrit yaşama riskinizi artırabiliyor:

  • Aşırı alkol tüketimi
  • Çeşitli ilaçların rutin kullanımı
  • İlerleyen yaş (Mide zarı yaşla birlikte doğal olarak incelir)
  • Sigara kullanımı

Daha az yaygın risk faktörleri ise şunları içeriyor:

  • Ciddi yaralanma, hastalık veya ameliyatın neden olduğu stres
  • Otoimmün bozukluklar
  • Crohn hastalığı gibi sindirim bozuklukları
  • Viral enfeksiyonlar

Gastrit belirtileri

Gastrit birçok mide rahatsızlığı ile benzer belirtilere sahip olduğu için onu diğerlerinden ayırmak kolay olmayabiliyor. Yine de gastritin yaygın belirtilerini şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Mide bulantısı
  • Kusma
  • Özellikle yemekten sonra üst karında şişkinlik hissi
  • Hazımsızlık

Eğer bu belirtileri sıklıkla yaşıyorsanız gastritiniz olabilir. Gastrit tedavi edilmezse mide kanamasının yanı sıra ülserlere de yol açabiliyor. Bazı gastrit türleri, özellikle mide zarı incelmiş kişilerde mide hastalıkları geliştirme riskini artırabilir. Bu nedenle özellikle kronik şikayetlere sahipseniz mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

Gastrit nasıl geçer? Gastrit tedavisi nasıldır?

Gastrit nasıl geçer? Cevap basit: Gastrit doktorunuzun uygulayacağı bir tıbbi tedavi ile kolaylıkla iyileşebilir. Gastrit tedavisi, durumun nedenine bağlı şekilde, kişiye özel olarak belirlenebilir. Eğer ilaç kullanımına bağlı gastritiniz varsa doktor kontrolünde bu ilaçlardan kaçınmanız yeterli olabilir. Veya H. pylori’nin bir sonucu olan gastrit, bakterileri öldüren antibiyotiklerle tedavi edilebilir. Antibiyotiklere ek olarak, gastriti tedavi etmek için farklı ilaç türleri de kullanılabilir. Sizin için doğru olan tedavi planını oluşturmak için mutlaka doktorunuzla konuşun.

Son dönemde yapılan araştırmalar, dost bakteriler olarak bilinen probiyotiklerin önemini daha iyi anlamamızı sağladı. Bağırsaklarımızda yaşayan bu dost bakteriler, yararlı bakterilerin sayılarını artırıp zararlı bakterilerin sayılarını azaltarak sindirim sisteminin düzenlenmesine yardımcı oluyorlar. Bağırsak florasını bu şekilde dengeleyebildikleri için mide ülserleri ve gastrit tedavisinde de etkili olabilecekleri düşünülmekte. Bu nedenle gastrit sorununu ortadan kaldırmak için doktor önerisiyle probiyotik takviyeleri kullanabilir veya probiyotik besinleri diyetinize ekleyebilirsiniz.

Gastrite ne iyi gelir?

Gastrit sorunu yaşayan çoğu insan, doğru tedavi ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları ile bu sorunu tamamen ya da kısmen ortadan kaldırabiliyor. Şiddetli semptomlar yaşayan kişiler doktora danışarak öncelikle onun önereceği tedaviyi uygulamalıdır. Bununla birlikte diyetinizde belli değişiklikler yaparak da gastrit belirtilerini hafifletebilmeniz mümkün. Gastrite iyi gelen yiyecekler, gastrit için zararlı yiyecekler ve daha fazlası için okumaya devam edin.

Anti-inflamatuar bir diyet

Gastrit, sindirim sistemine aşırı yüklenildiğinde ve mide astarı iltihaplandığında aktive olabiliyor. Dolayısıyla iltihabı azaltan yiyecekleri tüketebilir ve mide astarının tahriş olmasını tetikleyen yiyeceklerden kaçınabilirsiniz. Bu noktada gastriti tetikleyen yiyecekler kişiden kişiye değişebiliyor. Size hangilerinin dokunduğunu anlamak için bir hafta boyunca yiyecek günlüğü tutabilir, bir uzmanla birlikte yaşam tarzı değişikliklerinizi takip edebilirsiniz. Yine de genel olarak, aşağıdaki yiyecekler midenizi kaplayan mukoza zarında iltihaplanmaya yol açabilir; bir diğer ifadeyle gastrite zararlı yiyecekler şunlardır:

  • Ağır işlenmiş gıdalar
  • Yüksek glüten içeriğine sahip gıdalar
  • Asitli gıdalar, süt ürünleri
  • Şeker oranı yüksek gıdalar

Bu tür gıdaların aksine; brokoli ve yaban mersini tüketmek, gastritle baş etmede vücudunuza destek olabilir. Araştırmalar glütensiz bir diyetin de semptomları hafifletebileceğini göstermekte.

Sarımsak özü

Dünya nüfusunun en az % 50’sinin sindirim sisteminde, gastrite neden olan bakteri olarak bilinen H. pylori’nin hali hazırda bulunduğu biliniyor. Eğer gastritinizin nedeni H. pylori ise sarımsak özü, bu bakterilerden kurtulmaya yardımcı olabiliyor. Birçok güvenilir çalışma, sarımsak özü tüketmenin H. pylori bakterisini öldürmenin etkili bir yolu olduğunu gösteriyor.

Bunun için çiğ sarımsağı ezebilir ve elde ettiğiniz özü çay kaşığıyla içebilirsiniz. Ya da direkt sarımsak özü satın alabilirsiniz.

Manuka ballı yeşil çay

Yeşil çayın çiğ bal ile içilmesinin, gastriti iyileştirmek için çeşitli potansiyel faydalara sahip olabileceği düşünülüyor. Ilık su içmek sindirim sistemini yatıştırabiliyor ve midenizdeki sindirimi kolaylaştırabiliyor. Bir araştırma, haftada sadece bir kez ballı çay içen gastritli kişilerde önemli bir fark olduğunu gösteriyor. Manuka balının ayrıca H. pylori’yi etkili bir şekilde kontrol altında tutan antibakteriyel özelliklere sahip olduğu da biliniyor.

Probiyotik besinler

Probiyotikler sindiriminizi iyileştirebilir ve bağırsak hareketlerini düzenleyebilir. Probiyotik takviyeleri, sindirim sisteminize yararlı bakterileri almanızı sağlayabilir. H.pylori’nin yayılmasını önleyebilir ve bağırsak sağlığını destekleyebilir. Ayrıca probiyotik besinleri diyetinize ekleyerek de bu faydalardan yararlanabilirsiniz. Kombu çayı, lahana turşusu, yoğurt, kefir, bitter çikolata bilinen en iyi probiyotik kaynakları arasında.

Daha küçük öğünler

Gastrit belirtileri sadece yediklerinize bağlı olarak şiddetlenmez, aynı zamanda neyi ne kadar yediğinizden de etkilenebilir. Gastritiniz varsa mide ve bağırsaklarınız için sindirim sürecini olabildiğince kolaylaştırmanız gerekebilir. Öğünlerinizi aşırı miktarda yediğinizde, tüm bu yiyecekleri enerjiye ve atığa dönüştürmek için sindirim sisteminiz baskı altında kalabilir. Bu nedenle günde iki kez kalori almak yerine gün boyunca daha küçük ve sık öğünler yemek gastrit semptomlarını hafifletebilir.

Yaşam tarzı değişiklikleri

Gastrit, çeşitli kronik mide hastalıklarının gelişimi için bir risk faktörü olabilir, bu yüzden eğer bu probleme sahipseniz yaşam tarzı seçimlerinize özellikle dikkat etmelisiniz. Fazla kilonuz varsa kilo vermeyi deneyebilir, sigara ve alkol gibi sağlığınıza zararlı alışkanlıkları ortadan kaldırabilirsiniz.

Son söz

Uzun vadede asla göz ardı etmemeniz veya evde tedavi etmeye çalışmamanız gereken gastrit belirtileri olabilir. Eğer bir haftadan uzun süren şikayetler yaşıyorsanız hemen doktorunuza danışmalısınız.

Ayrıca gastritinize neyin sebep olduğunu bulmak, onu ortaya çıkmadan önleyebilmenin en etkili yolu olabilir. Örneğin gastrit şikayetleri, aşırı yemek yemek, çok içki içmek veya çok fazla ilaç kullanmak gibi davranışlar sonucunda artabilir. Yaşadığınız şikayetler, daha ciddi bir durumun da habercisi olabilir. Bu nedenle, diyetiniz için doğru alışkanlıklar edinmenize rağmen semptomlarınızın hafiflemediğini düşünüyorsanız bir tıp uzmanına başvurduğunuzdan emin olun.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Kaynaklar: Healthline, Web MD

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale