X

Finansal hedeflerinize ulaşmanızı engelleyen 3 kötü alışkanlık

Finansal özgürlük, pasif gelirinizin harcama oranınızı aşması anlamına gelir (Scott Galloway). Hiçbir şey yapmanıza gerek kalmadan elinize geçen para, harcadığınız paradan daha fazladır. Benim kendi deyimimle; para kazanmak için zamanınızı satmak zorunda kalmadığınızda ve harcamalarınız kazancınızın altında kaldığında, finansal özgürlüğe kavuşmuş olursunuz.

İlginizi çekebilir: Finansal özgürlük yolculuğunda uğrayacağınız 4 durak

Eğer hedefiniz finansal özgürlük ise yapabileceğiniz iki yöntem vardır:

  • Pasif gelir yoluyla kazancınızı artırmak
  • Harcamalarınızı azaltmak

Hedefe ulaşmanızı sağlayacak en ideal yol, her iki yöntemde de aksiyon alarak ilerlemenizdir.

Bahsettiğim hiçbir şey devrimsel nitelikte veya başka hiçbir yerde duymayacağınız ya da kırk yıl düşünseniz aklınıza gelmeyecek şeyler değiller. Fakat içten içe biliyor olmamıza rağmen, neden uygulamakta bu kadar zorlanıyoruz?

Finansal durumumuzu bir düzene oturtamamamızın içsel ve dışsal yüzlerce nedeni olabilir fakat ben bugün dünya çapında en yaygın görünen üç içsel neden üzerine odaklanacağım.

Birinci alışkanlık: Öğrenmeme / gelişmeme

Dünyanın en zengin iş insanlarından birini düşünün (ben isim vermeyeyim, siz kendi örneğinizi gözünüzden canlandırın). Bugün sihirli bir şekilde sahip olduğu tüm parası, varlıkları ve şöhreti elinden alınsa, bu kişi en az bir yıl içinde yeniden parasını, varlıklarını ve şöhretini inşa etmeyi başarabilir. Çünkü bunu başarabilecek beceriler hala beyninde duruyor.

Para kazanmak, para biriktirmek, parayı çalıştırmak ve paradan para kazanmak bir beceridir. Okuyup araştırarak öğrenilmesi gerekir. Çoğu insanın finansal hedeflerine ulaşamamasının altında yatan en yaygın nedenlerden biri de budur; kendini geliştirmeye ve öğrenmeye yönelik tutukluğu.

Bu tutukluğu yenmenin yolu, parayı kazanma, biriktirme ve çalıştırma becerisi kazanmaktır. Bunun için para hakkında yazılmış kurgu dışı kitaplardan faydalanabilir, eğitim videoları izleyebilir, podcast’ler dinleyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Finansal okuryazarlık nedir, nasıl geliştirilir?

İkinci kötü alışkanlık: Harekete geçmeme

Ansiklopediler içlerinde yüz binlerce bilgi barındırmasına rağmen neden milyarder değildirler? Bilgiye sahip olup onu hiç kullanmadan sırtınızda taşımak, hamallıktır. Beyninizde pırlanta değerinde bilgiler taşımak ama o bilgileri uygulamaya koymamak sizi bir milyarder değil, bir ansiklopedi yapar. Siz hangisi olmak istiyorsunuz?

Nüfusun büyük çoğunluğu borçlarından kurtulup elini rahatlatmanın nasıl mümkün olduğunu üç aşağı beş yukarı biliyor. Fakat cesaret edip harekete geçenlerin sayısı çok az. Harekete geçenler bizim hayal ettiğimiz hayatı yaşıyorlar. Bizler ise kullanılmayan bilgiler beyinlerimizde tozlanırken oturup onları izliyor ve “vallahi bu fikir benim aklıma gelmişti” diye düşünüp hayıflanıyoruz.

Bütçe oluşturmak, birikim yapmak, pasif gelir inşa etmek ve tüm bunları düzenli olarak kontrol edip yönetmek zaman ve emek isteyen uğraşlar. “Vaktim yok”, ikinci kötü alışkanlık için en sık kullanılan bahanelerden biri. Fakat finansal özgürlüğe kavuşmuş olan dünyanın sayılı zenginleri sizce bol vakti olan, ajandası bomboş insanlar mıydılar? Hepimiz gibi onlar da çalışmak, sevdikleri ile vakit geçirmek, ailelerini geçindirmek zorunda olarak bugünlere gelebildiler.

Bir haftada 168 saat var:

  • 45 saat mesai
  • 56 saat uyku
  • 21 saat yemek
  • 7 saat öz bakım

168-129= 39 SAAT!

Hayalleriniz ve hedefleriniz için çalışabileceğiniz haftada 39 saatiniz var. Sosyal medyada dolaşmak, dışarıda arkadaşlarınızla oturup bir kahveye 200 TL vermek ve saatlerce dijital platformlarda dizi film izlemek için de 39 saatiniz var. Hangisinin sizin için daha öncelikli olduğuna siz karar verin.

İlginizi çekebilir: Zengin insanlardan öğrenebileceğiniz 9 para alışkanlığı

Üçüncü kötü alışkanlık: Kara üzümlerle vakit harcama

Sosyal çevreniz, yani iletişim halinde olduğunuz insanlar ilk iki kötü alışkanlığa ve hatta çok daha fazlasına sahip, sizi geri çeken, motivasyonunuzu düşünen, sürekli olumsuz söylemlerde bulunan insanlardan oluşuyorlarsa, kendileriyle birlikte sizi de yoksulluk bataklığının dibine çekmeleri muhtemeldir. Hayallerinizden ve hedeflerinizden bahsettiğinizde sizinle alay ederler, asla başaramayacağınızı söylerler. Çünkü kendileri de başaramamışlardır ve hatta belki de başarmak isteyecekleri hayaller dahi kurmamışlardır. Bu kişiler kendini yiyen yılan gibi kendi motivasyonunu öldüren ve kendi kendini tüketen bir ortam yaratırlar. En umudu yüksek insan bile bu ortama girdiğinde umudunu yitirebilir, en idealist insan bile bu kişilerin arasında motivasyonunu kaybedebilir.

En sık vakit geçirdiğimiz insanların ortalamasıyız. Hayallerinizden ve hedeflerinizden konuşabileceğiniz, sizi yüreklendirip motive eden, pes etmenize izin vermeyen ve hatta aynı yollardan geçip başarılı olmuş insanları yakın çemberinizde tutun. Girişimcilerin başarı hikayelerini anlattığı bir kongreye gitmek istediğinizde “salla ya boş ver gel deniz kenarında oturup dedikodu yapalım” diyen kişilerle değil, sizi bu tarz etkinliklerden haberdar edip birlikte gitmek isteyecek insanlarla daha sık vakit geçirin. Çevrenizi sizi karartan üzümlerle değil, sizi aydınlatan cevherlerle doldurun.

İlginizi çekebilir: Besleyici ilişkiler, zehirleyici ilişkilere karşı: “Toksik” insanların tam karşıtı “nütrik” kişileri hayatımıza nasıl çekeriz?

Siz bu kötü alışkanlıklardan kaçına sahipsiniz? Aklınıza gelen ve finansal hedeflerimize ulaşmamıza engel olan başka alışkanlıklar da var mı? Lütfen yorumlara yazın.

Ben kimim?

Ben bir birikim ve güvence danışmanıyım. İşim, insanların tasarruf ederek birikim yapmalarını ve bu birikimleri sayesinde gelecekte yaşayacakları maddi sıkıntılara karşı kendilerini güvence altına almalarını sağlamak. Birikim, yatırım, emeklilik planlaması, finansal güvence, vergi indirimi ve başka pek çok sorunuz için bana ulaşabilirsiniz. Sorularınızı yanıtlamaktan ve elimden geliyorsa yardımcı olmaktan memnuniyet duyarım.

Kaynak: Ali Abdaal; 3 Bad Habits Holding You Back from Financial Freedom.Ali Abdaal;

İlginizi çekebilir: Finansal özgürlük yolculuğunda uğrayacağınız 4 durak

Çağla Lotinac Akman: AgeSA'da birikim ve güvence danışmanı ve çevre aktivisti. Hafta içi 9-5 danışanlarına finansal danışmanlık vererek insanları daha varlıklı hale getirmek, hafta sonu da deniz kenarında sabah koşusu yapıp koşarken kumlardaki çöpleri toplayıp ayrıştırmak en büyük hobileri arasında. Uplifers'ta 2018'den beri çevre kirliliği, sıfır atık, gezegen dostu yaşam, koşu, kişisel finans ve bütçeleme konularında yazılar hazırlamakta, gezegenimiz için farkındalık yaratmayı ve finansal okur yazarlığı arttırmayı hedeflemektedir. Kendisine ulaşmak ve ücretsiz finansal danışmanlık almak için: (0530)-767-24-64.

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.



Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.



David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale