Feminist Fight Club ve “Kadından Kadına” Muay Thai

Cinsiyet rolleri ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusuna hem sanat, hem de spor alanında kafa yoran biri olarak, Nisan ayından beri beni çok heyecanlandıran bir projenin içinde antrenör olarak yer alıyorum: Feminist Fight Club ile Kadından Kadına Muay Thai antrenmanları.

Bu antrenmanların detayına girmeden önce şunu söylemeliyim: Kadınların dövüş sporlarına olan potansiyel ilgisine ve özsavunma öğrenme ihtiyacına dair hiç şüphem olmadı, fakat dövüş sporlarının icra edildiği yerlerin ve öğretme biçimlerinin çoğunluğuna hakim olan erkek egemen, cinsiyetçi, ayrımcı bakış ile kişisel ego tatminine olanak sunma durumunun bir kadın açısından ne kadar caydırıcı olabileceğinin maalesef yeterince farkında değildim. Nasıl bir ilkokul öğretmeninin öğrencilerini aşağılayarak öğretmesi uygun bir yöntem değilse, bir spor antrenörünün, özellikle de dövüş sporları eğitmeninin öğrencisini ezerek, ona bu spordaki üstünlüğünü göstere göstere “kanıtlamaya”, daha da açıkçası egosunu tatmin etmesi de doğru değil. 

Şunu da kısaca söylemem gerekir ki erkekler kadar, kadınlar olarak, eril düzenin devamlılığını elverişli kıldığımız pek çok nokta var. Bunu bu yazının konusu edinmeden sadede geliyorum: Feminist Fight Club ile Kadından Kadına Muay Thai antremanları, otonom feminist bir oluşum olan Feminist Fight Club’ın, kurucularından olduğum BoMoVu Derneği’ne cinsiyetçi ve ayrımcı olmayan, paylaşımcı bir ortamda dövüş sporları yapma isteklerini dile getirmeleriyle başladı. Böylece, Feminist Fight Club’ın öncülüğünde, “Sosyal Güçlendirme için Spor ve Beden Hareketi” derneği BoMoVu’nun uygulayıcılığında ve Açık Toplum Vakfı’nın desteğiyle bu antrenmanlar ücretsiz olarak her Pazartesi akşamı 19:15’te tüm kadınlara, translara veya kadınlık deneyimini yaşayan herkese açık olarak gerçekleşmekte.

 

BoMoVu olarak, Feminist Fight Club adında otonom bir oluşumun çağrısı üzerine başlattığımız bu programla, antrenmanlar ve spor öğreniminde cinsiyetçiliğin nasıl şekillendiğini mercek altına aldık.  Bir anket yaparak yaptığımız çalışmanın kadınlar için neden fark yarattığını anlamaya çalıştık. Bu anketleri ve ders programını yaparken, dertlerimizden biri erkek/kadın ayrıştırılmasında temel alınan “fiziksel kuvvet farkı”nın yanı sıra, bu kuvveti geliştirmenin olanak ve koşulları farklı olunca kadınların bedenleriyle nasıl hissettiklerini anlamaya çalışmak oldu. Cinsiyetçi olmayan boks derslerin değerlendirmesini aşağıdaki bağlantıda bulabilirsiniz: http://bomovu.org/cinsiyetci-olmayan-boks-dersleri-donem-degerlendirmesi/ Dersler Açık Toplum Vakfı tarafından desteklenmektedir. #eleştirelspor #criticalsports #muaythai #kadındankadına

A post shared by BoMoVu (@bomovu) on

Muay Thai’ın erkek egemen geleneğini ve uzun yıllardır kadınların bu alanda hareket ve söz sahibi olmak için verdikleri mücadeleleri göz önünde bulunduran bu antrenmanlarda, kadınların kendilerini rahat hissedecekleri, önyargısız ve bedenlerinin hareket özgürlüğü ve potansiyelini kendi güç kaynaklarından deneyimleyecekleri bir alan sunmaya çalışıyoruz. Bu bakımdan, erkeklere kapalı olan bu programın amacı, ayrıştırıcı sistemi desteklemek değil, eril hakimiyeti altında tutulmuş bir dalda kadınların kendilerini güçlü ve kapasiteli hissedebilecekleri bir alan kurmak (bu konuyu daha etraflıca incelemek isteyenler olursa, Tayland’da yaşayan/dövüşen ve Muay Thai ve cinsiyetçilik üzerine yerinden yazan Sylvie von Duuglas-Ittu ve Emma Thomas’ın bloglarını tavsiye ederim).

Ve bu antrenmanlar sayesinde farklı ekonomik, sosyal ve kültürel çevreden gelen kadınların, fiziksel performans ve becerilerinin gelişmesi, bedensel güç ve kasların geliştirilmesi ve öz savunmaya bir girizgah edinmek haricinde;  özgüven, özsaygı, otokontrol, odaklanma, istikrar gelişimi ile zihin-beden dengesinin korunmasına da katkı sağlamayı amaçlıyoruz.

Beni şahsen en çok mutlu eden şeylerden bir tanesi, pek çoğu daha önce hiç spor yapmamış veya çok uzun zamandır yapmayan kadınların oluşturduğu bu grubun katılım konusunda çok ciddi bir istikrar ve süreklilik sağlamış olmaları. Yaz sıcaklarının bastırdığı son 1 ayı saymazsak, derse katılım ortalamı 16 kişiydi. Bazı antrenmanlarda 25 kişiyi gördüğümüz oldu ve neredeyse her hafta yeni katılımcılar ilk antrenmanlarını yapmak üzere farklı farklı fiziksel beceri veya performans seviyesinden kadınlardan oluşan bu gruba katılıyor.

 

JAB UPPERCUT 💪🏽 #MUAYTHAIMIMIKO #TRAINLIKEAGIRL #MUAYTHAI

A post shared by Gözde Mimiko Türkkan (@gozde_mimiko_turkkan) on

Tekniklerin doğru aktarımını ön planda tuttuğum bu haftalık antrenmanlar, darbe yastığı çalışmaları, fonksiyonel egzersizler, ip atlama ve CrossFit sisteminden feyz almış olan güç ve dayanıklılık çalışmaları içeriyor. Bol bol HIIT, yani yüksek yoğunlukta interval setleri yapıyoruz.

Ücretsiz olan bu derslere katılmak isterseniz Feminist Fight Club Facebook grubuna katılabilir veya kayıt formunu doldurabilirsiniz. Tercihen rahat hareket edebileceğiniz ve terlemeye uygun kıyafetler (eşofman altı yerine mümkünse tayt veya şort tercih edilebilir) ve eğer çıplak ayak antrenman yapmak istemezseniz spor ayakkabıları (mümkünse tabanını temizleyebileceğiniz çok yüksek ve sert olmayan) getirmeniz iyi olacaktır. Dersler Pazartesi akşamları saat 19:15’te Taksim yakınındaki Dancentrum’da gerçekleşiyor (Harbiye Çayırı Sok. Kısmet İş Merkezi No:3 Kat:4).

Feminist Fight Club antrenmanları haricinde özel dersler ve her Salı ve Perşembe akşamları 19:30’da Sam’s Group Training Studio‘daki Muay Thai derslerim hakkında bilgi almak için [email protected]’dan iletişime geçebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Dövüş sporu mu, öz savunma mı?

Yazarın diğer yazıları için tıklayın.

Gözde Mimiko Türkkan Sanatçı & Sporcu
Gözde Mimiko Türkkan, fotoğraf, sanatçı kitabı, video gibi çeşitli medyumları kullanarak toplumsal olarak inşa edilmiş kimlikler ve cinsiyet rolleri üzerine çalışmalar üretir. Eserleri, 2010’da ... Devam