Çeşitli ülkelerden güzel kızlar soyunuyor, üstlerini boyuyor ve güncel sorunlar ile ilgili duruşlarını sergiliyor. Kabul edelim her yaştan, cinsiyetten, gelir grubundan herkesin ilgisini çekmeyi başarıyorlar ve her türlü medyada bol bol yer alıyorlar. Bizler de güzel kızlar soyundu diye gülüp eğlenirken işaret ettikleri konuyla da ilgileniyoruz, merak ediyoruz.. O nedenle, ben kişisel olarak Femen’i seviyorum.
Sizleri de Femen ile daha fazla bilgi sahibi yapmak için ilginizi çekebilecek özet bilgiler hazırladım, sevgili Uplifers okuyucuları.
Öncelikle Femen’in resmi websitesinde yer alan manifestoları ile başlamak istiyorum;
[quote_box_center]“Başlangıçta kadın vücudu vardı, çok hafif ve özgür. Sonra adaletsizlik geldi, o kadar keskindi ki vücudunuzda onu hissedebiliyordunuz. Felç ediciydi, hareketlerimizi kısıtlayıcıydı. Kendimizi vücudumuzun hapishanesinin esirleri olarak bulduk. Ve vücudumuzu adaletsizliğe karşı kullanmaya karar verdik. Her kadının hapis hücresi olan vücudunu, ataerkil düzene ve aşağılanmaya karşı kullanmaya karar verdik. Dünya’ya söyleyin; Bizim Tanrımız bir KADIN. Bizim görevimiz protesto etmek. Bizim silahlarımız göğüslerimiz! FEMEN, cinsiyet ayrımcılğı ile savaşmak için kuruldu.”[/quote_box_center]
Femen, 2008 yılında Ukrayna’da kuruldu ve yaptığı işi “teşhirci protesto grubu” olarak tanımlıyor. Kurucu Anna Hutsol, yurtdışında cinsel istismara uğrayan Ukraynalı kadınların üzücü hikayelerinden etkilenerek FEMEN’i kurmuş. Şu anda Paris merkezliler. Aktif üye sayıları; 30 Paris, 40 Ukrayna, 100 yurt dışı.
Femen aktivisti olmak kolay bir iş değil. Resmi aktivitst olmak için fiziksel ve psikolojik olarak eğitimden geçmek gerekiyor. Aktivist eğitimleri Fransa ve Ukrayna’daki merkezlerde oluyor. Femen’in sembolü taç; kadınlığı ve boyun eğmemeyi simgeliyor. Sloganları ile “Vücudum benim silahımdır.”
Savaştıkları konuları “cinsel ayrımcılık”, “cinsel suistimal” ve “tüm dinler” olarak belirliyor. Erkeklerin ekonomik, kültürel ve ideolojik olarak egemen oldukları bir dünyada yaşadığımızı vurguluyorlar. Bu ortamda kadınların, kendi vücutlarına bile sahip olmayan kölelere indirgendiklerine inanıyorlar. Kadınları bastırmanın ilk yolunun kadın vücudu üzerinde hakimiyete sahip olmak olduğunu savunuyorlar. Aslında günlük hayatımızdaki, siyasetteki ve popüler kültürdeki “ideal kadın” algısını düşüdüğümüzde çok da haksız sayılmazlar. Sizler de kadın olmak ve kadın vücudu, anneliği ve giyimi hakkında kadınlardan çok erkeklerin konuştuğunu farkettiniz mi? ☺
Femen’in gelir kaynakları arasında; Femen logolu ürünler, bireysel bağışlar ve bazen gösterilere sponspor olan markalar var. (Türkiye için yapılan gösterilerine bir iç çamaşırı markası sponsor olmuş) En provokatif gösteri eski Ukrayna Cumhurbaşkanı Victor Yanukovych’in resimlerine (sembolik olarak) idrarlarını yapmalarıydı.
Türkiye’deki Femen protestoları
‘Peki güzel ülkemizde neler yapıyorlar?’ diye soracak olursanız… Türkiye’de Femen için ilk aktif gösterisi yapan cesur kadının adı Güntülü Sar. Gösteri nedeni ODTÜ Ormanı’nı korumak. Türkiye Femen’in gösterilerine daha sonra katılan üyeler Didem, Bilgehan ve Hande.
Femen şu ana kadar Türkiye’deki güncel olaylardan aşağıdakileri protesto etti ve haberlerde bol bol yer buldu;
- THY hosteslerine kırmızı ruj yasağı – Ukrayna
- Gezi Parkı protestoları – Paris
- ODTÜ Ormanı – Türkiye
- Twitter yasağı- İspanya
Kendim de hergün kadın olmak, iş hayatında kadının yeri, anne olarak kadın, kadın giyimi ve ideal kadın algısı konularında tartışma çıkan bir ortamda bir kadın olarak; ister istemez cinsiyet ayrımcılığı ve erkek egemenliği konularından rahatsız oluyorum. Tepkimi Femen kadar ilgi çekici ve etkili gösteremesem de dünyada biz kadınlar için elini taşın altına koyan başka kadınların olduğunu bilmek içimi ısıtıyor. Femen’e giriş niteliğindeki bu yazından sonra umarım sizler de güzel kızların çekici göğüslerinin ardındaki mesajları okumada algınızı artırırsınız.