X

Farkındalık meditasyonu neden bu kadar etkili?

Aslında kökeni çok eskiye dayanan meditasyon, özellikle de farkındalık meditasyonu son yıllarda gittikçe popüler olmaya başladı. Öyle ki bugün ABD’deki yetişkinlerin yüzde 8’i ve çocukların yüzde 1,6’sı bu meditasyon türünü en az bir kere denediklerini söylüyor.

Farkındalık meditasyonunun bu kadar popülerleşmesi elbette bir tesadüf değil; bunun nedeni farkındalık meditasyonunu faydalarının gerçekten etkili olması ve bilimsel kanıtlara dayanması.

İlgili yazı: Öncesi ve Sonrası: Bir ayda meditasyonun fiziksel etkileri

Farkındalık meditasyonu nedir?

Meditasyon; kendinin farkında olmak ve anı yaşamak amacıyla beden ile zihin arasındaki iletişimi artırma pratiğidir. Çok çeşitli meditasyon teknikleri olmasına rağmen en çok bilinenleri vipassana, transandantal meditasyon ve farkındalık meditasyonudur. Birçok meditasyon tekniğinin kökeni, dini veya ruhani pratiklere dayanmasına rağmen günümüzde bu geleneksel unsurlardan bağımsız olarak uygulanıyor.

Farkındalık meditasyonu ise hem tek başına hem de diğer meditasyon teknikleriyle birlikte uygulanabilir. Farkındalık meditasyonu genellikle “Özel bir şekilde, bilerek yaşadığınız anca kalmaya ve hiçbir yargıda bulunmamaya dikkatinizi yoğunlaştırma çabası” şeklinde bilinir.

Farkındalık meditasyonu hangi alanlarda etkilidir?

Farkındalık meditasyonu pek çok sağlık sorunu üzerinde etkili olmakla birlikte en çok stresi azaltmada etkisini gösterir. Stres, beynin prefrontal korteks denilen bölümündeki aktivitenin azalmasıyla ortaya çıkar. Farkındalık meditasyonu ise bu bölümde bilinçli bir düşünme aktivitesi yaratarak stresin oluşturduğu ortamı tersine çevirir. Bu yüzden düzenli farkındalık meditasyonu yapan kişilerde stres hormonu olarak bilinen kortizol seviyesi düşüktür.

İlgili yazı: Partnerinizle mutlak mutluluğu yakalama fırsatı: Çift meditasyonu

Farkındalık meditasyonunun anksiyete ve depresyon üzerindeki etkisi

Farkındalık meditasyonu ruh sağlığını doğrudan etkiler. Anksiyete kronik, abartılı ve kontrol edilemeyen bir endişe durumunu ifade eder. Maalesef hastaların yüzde 60’ını ilaç ve psikoterapi gibi konvansiyonel tedavi yöntemleriyle iyileştirmek mümkün değildir. Araştırmalar bu noktada farkındalık meditasyonunu işe yaradığını gösteriyor. Yapılan bir araştırma kapsamında anksiyeteden şikayetçi 89 hastanın bir bölümüne 8 hafta boyunca farkındalık meditasyonu programı uygulanmış, bir bölümüne ise 8 hafta boyunca stresle mücadele eğitimi verilmiş. 8 haftanın sonunda Hamilton Anksiyete Ölçümüne göre yapılan değerlendirmelere göre her iki grupta da iyileşme olduğu tespit edilmiş ancak farkındalık meditasyonu yapan gruptakilerdeki iyileşmenin çok daha fazla olduğu anlaşılmış.

Söz konusu depresyon olduğunda da benzer sonuçlar ortaya çıkıyor. Klinik depresyon genellikle moral bozukluğu, günlük aktivitelerden kaçınma şeklinde tanımlanır. Yapılan araştırmalar, farkındalık meditasyonunun depresyon tedavisinde pek çok başarılı sonuç ortaya koyduğunu gösteriyor. Ancak buradan depresyonla mücadele eden kişilerin antidepresan ilaçları bırakması gibi bir sonucu çıkarmamak lazım. Meditasyon her zaman ilaç tedavisine eşlik eden terapi gibi alternatif ve ilaca eşlik eden bir yol olarak görülmeli.

İlgili yazı: Bedeninizin sesini dinlemenin yolu

Farkındalık meditasyonunun kilo kaybı üzerindeki etkisi

Son 35 yılda tüm dünyada obezite oranı iki katından fazla bir artış gösterdi. Birçok uzman bu konuda önleyici tedavi yöntemleri araştırıyor. Yapılan çalışmalar ise farkındalık meditasyonunun stresi azaltma özelliği sayesinde strese bağlı yeme bozukluğunu ciddi oranda azalttığını gösteriyor. Aynı zamanda farkındalık meditasyonu açlık ve doyma belirtilerinin farkına varma, bilinçli beslenme algısını yerleştiriyor.

Farkındalık meditasyonunun metabolik risk faktörleri üzerindeki etkisi

Metabolik risk dediğimiz şey, kardiyovasküler hastalıklar ve diyabet riskini artıran bir grup semptomu ifade eder. Eğer alttaki belirtilerden en az 3 tanesi sizde varsa, metabolik sendromunuz var demektir:

– Kadınlar için 88 cm, erkekler için 102 cm’den kalın bel çevresi
– Yüksek trigliserid
– Yüksek açlık kan şekeri
– Yüksek tansiyon

Yapılan çalışmalar, düzenli olarak farkındalık meditasyonu yapan kişilerde bu metabolik sendromların daha az görüldüğünü ortaya koyuyor. Örneğin 194 obez yetişkinin katıldığı bir araştırma kapsamında ilk gruba diyet ve egzersiz önerileri verilirken ikinci gruba diyet, egzersiz ve farkındalık meditasyonu önerileri verildi. 12 ayın sonunda farkındalık meditasyonu yapan grubun açlık şekerinin düzene girdiği tespit edildi. Bunun gibi başka araştırma sonuçları olmakla birlikte meditasyonla metabolik semptom arasındaki ilişki henüz çözülebilmiş değil.

İlgili yazı: Teknolojiden yardım alarak eriyoruz: En iyi meditasyon uygulamaları

Günümüzde sağlığımızı tehdit eden en önemli unsurlardan biri stres. Farkındalık meditasyonu da tam olarak bu noktaya temas ettiği için birçok sağlık problemiyle mücadelede etkili bir yol olarak biliniyor. Sadece sağlık problemi değil, hamilelik gibi strese yol açan dönemlerde de etkili bir yöntem olarak görülüyor. Eğer siz de farkındalık meditasyonuyla ilgilenmek istiyorsanız ancak bunu nasıl yapacağınızı bilemiyorsanız başlangıç için online kaynaklara göz atabilir veya bir uzmandan destek alabilirsiniz.

Kaynak:
The Mind Unleashed

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale