Ezgi Asaroğlu, Aşk Kırmızı ve ilişkiler

“Aşk kırmızı… Sadakat ne renk? Rengini sen seçemezsin, aşk seçer”

“İki kişiyi seviyorsan hangisine sadık olacaksın?”

“Bir adamın ilk aşkıyken, ‘öteki kadın’ olabilir misin?”

“Seninle aynı adamı sevdiği için onu suçlayabilir misin?”

“Aşk Kırmızı” başrollerini Nurgül Yeşilçay (Nazlıgül), Tayanç Ayaydın(Ferhat) ve Ezgi Asaroğlu’nun (Zeynep) paylaştığı, aşk ve sadakat kavramları üzerine kurulu, tutkulu ve sarsıcı bir film.

Çok sevdiği Zeynep ile evliliğini mutlu bir şekilde sürdüren Ferhat’ın yıllar sonra ilk aşkı olan Nazlıgül’le karşılaşmasıyla ortaya çıkan aşk üçgeni, film boyunca, aşkı, sadakati, öteki kadın olmayı ve aynı kişiyi sevmeyi sorgulatıyor.

Katıldıkları bir kursta tanışarak birbirleriyle oldukça iyi anlaşan Zeynep ve Nazlıgül ise, aynı adama aşık iki kadının aslında birbirleriyle birçok ortak noktası olabileceğini ve aslında adamı aradan çıkardığınızda ne kadar iyi anlaşabileceklerini gösteriyor.

Üç kişinin de hayatını alt üst eden bu aşk üçgeni, Ezgi Asaroğlu’nun “sadakat”i ön planda tutan aşk anlayışına oldukça ters. Diğer yandan, narin ve duru güzel Ezgi Asaroğlu’nun, canlandırdığı Zeynep karakterinin masumiyeti; oyuncunun gerçek hayatta da iddialı olmaktan hoşlanmayan karakteriyle uyum içinde.

Ezgi Asaroğlu ile Aralık 2012 tarihinde yaptığımız söyleşide, kendini geliştirmekten ve sürekli yenilemekten keyif aldığını belirten oyuncu, ilişkileri karmaşık hale getirmemek gerektiğini düşünürken; filmde kocasının geçmişini kurcalayan bir kadın olan Zeynep karakterinin ilgisinin çekmesinin nedeninin de bu olduğunu belirtiyor.

Asaroğlu, mükemmel aşka;

“Her aşk kendine özgüdür, yaşananlar da öyle… Mükemmel ilişki diye bir şey yok. Sadece beklentilerin yakın olup olmaması diye bir şey var.”

şeklinde bakıyor olsa da, Ferhat’ın Zeynep ve Nazlıgül arasında kalmasının nedeni, iki aşkın da kendi içinde mükemmel olduğuna inanması ve ikisini de kaybetmek istememesi.

“Hiçbir zaman filmlerdeki aşklara özenmedim. Sadece yaşanılan anların güzelliğine ve sadakate inanırım.”

Sadakat, Ezgi Asaroğlu’nun aşka bakışında önemli bir yere sahip. Filmde, aldatılan kadın olmak Zeynep’i çok üzüyor olsa da, aşkı için her şeyi kabulleniyor.

“Duygu yoğunluğunun olması bir ilişkiyi güzelleştirir ve ilişkiye heyecan verir ama aynı yöne bakamıyorsanız ilişki yürümez.”

Ezgi Asaroğlu böyle düşünüyorken; aslında Zeynep karakterini zayıf düşüren, Ferhat’la olan ilişkisini sürdürmeye çabalatan, kendi duygu yoğunluğu.

Aşkın insanlara her şeyi yaptırabildiğine şahit olduğumuz film, Ezgi Asaroğlu’nun ilişkilere bakışına biraz ters. Entrika ve ihanetin ilişkileri bitirdiğine inanan Asaroğlu’nun ilişki tavsiyeleri ise şu yönde;

“Birlikteliği; sahiplenme olarak değil, birlikte, el ele ilerleme ve paylaşım olarak görüyorum. Özdeşleşmeden gelişmenin, ilişkiyi zenginleştirdiğine inanıyorum. İlişkide en önemli şey güven; güven varsa ve karşınızdakine değer veriyorsanız, gerisi de gelir zaten.”

Röportajın tamamı için; “Ezgi Asaroğlu, kariyeri ve ilişkiler”