X

Eylül geldi: Şimdi yine, yeniden kendini keşfetme zamanı

Eylül geldi. Hepimiz için bir ilk olan pandemiyle tanıştığımız zorlu bir kışı, yeni koşullara adapte olmaya çalışarak geçirdiğimiz bir ilkbaharı ve göreceli olarak biraz daha rahat geçirdiğimiz bir yazı geride bıraktık. Tehlike geçmiş değil, önlemleri bırakmadan, “alışma”nın rehavetine kapılmadan, yeni düzende kendi dengemizi bularak yaşamaya devam etmeliyiz.

Eylül, şifalı ve bereketli bir aydır. Bu zor zamanlarda bile yine şifasıyla ve bereketiyle geldiğine inanıyorum. Eylül hasat ayıdır. Bütün bir yıl boyunca ektiklerimizi biçtiğimiz, mahsullerimizi şöyle bir elimize aldığımız, güzel olanlarını kutlamak için keyifli sofralar kurduğumuz, beğenmediklerimizde neyin yolunda gitmediğini anlamaya çalıştığımız ve böylece kendimizi yeniden keşfe çıktığımız bir aydır.

Keşiflerin en güzeli insanın kendini keşfidir. Keşiflerin en zoru da insanın kendini keşfidir. Ve keşiflerin kendini sürekli tekrar edeni de insanın kendini keşfidir; bir kez keşfedemezsin seni, hayatın boyunca yeniden ve yeniden keşfin peşine düşmelisin.

Karşımıza birtakım zorlukların çıktığı zamanlar, kendimizi yeniden keşfetme fırsatını da bulduğumuz zamanlardır aslında. İçimizdeki gücü, cesareti ve sahip olduğumuz kaynakları yeniden keşfederiz. Hayat akışındayken, eğer düzenimiz yerindeyse otomatik pilotta devam edebiliyoruz yolculuklarımıza. Ancak karşımıza bir fırtına çıktığında, bugüne kadar biriktirdiklerimizi önümüze alıp var gücümüzle bu zorluğu atlatmaya çalışıyoruz. Ve atlatıyoruz da.

Atlatırken ise, edindiğimiz yeni bir becerimizi keşfediyoruz mesela ya da o deneyimin kendisinden yeni bir beceri ediniyoruz. Bir ışık görüyoruz, ucuna tutunuyoruz bize yepyeni kapılar açıyor. Ya da bu fırtına önlenemez miydi diye bir analiz yapıp yeni farkındalıklar ediniyoruz. Her fırtınanın sonu dinginliğe varıyor. Bu, her zaman bizim hayal ettiğimiz surette gerçekleşmeyebiliyor. Ancak deneyimin sonunda, o dönüşüm tamamlandığında anlıyoruz vardığımız noktayı ve yolda aslında ne kadar zenginleştiğimizi.

Kendimizi keşfetmek için her zaman göğüs gerecek zorluklara da ihtiyacımız yok tabii. Bazen de Eylül’ün gelmesi yeterlidir. Herkesin vardır bir Eylül’ü, bunu hasat zamanı gibi düşünün, sizin mevsiminiz ne zaman ise, o zaman çıkın yola.

Neden kendimizi keşfetmek bu kadar önemli, peki? Çünkü kendini bilmezsen, etrafındakini de kaçırırsın. Hayatını en dolusundan yaşamanın peşindeysen, önce kendinin peşine düşmelisin.

Kendini keşfetmen, hangi eğitime sahip olduğundan, hangi işleri yaptığından, hangi takımı tuttuğundan, hangi yemeği ve hangi rengi sevdiğinden biraz, yok, çokça fazlası.

Mesela senin “hayat” denen yolculuktan beklentin ne? Yolunda yürürken hangi değerleri taçlandırmaya çalışıyorsun? Korkuların neler? Hani şu sana söylendiğinde sinirlendiğin cümle var ya, o hangi korkuna, hangi güvensizliğine değiyor da sen sinirleniyorsun? Yüzünü istemsizce güldüren şeyler neler hayatında? Yanındayken deniz kenarında hissettiren ruhlar kimlere ait ya da seni aşağı çekmeye çalışan kişiler kimler? Günün sonunda kafanı yastığa koyduğunda ne yaptıysan adına başarı diyorsun? Nerde çuvallamaya tahammülün yok, neden yok? Kendini hangi kurallarla kısıtlıyorsun da kanatlarını çırpamıyorsun? Kendine karşı ne hissediyorsun? Nasıl bir yoldaşlığın var kendinle, kavgalı mısın onunla yoksa şefkat gösteriyor musun ona? Kendimize karşı şefkatli olmamız, çok çok önemli. Sevdiklerimizi, hatta bazen yabancıları bile türlü hatalarına rağmen hatta bazen defalarca affederken kendimizi de affediyor muyuz?

Çok keyifli, bu soruların peşine düşmek ve peşine düşecek şeyler bulmak hayatta. Önce kendinizi keşfe çıkın, çünkü göreceksiniz ki siz kendinizi tanıdıkça etrafınızdaki sesler, renkler, tatlar da daha canlı olacak. Eylül’ün enerjisini yanınıza alın ve bir yerden başlayın. Hepsine hemen cevap bulamayabilirsiniz ama ihtiyacınız olan soruyu sorduğunuzda değişim başlayacak. Günün sonunda da keşfinizde karşınıza kim çıktıysa onu sevin. Onu koşulsuz şartsız sevin ki, o da eksiklerini tamamlayacak, hatalarından ders alacak, yeni amaçlar arayacak, zorluklara göğüs gerecek gücü bulsun kendinde. Siz onu sevdikçe, çevrenizdeki sevginin de çoğaldığını fark edeceksiniz.

Sevgili Eylül, keşiflerimizde bize ışık tut, turuncu sarı içimizi ısıt, her sonlanışın yeni bir başlangıca bağlandığını hatırlat bize. “Son”bahar, tam da başlangıç zamanıdır aslında. Haydi, yolumuz açık olsun…

İlginizi çekebilir: Yenilik zamanı geldiğinde: Dağılanları toplayıp, değişime doğru yelken açmak

Ceyda Tepret: İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümü mezunudur. Koç Üniversitesi’nde MBA eğitimi alıp, Madrid’deki IE Business School’da International MBA programında eğitimini tamamlamıştır. Pazarlama alanında bir kariyer tercih etmiştir ve bu alandaki çalışmalarına devam etmektedir. İnsan davranışları ve psikolojiye duyduğu ilgi onu koçluk eğitimi almaya yöneltmiştir. ICF sertifikalı profesyonel bir koç olarak, danışanlarına kendi yolculuklarında destek vermektedir. Pazarlama profesyoneli kimliğiyle marka hikayelerinin, profesyonel koç kimliğiyle de insan hikayelerinin peşindedir.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale