X

Doğal maske tarifleri ile evde göz altı morlukları nasıl geçer?

Gözlerin altındaki koyu halkalar, oldukça yaygın bir şikayet. Göz altı morlukları olarak da anılan bu koyu cilt halkaları, yorgunluk veya alerjiye bağlı olarak ortaya çıkabilir ve bazı insanlar, bu soruna diğerlerinden daha yatkındır. Göz altı morlukları tehlikeli değildir, dolayısıyla tedavi gerektirmez. Bununla birlikte çoğu insan kozmetik nedenlerle bu görünümden kurtulmak ister… Peki ama nasıl? Göz altı morlukları nasıl geçer? Bu çok merak edilen soruyu yanıtlamadan önce, nedenlerine kısaca değinelim.

Göz altı morlukları neden olur?

Gözlerin altındaki koyu halkaların rengi değişebilir ancak tipik olarak kişinin ten renginden daha koyu olacaktır. Genellikle mavi, mor, kahverengi veya siyah renk aralıklarındadır. Göz altı bölgesinde gölgelenme nedeniyle şişlik veya torbalar varsa, göz altı morluklarını daha fazla fark edebilirsiniz. Peki göz altı morlukları neden olur? Bu konuda yapılan bilimsel araştırmalar yeterli olmasa da aşağıdakilerin bu cilt görünümüne neden olabileceği düşünülüyor:

  • Alerji ve dermatite bağlı iltihaplanma
  • Genetik olabilen fiziksel özellikler
  • Yaş
  • Tükenmişlik
  • Sigara içmek

İşte tüm bu nedenler her yaşta göz altı morluklarının oluşumuna katkıda bulunabilir. Üstelik koyu göz halkalarından kurtulmak zordur; kişiyi yorgun ve stresli gösterirler. Dolayısıyla göz altı torbaları ve morlukları kişinin özgüvenini gerçekten engelleyebilir.

Göz altı morlukları nasıl giderilir?

Birçok insan göz altı morluklarından kurtulmak istese de, ne yazık ki bunu yapmanın kanıtlanmış bir yolu yoktur Genetik, koyu halkaların oluşumunda önemli bir rol oynar. Genetiği değiştirmenin bir yolu olmadığı için koyu halkaları veya göz altı şişkinliklerini tamamen gideremeyebilirsiniz.

Yine de elbette bazı bakım önerileri göz altı morluklarını gidermeye yardımcı olabilir. Öncelikle koyu halkalara neyin neden olduğunu anlamaya çalışın. Nedeni belirledikten sonra, sizin için en uygun bakım önerisini seçebilirsiniz.

1. Soğuk kompres

Göz çevresine soğuk kompres uygulamak iltihaplanmayı azaltabilir. Daha fazla fayda için, yaklaşık 10 dakika boyunca göz kapaklarınızda soğuk salatalık dilimleri bekletmeyi deneyin. Ardından alanı suyla durulayın. Salatalık, göz altı morluklarının azalması ve cilt elastikiyetinin artmasıyla bağlantılı olan K vitamini içerir.

2. Alerji tedavisi

Eğer göz altı morluklarına alerji neden oluyorsa, semptomları tedavi etmek koyu halkaların veya göz altı torbalarının görünümünü azaltabilir. Eğer göz altı şikayetleriniz yılın belli bir bölümünde şiddetleniyorsa, böyle bir dönemde doktorunuza danışarak günlük bir antihistaminik alın. Hava temizleyici kullanın, pencereleri kapalı tutun ve yatmadan önce duş alın.

3. Göz kremi kullanın

Reçetesiz (OTC) göz kremleri, özellikle uzun süre kullanırsanız göz altı morlukları ve göz altı torbalarının görünümlerini azaltabilir. Bunun için özellikle K ve E vitaminleri içeren ve iltihaplanmayı azaltabilen topikal bir antihistamin içeren bir krem ​​aramayı düşünebilirsiniz.

4. Dolgu yaptırmayı düşünün

Dermal dolgu maddeleri, cilt altındaki alanı dolgunlaştırmak için bir dermatolog tarafından enjekte edilen maddelerdir. Kırışıklıkları azaltmak ve göz altındaki renk bozulmalarını gizlemek konusunda da yardımcı olabilirler. Dolgu maddeleri bir profesyonel tarafından enjekte edilmelidir, bu nedenle eğer ilgileniyorsanız bir dermatologla konuşmanız gerekir.

5. Lazer tedavisi düşünün

Lazer tedavileri, göz altındaki cildi aydınlatmak ve göz altı morluklarını daha kötü gösteren kırışıklıkların görünümünü azaltmak için kullanılabilir. Bir dermatolog, lazer tedavisinin sizin için uygun olup olmadığını belirlemenize yardımcı olabilir.

Evde göz altı morlukları nasıl geçer?

Söz konusu göz altı morlukları olduğunda, yukarıdaki bakım önerilerine ek olarak evde kendi kendinize bakım yapmayı da deneyebilirsiniz. Örneğin ev yapımı doğal göz altı maskeleri! Doğal içerikleriyle göz altı morluklarını ve şişkinliklerini gidermeye yardımcı olabilecek maske tarifleri için okumaya devam edin. Aşağıdaki tüm doğal maskeler yatıştırıcı, nemlendirici, yorgunluk belirtilerini giderici ve anında tazeleyici yeteneklere sahipler!

1. Salatalık ve gül göz altı maskesi

Bu ev yapımı göz altı maskesi, ilgili cilt bölgesini nemlendirerek göz altı morluklarının giderilmesine yardımcı olur. Peki ama nasıl yapılır?

  • 1 çay kaşığı kıyılmış salatalık ile 1 çay kaşığı gül suyunu karıştırın.
  • 2 adet makyaj pamuğunu bu karışıma batırın.
  • Pamukları yaklaşık 10-15 dakika gözünüzde bekletin.
  • Su veya nemli bezle hafifçe durulayın.

2. Kahve göz altı maskesi

Bu hazırlaması kolay göz altı maskesi ise göz çevresindeki şişkinliği gidererek göz altı morluklarını gidermeyi amaçlar. Peki nasıl yapılır?

  • 1 çay kaşığı öğütülmüş kahveyi ½ veya 1 çay kaşığı balla karıştırın.
  • Parmağınızı/fırçanızı kullanarak göz altlarınıza nazikçe uygulayın.
  • Yaklaşık 10-15 dakika gözünüzde bekletin.
  • Su ile nazikçe durulayın.

3. Badem yağı ve maydanoz göz altı maskesi

Badem yağı ve maydanoz karışımı, göz çevresini nemlendirme özelliğine sahiptir. Peki nasıl yapılır?

  • 1 tatlı kaşığı badem yağını, 1 tatlı kaşığı maydanozla karıştırın.
  • Yaklaşık 10-15 dakika gözünüzde bekletin.
  • Su ile nazikçe durulayın.

4. Patates göz altı maskesi

Göz altı morlukları için mucize niteliğindeki bu doğal maske ise göz çevresini nemlendirir ve yaşlanma karşıtı bir etki sağlar. Peki nasıl yapılır?

  • Küçük bir patatesin yarısını rendeleyin ve macun haline getirin.
  • Göz altlarına sürüp 10-15 dakika bekletin.
  • Su ile nazikçe durulayın.

5. Poşet çay göz altı maskesi

Göz altı halkalarına karşı bilinen bir ev yapımı maske olan poşet çay da göz altı morluklarını gidermeye yardımcı olabilir. Peki nasıl yapılır?

  • Yeşil çay, siyah çay veya bitki çayı kullanın.
  • 2 adet kullanılmış çay poşetini 5-10 dakika buzdolabına koyun.
  • Çay poşetlerini nazikçe kurulayın ve 10-15 dakika göz altlarınızda bekletin.
  • Su veya nemli bezle hafifçe durulayın.

6. Süt ve karbonat göz altı maskesi

Süt, özellikle yorgun gözler için bir nimet olabilir. Karbonat ise cilt rengini açma özelliğiyle bilinir. Peki bu maske nasıl yapılır?

  • 4 yemek kaşığı taze tam yağlı süt ile 2 yemek kaşığı karbonatı karıştırın.
  • Pürüzsüz bir karışım ve kremsi bir kıvam elde etmek için iyice karıştığından emin olun.
  • Buzdolabına koyun ve soğutulmuş maskeyi göz çevrenize uygulayın.
  • 20-25 dakika bekletin ve soğuk su ile yıkayın.

7. Havuç göz altı maskesi

Bu kırışıkla savaşan göz altı maskesi, yumurta akı ve aloe vera da kullandığı için retinol, anti-enflamatuarlar, vitaminler ve proteinden oluşan güçlü bir kombinasyondur. Başka bir ifadeyle pahalı bir göz kreminde bulabileceğiniz tüm faydalı malzemeleri içerir. Peki nasıl hazırlanır?

  • 1 yumurta akı, 1 yemek kaşığı ince rendelenmiş havuç ve ay çay kaşığı aloe verayı küçük bir kapta birleştirin.
  • Köpürene kadar (yaklaşık 1 dakika) bir çatalla çırpın.
  • Maskeyi göz çevrenize uygulayın ve en az 15 dakika veya 30 dakikaya kadar kurumaya bırakın.
  • Nazikçe temizlemek için yumuşak, ıslak bir havlu kullanın.
  • Nemlendirici ile bitirin.

İlginizi çekebilir: Cilt bakımında muz etkisi: Muz kırışıklıklara iyi gelir mi?

Kaynaklar: everyday-phenomenal, helloglow, verywellhealth

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale