X

Ev tozuna ve alerjenlere elveda: Derinlemesine temizlik rehberi

Bahar geldi; güneş yüzünü daha çok göstermeye, dallar çiçek açmaya, enerjimiz yavaş yavaş yükselmeye başladı. Bahar mevsiminin sembolize ettiği “canlanma, ferahlama ve yeniden doğuş” tıpkı doğa gibi bizim de enerjimizi yükseltirken, yaşam alanlarımızda “bahar temizliği” ritüelini de beraberinde getiriyor.

Bahar temizliğinin önemli olmasının bir diğer nedeni de alerjiler. Pek çoğumuzun en sevdiği mevsim olan baharla birlikte evlerde toz ve alerjen birikimi arttığı için alerjiler de artış gösteriyor. Güzel haber: Doğru yöntemler ve doğru ekipmanlarla yapacağınız etkili bir bahar temizliği ile toz ve alerjenlerle başa çıkmanız mümkün. Nasıl mı?

Bahar temizliğinin en önemli adımı: Toz ve alerjenlerle vedalaşın.

Alerjilerin arttığı bu dönemde temizlik yaparken yalnızca kirlerden ve fazlalıklardan arınmak yeterli değil; toz ve alerjenlerden kurtulmak kalıcı, rahatlatıcı ve ferahlatıcı bir bahar temizliğinin en önemli aşaması.

Evlerimizin havasını kirleten ev tozları, ince toz, toz akarları, toz akarı dışkısı, küf, küçük böcekler ve parçacıklar gibi karmaşık bileşenlerden oluşur. Zamanla yüzeylerde biriken tozlar ve halılardaki evcil hayvan tüyleri, nemli ortamlarda oluşan küf birikmesi veya açık pencerelerden evimize giren polenler de evimizin havasını kirleterek alerjileri tetikleyebilir. Yapılan araştırmalara göre evlerde bulunan tozlarda ortalama 2000’den fazla mikrop türü yer alırken, 1 metrekare halı 1000 kadar toz akarı içerebiliyor. Bir insan saçının çapının yaklaşık 50 mikron olduğunu göz önüne alırsak; toz akarı alerjeni, küf sporları ve diğer böcek alerjenlerinin büyüklüğü genellikle 0.5 ile 5 mikron arasındadır.

Dyson V11™ kablosuz süpürge, altı katmanlı filtreleme sistemi sayesinde 0,3 mikron kadar1 küçük partiküllerin yüzde 99,97’sini yakalayarak yalnızca temiz havayı dışarı veriyor. Dakikada 125.000 devir sayısıyla dönen Dyson’ın dijital V11 motorunun üçlü difüzörü bulunuyor. İlk iki difüzör hava akışını düzenleyerek türbülansı azaltıp, emiş gücünün artmasına yardımcı oluyor. Üçüncü difüzörse gürültüyü daha da azaltarak akustiği iyileştiriyor. Motor sonrası filtre, 0,3 mikron kadar küçük ultra ince toz partiküllerini yakalıyor ve arındırılmış hava makine tarafından dışarı veriliyor. Kütlesini artırmadan, havayla temas eden alanı artırmak için daha uzun ve daha ince kanatlarla tasarlanan pervane, kanatlara azaltılmış bir yük uygulayarak hava kaçağını azaltıyor. Hava hareketinin verimliliğini artırıyor.

Tozlardan kurtulduk; sıra geldi köşe bucak temizliğe. İşte derinlemesine bahar temizliği için pratik bir rehber:

1. Plan yapın.

Bahar temizliğine başlamadan önce evinizin tüm bölümlerini gözden geçirerek yapılması gerekenleri ve her bir adımın ne kadar vakit alacağını hesaplayarak plan yapın. Evinizi odalara bölmek, rutin temizlik esnasında atladığınız bölümleri önceliklendirmek ve yakın zamanda temizlediğiniz alanları en sona bırakmak daha verimli bir temizliğin sırlarından.

2. Fazlalıklardan kurtulun.

Yapılan araştırmalara göre dağınıklık, stres seviyesinin artmasına, dolayısıyla fiziksel ve zihinsel sağlığın olumsuz etkilenmesine neden oluyor. Düzenli olmak daha verimli ve organize olmanızı sağlamakla kalmıyor, zihninizi de daha berrak tutuyor. Bahar temizliğine başlarken gardıroplarınızı, evdeki ıvır zıvır çekmecelerini ve kutularda depolanan eşyaları elden geçirmeyi ihmal etmeyin.Böylelikle ilerleyen zamanlarda evinizi düzenli tutmak için gereken zamanı ve çabayı da azaltabilirsiniz.

3. Temizlik esnasında yukarıdan aşağıya doğru hareket edin.

Daha etkili bir bahar temizliğinin sırrı, temizlediğiniz alanlarda yukarıdan aşağıda doğru hareket etmek. Böylelikle tozların aşağıda birikmesini sağlayarak tek seferde tamamından kurtulabilirsiniz. Temizliğe tavan, duvarların birleştiği köşeler, tavan aydınlatmaları ve dolapların üstünden başlayarak sırayla mobilyalarınızı ve en son halılarınızı süpürebilirsiniz. Toz alma ve silme aşamasında bitkilerin yapraklarını, uzaktan kumanda gibi sık kullanılan cihazları ve kapı kolları gibi alanları da temizlemeyi ihmal etmeyin.

4. HEPA filtresi olan bir süpürge kullanın.

Ev tozları, gözle görülemeyecek şekilde zemin, kanepe ve yataklar da dahil olmak üzere çeşitli yüzeylere yayılırken; ev içerisinde dolaşmak ya da kanepeye oturmak gibi basit eylemler, 30 dakika boyunca havada kalabilen bu parçacıkların havaya karışmasına ve alerjik reaksiyonların tetiklenmesine neden olabiliyor. Ev tozlarından kurtularak bahar temizliği maratonunu başarıyla tamamlayabilmek için, kullandığınız temizlik aletlerinin de size ayak uydurabilmesi gerekiyor. Toz, alerjen, evcil hayvan tüyleri gibi tüm ev tozu kaynaklarını yakalayabilecek, HEPA filtresine sahip güçlü bir süpürgeye yatırım yapmak işinizi oldukça kolaylaştıracak.

Temizlik modları farklı görevler için en iyi hale getirilen Dyson V11™ Absolute Elektrikli Süpürge, gücün ve çalışma süresinin doğru dengesini kurarak ihtiyaç duyduğunuz her an yanınızda. Dyson V11™ Absolute Elektrikli Süpürge, Dynamic Load Sensor™ sistemi ile süpürme esnasında halılarla sert yüzeyler arasındaki motor hızını otomatik olarak değiştirerek her zemin türünde derinlemesine temizlik sağlarken, kablosuz tasarımıyla da evcil hayvanlarınız varken süpürmeyi oldukça kolaylaştıracak.

5. Banyo ve mutfak temizliğinde detayları atlamayın.

Mutfak ve banyolar evin sık temizlenen alanlarından olsa da, bahar temizliği daha detaylı bir yaklaşım gerektiriyor. Mutfağınızı temizlerken, buzdolabınızda ve kilerinizde bulunan tüm yiyecekleri kontrol ederek son kullanma tarihi geçenlerle vedalaşın. Temizlik esnasında buzdolabınızın içi, fırın, mikrodalga, ocak ve davlumbaz temizlemeyi de ihmal etmeyin.

Banyonuzu temizlerken duş perdenizi değiştirebilir, duşakabini ve banyo fayanslarını detaylı bir şekilde silebilirsiniz. Hazır başlamışken, kozmetik ve kişiler bakım eşyalarını da ayıklamanızda fayda var.

6. Yatak odasında bahar ferahlığı

Yatak odanıza bahar ferahlığını getirmenin en etkili yollarından biri, nevresimlerinizi pamuklu keten ve bambu gibi terletmeyen kumaşlardan üretilen nevresimlerle değiştirmek. Nevresim değişikliği öncesinde yatak ve yastık alezlerini yıkayıp yatağınızı süpürebilir, yorgan, battaniye ve kışlık pijamalarınızı kaldırabilir, baharlık pijamalar ve pikeleri ortaya çıkarabilirsiniz.

Yatak temizliğinde hassas olmanızı gerektiren birkaç önemli detay daha:

  • İnsan derisi tozlarıyla beslenen toz akarlarının en çok yatak gibi sıcak ve karanlık yerlerde gelişiyor.
  • Bir yatakta 1 milyondan fazla toz akarının barınabiliyor.
  • Yatakta geçirilen süre boyunca temas edilen toz akarlarının alerjik reaksiyonlara sebebiyet verebiliyor.
  • Yataktaki her bir toz akarı, günde ortalama 20 defa dışkılıyor.

7. Camlar, duvarlar ve dış mekanlar

Rutin temizlik esnasında evin pek çok alanı temizlenirken pencereler, duvarlar ve balkon,bahçe gibi dış mekanlar genellikle daha az temizleniyor. Çokça toz tutan pencere kenarları, camlar ve duvarlarınızı silmeyi, balkon ve bahçenizi süpürüp yıkamayı da bahar temizliği listenize ekleyin.

Mükemmel bahar ferahlığı için

Mobilyalarımızdan, halılarımızdan, evimizdeki temizlik ürünlerinden ve diğer birçok kaynaktan yayılan Uçucu Organik Bileşikler (VOC) de Evinizin havasını kirleterek alerjik reaksiyonları tetikleyebiliyor. Yeni mobilyalardan çıkan gazlar, temizlik malzemeleri, deodorantlar, kokulu mumlar ve pişirme gazları en yaygın iç mekan hava kirleticilerinden birkaçı. Penceremizi veya kapımızı açtığımızda evimize aldığımız egzoz dumanı da unutulmamalı.

Evinizi havalandırırken içerideki havanın kalitesini artıracak bir yöntem için, hava temizleyici bir fan kullanabilirsiniz. Dyson Pure Hot+Cool™  hava temizleyici fan, bulunduğu odadaki hava kirliliği seviyesini otomatik olarak algılar; tüyler ve alerjenler de dahil olmak üzere evdeki zararlı partikülleri ve kimyasalları algılayarak havayı temizler. İçerisindeki aktif karbon ve HEPA filtresi ile havanızı kirleten 0.1 mikron küçüklüğündeki partikülleri dahi yakalar.2

Bu içerik Dyson katkılarıyla hazırlanmıştır.

 

1Boost modda, EN 60312-1 5.11’e karşı test edilmiştir. 

2Bağımsız laboratuvar (IBR US) tarafından EN1822 test standartlarına göre 0.1 mikron boyutundaki partiküller üzerinde (DEHS) laboratuvar şartları altında test edilmiştir.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Aldığımız iki nefesten biri denizden: #MaviNefesProjesi

Denizler, gezegenimizin kalbinde atan en önemli yaşam kaynakları. Sadece tatil rotalarını ya da en şahane manzaraları süslemekle kalmayan bu su ve hayat kaynaklarımız, gezegenimizin dengesi ve canlı yaşamlarının devamı için de kritik bir rol sahibi. Çünkü, ihtiyaç duyduğumuz oksijenin yarısından fazlası denizlerden geliyor. Ancak, denizlerimizin karşı karşıya olduğu tehditler, ekosistemin geleceğini tehlikeye atıyor.



İklim değişikliği, çevre kirliliği, insan müdahaleleri, plastik atıklar, petrol sızıntıları veya müsilaj gibi pek çok faktör, denizleri kirletmekle kalmıyor geleceğimizi de adım adım yok etmeye başlıyor. Çünkü denizlerdeki kirlilik, hem denizdeki hem de karadaki canlı yaşamını tehdit ediyor ve ekosistemin dengesini bozarak gezegenimizin geleceğinden çalıyor.

Denizlerimizin ve gezegenimizin karşı karşıya olduğu tehditler karşısında sessiz kalmayan Garanti BBVA, DenizTemiz Derneği/TURMEPA iş birliğiyle sürdürdüğü Mavi Nefes Projesi ile bu yıl da denizlerimize, yani yaşam kaynağımıza, sahip çıkıyor. Mavi Nefes Projesi, başta plastikler olmak üzere deniz çöplerinin toplanmasına ve deniz ekosisteminin korunmasına katkı sağlıyor ve denizlerimizdeki oksijen kaynakları olan deniz çayırlarını ve mercanları çoğaltıyor.

“Dünyaya iyi bakıyoruz, geleceğe iyi bakıyoruz.”

“Dünyaya iyi bakıyoruz, geleceğe iyi bakıyoruz.” misyonuyla yola çıkan Garanti BBVA, DenizTemiz Derneği/ TURMEPA ile birlikte hem deniz kirliliğini azaltmak hem de denizlerdeki biyoçeşitliliği korumak ve deniz ekosistemini rehabilite etmek için uzun soluklu bilimsel koruma ve izleme çalışmaları yürütüyor.

Mavi Nefes Projesi kapsamında Eylül 2021-Haziran 2024 döneminde Marmara Denizi, Adrasan ve Van Gölü’nde yaklaşık 200 bin kişinin günlük üretimine eşit 230 ton katı ve sıvı atık toplandı, uygun olan atıkların geri dönüşüme kazandırılması içinse çalışmalar sürüyor.



Projenin eğitim ayağında ise deniz temizliği konusundaki farkındalığı artırmak amacıyla ortaokul öğrencilerine ve öğretmenlerine denizlerin önemi, deniz ekosisteminin korunması ve sürdürülebilir su kaynakları için bireysel sorumluluklar konularında eğitimler veriliyor. Mavi Nefes Eğitim Otobüsü ve çevrim içi eğitimlerle 3 yıl boyunca 8 ilde yaklaşık 80 bin öğrenciye ulaşıldığı biliniyor.

Bu başarılı iş birliği, hem denizlerimize hem de gezegenimize hayat verirken; temiz denizlerin, sağlıklı ve uzun ömürlü bir yaşamın temelini olduğunu da bir kez daha bizlere hatırlatıyor. Denizlerdeki deniz çayırlarını ve mercanları koruyup çoğaltmak için çalışmaların sürdürüldüğü Mavi Nefes Projesi sayesinde “aldığımız iki nefesten biri denizden” diyen Garanti BBVA, DenizTemiz Derneği/ TURMEPA ile tertemiz ve sağlıklı yarınların kapısını aralıyor. Bu başarılı iş birliğinden ilham alarak geleceğimizden çalmak yerine geleceğimizi korumak için çalışmak ve denizlerin yaşam kaynağımız olduğunu her an hatırlamak ve hatırlatmak, hepimizin yarınlarımıza yapacağımız en büyük yatırım.

*Bu yazı Garanti BBVA katkılarıyla hazırlanmıştır.



Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.



Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.

Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.



Sofralarda sürdürülebilir şıklığın yeni adı: Porland Re-Gen

Doğaya olan etkimiz, her gün attığımız adımlarla yeniden şekilleniyor. Günlük yaşamımızda aldığımız kararlar, tüketim alışkanlıklarımız ve yaşam tarzımız, doğa üzerinde hiç silinmeyecek izler bırakıyor, üstelik bu izler günden güne daha da derinleşiyor. Ulaşım tercihlerimizden yeme-içme alışkanlıklarımıza, satın aldığımız ürünlerden şehir hatta ülke dışından verdiğimiz siparişlere kadar hayatımızın her alanında karşımıza çıkan bu etki, yani karbon ayak izimiz, aynı zamanda günlük yaşamda kullandığımız eşyalarla da yakından ilişkili. Ne yediğimiz, ne içtiğimiz kadar yediklerimizi-içtiklerimizi nasıl tükettiğimiz de karbon ayak izimiz üzerinde etki sahibi.



Bu durumun farkında olan ve çevre bilinciyle hareket eden Porland, kırık porselenleri yeniden hayata döndüren Re-Gen Koleksiyonu ile sürdürülebilirlik anlayışını bir adım daha ileriye taşıyor ve dünyada bir ilke imza atıyor. Dünyaya karşı sorumluluk ilkesini odağına alarak üretim süreçlerini yürüten Porland, bu yenilikçi adımıyla bize de gezegenimize olan sorumluluklarımızı bir kez daha hatırlatıyor. İklim krizine karşı geliştirdiği iş modeli sayesinde çevre dostu üretim ve sıfır atık felsefesini benimseyen vizyoner marka, Re-Gen Koleksiyonu ile hem sofraları iyi tasarımla buluşturuyor hem de daha sürdürülebilir bir dünya için yeni şanslar yaratıyor.

Kırık porselenlerden geleceğe: Daha sürdürülebilir bir dünya

Re-Gen ile artık kırık porselenler, sıradan bir atık olmaktan çıkıyor ve yeniden işlenerek hem doğaya hem insana hem de gezegenimize dost bir anlayışı temsil ediyor. Doğayla her şekilde uyumlu, sosyal açıdan faydalı, toplumsal olarak kapsayıcı ve kültürel bağlamda sürdürülebilir bir yaklaşımın öncüsü olan Re-Gen Koleksiyonu, ayrıca tamamen doğal bileşenlerle üretildiği için bakteri ve mikrop barındırmıyor. Dayanıklı ve uzun ömürlü olmasının yanı sıra sağlıklı bir kullanım deneyimi de sunuyor.

Böylece, koleksiyonda yer alan her bir parça sadece bir tabak ya da kupa olmaktan öte, doğaya saygılı ve sürdürülebilir bir yaşam döngüsünün parçası haline geliyor ve gezegenimize olan borcumuzu ödeme yolunda atılmış küçük ama etkili bir adımı simgeliyor.

Doğanın estetik yansıması, sofralara taşınıyor

Porselenin yeniden hayat bulduğu bu koleksiyon, Salda, Ontario, Birdsong ve One and Only isimli dört farklı tasarımdan oluşuyor ve ömürlük desen garantisiyle de zarafetini uzun yıllar koruyor. Re-Gen, sadece estetik açıdan harikalar sunmakla kalmıyor, aynı zamanda çevresel sorumluluğun mükemmel bir örneği olma misyonunu da üstlenerek döngüsel ekonomiye katkı sağlıyor.



Koleksiyonda yer alan her bir parça, doğanın izlerini üzerinde taşıyor. Doğanın sakinliğini, huzurunu, zarafetini yansıtan bu parçalar, sağlıklı, şık ve sürdürülebilir sofralar sunarken sadece bugünü değil, yarını da düşünerek hareket etmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Ve günlük hayatın içerisinde çoğu zaman fark etmediğimiz küçük tercihlerin bile ne kadar büyük öneme sahip olduğunu gösteriyor.

İlhamını doğadan alan Re-Gen Koleksiyonu’nun bir parçası olan Salda, Türkiye’nin güneydoğusunda bir volkanik krater gölü olan Salda’nın eşsiz kumsalını yansıtırken; Kanada’nın en güzel eyaletlerinden Ontario’nun masmavi göllerinden esinlenilerek yaratılan Ontario ise mavinin her tonunda derinleştirici bir etki sunuyor. Öte yandan, kuş seslerinin doğadaki varlığını temsil eden yaprak, çiçek ve kuş motifleriyle bezeli Birdsong ise huzur ve mutluluk duygularını sofralarda ön plana çıkarıyor. Gökyüzünün en ihtişamlı halini yansıtan One and Only tasarımları ise göz alıcı renkleriyle doğanın büyülü dokunuşlarını sofralara taşıyor. Karbon emilimini azaltma amacıyla tasarlanan ve güncel teknolojiler kullanılarak üretilen bu koleksiyon, porselen atıklarını sanatla buluştururken geleceğe de şekil veriyor.

Geçen bir yıldaki sürdürülebilirlik çalışmalarıyla 61 ton plastik, 169 ton kağıt, 80 ton ahşap, 80.800 ton su, 301 ton porseleni geri kazandıran Porland, bu sayede 735 ton CO2 emisyonunun engellenmesine öncülük etti. Sürdürülebilirliğe sağladığı katkılarla sektörün öncüsü olan ve ilklere imza atan Porland’ın ilham verici Re-Gen Koleksiyonu’nu daha yakından keşfetmek için hemen tıklayın.

*Bu yazı Porland katkılarıyla hazırlanmıştır.



“Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması” için başvurular başladı

İnsanlığın varoluşundan bu yana kadınlar, toplumda pek çok ilham veren, güçlü roller üstlendi. Her ne kadar toplumsal cinsiyet eşitsizliği kadınların mücadelesini her dönemde zorlaştırmış olsa da; günümüzde kadınlar iş hayatından siyasete, eğitimden medyaya toplumun pek çok alanında yer almaya, seslerini duyurmaya ve görünürlüklerini güçlendirmeye devam ediyorlar. Artık başarılı kadın hikayelerinin pek çok örneği var; özellikle de girişimcilik sektöründe.



Kadınlar girişimcilik dünyasına isimlerini altın harflerle yazdırmaya ve pek çok farklı sektörde muhteşem izlere imza atmaya devam ettikçe, kadın girişimcilerin hikayelerini paylaşmalarına aracı olacak pek çok etkinlik ve yarışma düzenleniyor. Böylelikle hem kadınların girişimcilik konusunda daha aktif olmalarına hem de ilham verici hikayelerini diğer kadınlarla paylaşmalarına olanak sağlanıyor. Bu yarışmaların ilki ve en köklülerinden biri de Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması.

 “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması, kadın girişimcilerin çevrelerinde yarattığı farka ve faydaya da odaklanırken, girişimcilikteki başarısını Türkiye’ye duyuran kadınların başka kadınlara katkı sağlama konusundaki motivasyonlarını da artıyor. Kadın girişimcileri ve kooperatifleri, büyük bir heyecanla gerçekleşen jüri değerlendirmesi sonucu belirlediğimiz birincilerden biri olması için Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması’na başvurmaya davet ediyoruz.” – Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Sibel Kaya

Garanti BBVA, Ekonomist Dergisi ve KAGİDER iş birliğiyle: Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması

Türkiye’de, kadın girişimcilere yönelik çeşitli çalışmalar yürüten ilk özel banka olan Garanti BBVA, girişimcilik konusuna büyük önem veren, konuyu sayfalarına taşıyan Ekonomist Dergisi ve Türkiye’de kadın girişimciliği ve liderliğini geliştirmeyi hedefleyen sivil toplum örgütü KAGİDER’in iş birliğiyle 2006 yılından bu yana kesintisiz olarak gerçekleşen Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması” bu yıl 18. kez düzenleniyor.

Yarışmada başvurular, Türkiye’nin Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Teknolojide Gelecek Vadeden Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Yöresinde Sürdürülebilir Fark Yaratan Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi ve Türkiye’nin Kadın Kooperatifi olmak üzere 5 kategoride değerlendiriliyor.



Yarışmanın kazananları ise Şubat ayında yapılacak olan ödül töreni ile açıklanacak. “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi” ödülünü alacak girişimci 250.000 TL, “Türkiye’nin Yöresinde Sürdürülebilir Fark Yaratan Kadın Girişimcisi”, “Türkiye’nin Teknolojide Gelecek Vadeden Kadın Girişimcisi”, “Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi” ve “Türkiye’nin Kadın Kooperatifi” kategorilerinin birincileri ise 200 biner TL’lik ödülün sahibi olacak.

“Kadın girişimciliğinin sürdürülebilir kalkınmaya olan etkisini görmek ve bu başarıları ödüllendirmek bizim için büyük bir mutluluk. Kadın girişimcilerin ekonomiye kazandırdığı değer, ülkemizin geleceği için büyük önem taşıyor. Yarışmaya katılacak tüm kadınlara başarılar diliyorum. Hep birlikte, kadınların gücünü daha da ileriye taşıyacağız.” – KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu

2025 yılının kadın girişimcisi siz olabilirsiniz

Hikayenizle tüm kadınlara ilham olmak ve başarılarınızı tüm Türkiye’ye duyurmak istiyorsanız; 15 Kadım 2024 tarihine kadar www.garantibbvakadingirisimci.com adresindeki formu doldurarak yarışmaya başvurabilirsiniz.

“Türkiye’de kadının ekosisteme katkısını daha da artırmayı, girişimci kadınları cesaretlendirmeyi amaçladığımız bu yarışma önemli bir aşama kaydetti. 17 yılda 45 bin başvuru olmamız, yıllar içinde kategori sayısının bir iken geçen yıl itibarıyla beşe çıkması çok kıymetli. Ekonomist dergisi, Garanti BBVA ve KAGİDER olarak kadın girişimcilerimizi yarışmamıza davet ediyoruz.” –Ekonomist Dergisi Yayın Yönetmeni Talip Yılmaz



İlgili Makale