X

Eski sevgiliden arkadaş olur mu?

Şüphesiz ki, kimse bir ilişkiye bitirmek için başlamıyor. Her ilişki güzel duygularla, geleceğe dair umutlu düşüncelerle yeşeriyor; ancak zaman içinde anlaşmazlıklar, iletişim problemleri, duygu farklılıkları ya da çeşitli duygusal, çevresel, ailesel değişimler ilişkilerin sona ermesi gerektiği sinyalini verebiliyor ve sonuç ayrılık olabiliyor. Peki, ayrıldıktan sonra arkadaş kalınır mı? Eğer ayrılığın perde arkasında çok büyük sorunlar, trajik olaylar, duygusal travmalar, istismar gibi ciddi sebepler yoksa ve partnerler birbirlerine verdikleri değeri, gösterdikleri saygıyı yitirmediyse neden olmasın. ‘Ex’ten ‘next’ olur mu, bilemeyiz ama eski sevgiliden arkadaş olabilir; tabii sağlıklı sınırlar çerçevesinde.

Eski sevgiliyle arkadaş olmak iyi bir fikir mi?

Öncelikle şunu belirtelim; bu sorunun cevabı tamamen partnerlere bağlı… İki insan başarılı bir şekilde konuşup anlaşmalarına, anlamlı, sağlıklı bir ilişki kurabilmelerine rağmen romantik olarak aynı paydada buluşamadıklarını fark edebilir. Bu durumda onlar için arkadaş kalmak iyi bir fikir olabilir. Öte yandan, çeşitli zorluklarla yüzleştikleri için ilişkilerini bitiren partnerler, arkadaş kalmanın kötü bir fikir olmaktan da öte acı verici olduğunu düşünebilirler. Bu nedenle arkadaş kalma durumu ancak partnerlerin kendi aralarında verecekleri bir karardır.

Eski sevgilinizle ayrılmış olmanıza rağmen sağlıklı bir iletişim içerisinde olabileceğinizi, paylaşım yapmaktan, sohbet etmekten, görüşüp buluşmaktan keyif alacağınızı düşünüyorsanız arkadaş kalmayı, romantik olmayan yapıcı bir ilişki kurmayı tercih edebilirsiniz. Belki, birbirinizin hayatında arkadaş olarak yer almanız ikinize de farklı alanlarda katkı sağlar, kim bilir… Diğer yandan, birbirinize karşı devam eden yoğun romantik hisleriniz varsa, başka insanlarla görüşmeye başladığınızda bu durum aranızda gerginliğe neden olarak arkadaş olarak ilerlemenizi engelleyebilir. O yüzden iyice düşünüp taşınmakta fayda var.

Eski sevgiyle arkadaş kalmak için korumanız gereken sınırlar

Eğer, arkadaş olarak ilişkinizi sürdürebileceğinize inanıyorsanız ve karşılıklı olarak arkadaş kalmaya karar verdiyseniz o zaman bütün mesele sağlıklı sınırlar inşa etmekte.

1. Aşk hayatlarınızdan uzak durun

Aşk hayatlarınız, tehlikeli sular olabilir. Hele ki daha yeni ayrıldıysanız… Belki içinizde kalmış çözülmemiş duygular, belki ince bir sızı, belki kıskançlık… Yeni bir ilişkinin sizde veya eski sevgilinizde ne tür hisler uyandıracağını kestirmek zor olabilir. O yüzden sohbetlerinizde mümkün olduğu kadar gündelik konulara sadık almaya ve aşk hayatlarınızı işin içine sokmamaya çalışın. Hem sizin hem de onun için en iyisi bu olabilir. Tabii, arkadaşlık ilişkinizin gidişatına göre artık kendinizden emin olduğunuzda ve paylaşmak istediğinizde aşk hayatlarınızı da konuşabilirsiniz, yine de ince bir buz üzerinde olduğunu unutmayın.

2. Geçmişi geçmişte bırakın

Eski sevgilinizle zaman geçirirken, sohbet ederken birlikte geçirdiğiniz eski romantik anıları gündeme getirmemenizde fayda var. Ayrıca, ilişkinizi ayrılığa neyin götürdüğünü tekrar tekrar ortaya çıkarmak da pek iyi bir fikir değil. Ne yaşandıysa geride kaldı; hatalar, yanlış tercihler, kırgınlıklar, hepsi artık geçmişte. Eski sevgilinizle bir arkadaşlığı sürdürmek istiyorsanız, affetmek önemli bir bileşendir. Yaşadıklarınıza bir sünger çekin ve ikinize de arkadaşlığın gücünü keşfetmek için bir şans verin. Eskiyi canlı tutmaya çalışmak yerine birlikte yeni ve eğlenceli anılar biriktirmeye odaklanın.

3. Birbirinize alan ve zaman tanıyın

Yavaş ilerleyin ve aceleci davranmamaya çalışın. Bir günde her şeyi çözemezsiniz. Dün sevgili iken bugün arkadaş olarak kalmanız pek mümkün olmayabilir. Hemen bir arkadaşlığa atlamak muhtemelen işe yaramaz. Eski sevgiliyle arkadaş kalabilmek için geçmesi gereken belli bir süre zarfı yok, ancak bir süre kendinize de eski sevgilinize de zaman tanımak, mümkünse temasa geçmemek iyi fikir olabilir.

4. Flörtleşmekten kaçının

Eski sevgilinizle flörtleşme belki zararsız, masum gibi görünüyor olabilir; ancak aldanmayın, bu arkadaşlık ilişkinize zarar verebilir. Romantik hamlelerden, temaslardan, cinsel içerikli konuşmalardan, duygusal şakalaşmalardan uzak durmaya çalışın. Hele ki ayrılığınız daha tazeyse eski alışkanlıklara dönmek ve farkında olmadan flörtöz davranışlar sergilemek mümkün olabilir; bu nedenle ekstra dikkat etmenizde ve yanlış anlaşılmalara, yara almanıza neden olacak durumlara fırsat yaratmamak en iyisi.

5. Ortak ilgi alanlarınız üzerinden bağ kurun

Eğer arkadaş kaldığınızda birlikte nasıl zaman geçirmeniz gerektiği konusunda emin olamıyorsanız, ortak ilgi alanları imdadınıza yetişebilir. Yürüyüş yapmak, bisiklet sürmek, workshopa katılmak, kursa gitmek gibi eğlenceli aktiviteler birlikte daha rahat zaman geçirmenize ve arkadaş olarak yeni anılar biriktirmenize yardımcı olabilir. Seçeceğiniz etkinliklerin romantik bileşenler içermemesine dikkat edin; mum ışığında şarap tadımı çok arkadaş canlısı olmayabilir…

6. Duygusal kalkanlar oluşturun

Sevgiliyken kendinizi kötü hissettiğinizde, biriyle tartıştığınızda veya hasta olduğunuzda ilk koştuğunuz o olabilirdi; ancak ayrıldıktan sonra işlerin değiştiğinin farkına varmalısınız. Sevgili olduğunuz dönemdeki gibi ilgi, şefkat beklememenizde fayda var, mümkünse duygusal olarak fazla güvenmeyin.

7. Yeni partnerinize ondan bahsedin

İlişkinizi bitirme kararı aldıktan sonra her ikinizin hayatına yeni birileri girebilir ve partneriniz eski sevgilinizle arkadaş kalmanız konusunda garip hissedebilir. Böyle bir durumda nasıl bir tutum izleyeceğinize karar vermelisiniz. Dürüstlüğün çok önemli olduğunu unutmayın. Ve yeni partnerinize eski sevgilinize dair romantik hisler beslemediğinizi; sadece birbirinize değer verdiğiniz, saygı duyduğunuz ve sağlıklı iletişim kurduğunuz için arkadaş kalmayı başardığınızı anlatın. Endişelerini dinleyin ve aranızdaki ilişki hakkında daha rahat hissetmesini sağlayın. Gizlemeniz ya da ona arkadaşlığınızdan bahsetmemezlik yapmayın; aksi halde güven sorunu yaşamanız olası.

8. Hayır demeyi bilin

Eski sevgilinizin sınırlarınızı zorladığınızı düşündüğünüz noktada hayır demeyi bilin. Bir şeyler size garip hissettiriyorsa, rahat değilseniz bunu onunla paylaşın ve anlayışlı olmasını beklediğinizi söyleyin. Eski alışkanlıklarınızdan dolayı eski partneriniz randevu ya da flört sayılabilecek etkinlikler planlayabilir, yanlış anlaşılmalara fırsat vermemek için geri adım atmasını istediğinizi bekleyin.

9. Cinselliği arkadaşlığınıza dahil etmeyin

Aşk hayatına ilişkin konuları konuşmak kadar tehlikeli sularda sayılabilecek bir diğer konu da cinsellik. Belki güvendiğiniz, değer verdiğiniz için tek gecelik bir kaçamak için neden olmasın diyebilirsiniz. Ancak, cinselliği arkadaşlık ilişkinize dahil etmeniz işleri daha da karıştırmaktan öteye geçemeyecektir. Aranızdaki duyguları yeniden alevlendirebilir ya da işlerin ters gitmesine, ileride daha büyük sorunlar yaşamanıza neden olabilir. O nedenle ikinizi de korumak adına bu konuda dikkatli davranmalısınız.

10. Olmuyorsa zorlamayın

Bazen işler planlandığı gibi gitmeyebilir; eski sevgilinizle başlarda arkadaş olabileceğinizi düşünmeniz, bu girişimin başarılı bir sonuç vereceği anlamına gelmez. Eğer arkadaş olma çabalarınız sonuç vermiyorsa, düşündüğünüzden çok daha zor ilerliyorsa, hem sizi hem de eski partnerinizi olumsuz etkiliyorsa boşuna kendinizi zorlamanıza gerek yok. Birlikte konuşarak arkadaş kalmanızın size iyi gelmediğine, en iyisinin bitirmek olacağına karar verebilirsiniz. Önemli olan ikinizin de iyi hissederek hayatına devam etmesi…

İlginizi çekebilir: İlişkinizi bitirmeye hazır olduğunuzu ne zaman anlarsınız?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale