X

Eski ilişkilere karşı yeni ilişkilerimiz: İlişkilerimizi kıyaslamak doğru mu?

Sevgili eski ilişkim, sevgili eski erkek arkadaşım, sevgili eski sevgilim… Ben bugün yepyeni bir ilişki yaşamaktayım. Senin bana yaşattığın acıları unutacağım. Senin bana hissettirdiğin “değersizliği” atlatacağım… Senin bana gösteremediğin saygıyı bu ilişkimde elde edeceğim. Senin bana veremediğin her ne varsa yeni ilişkimde ona sahip olacağım… Sevgili eski eşim, seninle yaşayamadığım ve içimde kalan her ne varsa bu yeni evliliğimde “inadına” yaşayacağım…

Şimdi bir paragraf yazdığımız bu cümlelerden kitap oluşturabiliriz. Bu paragrafı okuduğunuzda size ne hissettirdi? Sizce bu paragraftaki cümleleri adeta bir bant gibi kafamızın içerisinde döndürdüğümüzde bizler eski ilişkimizde miyiz yoksa gerçekten o söylediğimiz yeni ilişkiyi veya evliliği yaşayabiliyor muyuz? Yani tüm yenilere “eski” ilişkinin hıncı ile başladığımızda sizce yeni bir ilişki gerçekten ilişki olabilir mi?

Bir adım daha ileriye gidelim şimdi. Bir de kıyaslamalarımız vardır… İşte burası çok ama çok hassas bir terazi. Ben bugün bu yazımda sizlerle kıyaslamalar ve ilişkilerimizi, ilişki yaşadığımız kişileri kıyaslamak, orada yaşadığımız duyguları karşılaştırmak üzerine biraz daha yakından bakalım istiyorum… Neden eskileri bugüne yansıtmaktayız? Neden eskiden olan ile bugünü kıyaslamak ihtiyacı duyarız? Neden hep bugünün daha iyi olması gerekir? Neden bugün bizimle olanın yükü bu yüzden çok daha ağırdır? Kendini bir yarış atı gibi hissederek neden daha iyi, daha kibar, daha uysal, daha verici, daha hassas veya kendi gibi olarak tanımlayabileceğimiz kolayca yapabileceği bir akış yerine diğer kişi (ki şu anda hayatımızda değildir) varlığı o diğer kişiye “göre” konumlanmalıdır?

Kaçınılmaz bir noktadır… “Benim eski sevgilim bana hiç sesini yükseltmezdi” cümlesini kurarız bazen… Şimdi bu cümle ile ilişkimizde bambaşka kapılar açılır. Kişilerin “alınması” başladığı gibi karşımızdakinin canını yakmışızdır… Kadın veya erkek ile karşılaştırma yapılması fark etmez, her iki taraf da alınır ve yetersiz hissetmeye başlar. O diğer ilişkideki kadar mutlu edemediğini, yetemediğini, bizlerin hala o eski ilişkiyi aradığımızı düşünür. Sonunda vardığımız nokta ardı arkası gelmeyen kavgalar ve huzursuzluklar olur.

İşte burada açıkladığımız gibi bizler söyleriz, “Eskiden şöyleydi, ben o zaman böyleydim, ben şu ilişkimde şunu yaptım” gibi… Peki sonuçlarını düşünür müyüz? Düşünmeyiz ve bir gün gelir “neden” diye sorarız sen bu kadar öfkelisin veya güvensizsin, ben sana ne yaptım? Yaptığımız şey (bilerek veya bilmeyerek) diğer taraf ile ilgili kıyaslama yapmakta olduğumuzdur…

Şimdi gelin kendimizi karşımızda bu sözleri duyan kişi, yani sevdiğimiz yeni ilişkimizdeki sevgilimiz veya eşimiz yerine koyalım. Karşımızdaki kadın veya adam mütemadiyen yeri geldikçe şu kalıpları kullanıyor: “Eski eşim bana bunları almıştı… Eski sevgilim beni buraya götürmüştü… Eski sevgilim bana şöyle değer verirdi böyle yapardı…” Cümlelerin arkası boş kalıyor değil mi? Nasıl doldururduk? Ben sizler için cevap vereyim: “Evet ben senin eski eşin değilim, bunu anlamadığın için üzgünüm. Ama sırf ona benzememek adına seni oraya götürmeyeceğim. Onunla gittiğin yerlere seninle gelmeyeceğim.” Veya şöyle bir öfke çarpıntısı gelebilir içimizden biz bugün bu adamla veya kadınla yeni bir ilişkideyiz bunu anlamıyor mu? Ben diğerinden iyi veya kötü olmak istemiyorum, beni neden olduğum gibi sevemiyor? Daha da ileri gidebilir hissettiklerimiz “Bu doğru değil ben senin en iyi sevgilin en iyi eşin ve her şeyin en iyisini sana verebilen olacağım, ben senin için hep en iyi olacağım, onları unutturacağım.” Son cümlemizi ele alalım, bu kadın veya adamın ilişki yaşamadaki amacı ne olacaktır? Kendi için bir şey istemeyi bırakmıştır çoktan… Evet, adeta bir yarıştaymış gibi “daha iyi” olmak üzerine programlanır, kendini sevemez bir hale gelir, sevilmesi ise sadece daha iyi olması şartına bağlanmıştır bile…

Sizce bu ilişkide bireyler sağlıklı ve tarafsız kalabilirler mi? Kıyaslama yaptığımız her anımızda aslında diğer kişiye ağır sorumluluklar yüklemekteyizdir. Kıyaslamayı yapan diğerine alt mesajlarla seni olduğun gibi kabul edemiyorum demektedir ve kıyaslanan ise yarışma psikolojisi ile her daim daha iyi olmaya çalışmakla ancak sevileceğine inanır. Sonunda konuşmamış fakat işte bu “söylenmeyen” inançlar ile dolmuş kocaman mesafeler oluşuverir iki kişi arasında. İlişkinin gidişatında kişiler ayrılıverir birbirlerinden… Biz son durumu görürüz, yürütemedik diye. Aradıklarını bulamamışlardır. Yeni sevgide “yeniyi” yapmak, oluşturmak yerine eskiden kumlu tabanı getirip getirip kuleler dikmeye çalışmışlardır…

Bugün bu yazımı okuyorsanız ilişkilerinizde bilerek veya bilmeyerek ne kıyaslamalar yaptığınıza çok dikkatli bir şekilde bakmanızı dilerim. Bu kıyaslamalar ne kadar doğrudur? Karşınızdaki o can-ım sevdiğinize nasıl ağırlıklar yüklemektesiniz? Onu hangi yarışlara sokmaktasınız?

Bugün gelin yepyeni bir sayfa açın, eskinin eskide kaldığı, kıyaslamanın daha iyi veya daha kötünün olmadığı, sadece bugüne özel anların ve akışın var olduğu kocaman güzel bir sayfa… Her ne olursa olsun en güzeli bugünde bulabilmeniz dileklerimle…

 

İlginizi çekebilir: İlişkilerin en önemli sorusu: Biz bu noktaya ne zaman geldik?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale