Erteleme alışkanlığınızı farkındalıkla aşabilirsiniz
“Anlatıyorum, anlatıyorum kimse dinlemiyor!” ya da “Ben her şeyi yapıyorum ama yine de fark edilmiyorum, bir şekilde görülmüyorum!” hissiyle başlıyor her şey hayatımızda.
Siz de hayatınızda her şeyi erteliyor musunuz? “Yarın yaparım. Şu işim bitsin yaparım. Aa, zaten çok kolay, kısa sürede hallederim. Önce arkadaşımla buluşayım, dönünce daha hızlı çözerim” dedikten sonra hiçbir şey yapamadığınızı fark ettiğinizde kendinizi suçlu hissediyor musunuz? Ya da kendinize, özel hayatınıza ne kadar özensiz davrandığınızı duyumsuyor musunuz?
Zaman içinde, erteleme davranışımızı alışkanlıklarımızdan dolayı ikincil bir kazanç haline de getiriyoruz.
Birine önemli bir şey söylediğinizde duygusal ve bedensel olarak donmaya girdiğinizi fark edebilirsiniz. Genişleyemediğinizde, duygularınız esneyemediğinde, hayatın içinde sıkıştığında, hep kendi içinizde bir noktaya kaçıyor olabilirisiniz. Yani buradaki duyguya erişemediğinizde, neyin baskın olduğunu fark etmediğinizde. Anda deneyimlemediğimizde hayatımızın içinde her an kaçma ve erteleme eyleminde olduğumuzu fark ederiz.
Kendi deneyimlerinizin içinde beden farkındalığını artırdığınızda, yani kendinizi hissetmeyi artırdığınızda, bedeninizde duyumsamaları hissetmeye başladığınızda, ana ve bedeninize dair farkındalığınız çok daha yüksek olur. Böylece hayatın içinde daha fazla bulunur, daha fazla zevk alırsınız.
Bu nedenle ne kadar aktif bedensel hareketler içinde olup nefesimizi fark edersek kendimizle temasımız artar. Beden temasımız arttıkça kendimizle bağımız güçlenir ve böylece kaynaklarımızı daha etkili kullanmış oluruz. Kaynaklarımızla ilişkimiz arttıkça hayatımızda alışkanlık halini almış istenmeyen örüntüler yavaş yavaş azalmaya başlar ve blokajların dönüştüğünü fark ederiz.
Peki, senin ertelemeyle ilişkin nasıl? Çok sık erteleme yapıyor musun?
İlginizi çekebilir: Zor duygular hakkında konuşmak: Kendinize temas edin