Palermo’nun enerjisine ve güzel insan kalabalığına karşın, kuzeybatıda yaklaşık yarım saat mesafede tamamen farklı bir dünya bulunuyor; Arjantin’in en ünlü sanatçılarının, tarihçilerinin ve kahramanlarının bugünkü adresi Cementerio de la Chacarita (Chacarita Mezarlığı). Cementerio de la Chacarita Buenos Aires’te 1871 yılında görülen sarı humma salgını ertesinde salgından dolayı hayatını kaybedenlerin, zamanın mevcut tek şehir mezarlığı (bugün halen ünlü devlet başkanı Eva Peron’un da mezarının yer aldığı) La Recoleta Cemetery (Recoleta Mezarlığı)’ye kabul edilmediklerinden, Buenos Aires’te doğan yeni bir mezarlık ihtiyacı sonrası kurulmuş.
Bugün ise, Buenos Aires’in en eski ailelerinin adeta sanat eseri özelliğindeki aile mezarlarına ev sahipliği yapması yanında, Alman, İngiliz ve Fransız topluluk kiliselerini de bulundurması ile Cementerio de la Chacarita Arjantin’in en büyük mezarlığı. Mezarların içerisindeki siyah beyaz aile fotoğrafları ve birbirinden detaylı mezar süslemeleri adeta nefes alıp veriyor. Buenos Aires’te günün en sakin ve huzurlu dakikaları bu fotoğraflarla acının, özlemin, yaşamın ve ölümün tekliğinde burada akıyor. Bu akış, ünlü orkestra lideri Juan d’Arienzo’ya, ünlü tango sanatçısı aktör Carlos Gardel’e ve ünlü şair Evaristo Carriego’yu selamlamayı da ihmal etmiyor…
Buenos Aires’e gelindiğinde, şehrin tarihi güzelliklerini keşfetmek kadar, muhteşem Arjantin mutfağını da denemeden geçmemeli… Örneğin Arjantin usulü biftek olarak bilinen asado ve özel fırınlarda pişen kıymalı çörek empanada. Okyanus kıyısında olmanın verdiği avantaj ile kalamardan karidese kalkan balığından somona kadar her türlü deniz ürünü, Buenos Aires mutfağının vazgeçilmezleri arasında. Tatlılar ise Buenos Aires’in günlük sosyal yaşamının vazgeçilmez bir parçası… Ünlü alfajores kurabiyeleri gibi pasta, kek ve tartlar ise diğer muhteşem lezzet kaynakları…
Buenos Aires’te tiyatro veya sinema gibi kültürel aktivitelere katılmak sosyal hayatın en önemli parçası… Şehir, bir ayda yaklaşık 1000’den fazla tiyatro oyununa, gösterilere ve özgün şovlara ev sahipliği yapıyor. Buenos Aires, özellikle küçük cep tiyatrolarında düzenlenen canlı gösteriler, sinemalar önünde oluşan uzun kuyruklar ve sadece sanatsal aktiviteler için yapılmış büyük gösteri merkezleri ile dünya üzerinde kültür ve sanat aktivitelerinin en fazla ulaşılabildiği şehirler arasında en üst sıralarda yer alıyor. Tango Porteno Show (Porteno takip eden kuşaklar boyu Buenos Aires’li olan ailelere verilen isimdir) ise Arjantin Tango’nun dünya çapında en fazla tanınan Buenos Aires’li sanatçısı Juan Carlos Copes’in koreografilerini düzenlediği, keyifle Buenos Aires mutfağını tadarken muhteşem bir orkestra eşliğinde etkileyici şovların izlenebileceği en renkli seçeneklerden biri… Şov boyunca canlandırılan sahneler ise, adeta tarihin tozlu sayfaları arasından Buenos Aires’i bir kez okumayı sağlıyor…
Buenos Aires, geniş yüzölçümü ve çok sayıda açık hava eseri ile günler geceler boyunca gezilmesi gereken bir şehir; büyük ve en eski eski opera evi olması ile dünya sıralamasında en iyi 3. opera olarak da bilinen ve 1908’den bu yana tüm dünyadan sanat severlerin hayranlıkla ziyaret ettiği Teatro Colon (Tiyatro Kolon), fabrika olarak kullanıldıktan sonra günümüzde şehrin en popüler kültür merkezi haline dönüştürülmüş Usina Del Arte (sanat evi), Buenos Aires’in ilk mezarlığı, halen ünlü devlet başkanı Eva Peron’un da mezarının bulunduğu, CNN tarafından dünyanın en güzel ilk 10 mezarlığı arasında gösterilen Cementeria de la Recoleta (Recoleta Mezarlığı) ve şehrin en estetik bölümlerinden Japonya’dan sonra dünyada yapılmış en büyük Japon bahçesi olan 1967’den bu yana şehrin güzelliklerine güzellik takan Jardin Japones de Buenos Aires (Japon Bahçesi) görülmesi şart olan yerlerden sadece bazıları…
Yüzyıllar boyunca Güney Amerika’nın en güzel toprak kokusunu, doğasını ve zenginliklerini, bu coğrafyada yaşayanlar kadar göçlerle gelenlerin de heyecanları, hatıraları ve tecrübeleri ile harmanlamış, bu harmandan muhteşem bir enerji ve oluş yaratmış, tek bir kez bu enerjiyi soluyanın ise çoktan bağımlısı olduğu, nam-ı kadar ünlü “güzel havalar” şehri Buenos Aires’in hikayesi, biriktirdiği tüm ruhların hatırına, bugün aynı aşkla, tutkuyla ve ihtişamla yazılmaya devam ediyor…
İlginizi çekebilecek diğer yazılar:
Latin Amerika’nın en güzel esintisi Arjantin Tango: Anda kalmabilmenin öyküsü
Göçlerden okyanusa, okyanustan kalbe akan güzel havalar şehri: Buenos Aires – 2