X

En iyi diziler, yeni keşifler, seyahat önerileri: 2021 yılının en çok okunan Explore Up yazıları

2021 yılı hepimiz için pandemi kısıtlamaları sonrası kontrollü de olsa özgürlüğümüze kavuştuğumuz; tiyatro, sinema, konser ve festival gibi pek çok etkinliğin yeniden başladığı, yeni restoranlar keşfettiğimiz ve uzaktan çalışmanın hala bazılarımız için geçerli olduğu bir düzende çalışırken aynı zamanda seyahat etmenin tadını da doya doya çıkardığımız bir yıl oldu. Yepyeni kitaplarla, etkinliklerle ve keşiflerle renklenen Explore Up kategorimizde bu yılın en çok okunan yazıları da hem evde dizi ve film izlemeyi seven ‘ev kuşları’nın hem de keşif meraklılarının seçimleriyle şekillendi.

Uplifers olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da, Feel Up, Live Up, Parent Up, Pleasure Up, Style Up, Explore Up, Home Up ve Green Up kategorilerimizden, tüm yıl boyunca sizlerin severek okuduğu yazıları bir araya getirerek ‘2021 yılının en çok okunan yazıları’ seçkilerimizi oluşturduk. Geçtiğimiz yılı film önerileri, en iyi diziler, seyahat önerileri ve kitap önerileri gibi konuların yer aldığı ‘Explore Up’ kategorisiyle değerlendirmek isteyenler için işte 2021 yılının en çok okunan Explore Up yazıları:

10. İki kişi oynanabilen en eğlenceli kutu oyunları

Evde daha fazla zaman geçirdiğimiz ve arkadaş buluşmalarının evlere taşındığı bu dönemde büyük çoğunluğumuzun eğlenceli zaman geçirmek için tercihi kutu oyunları oldu.‘Oyun’ kelimesi günümüzde konsol oyunlarından uygulamalara pek çok farklı oyun türünü kapsasa da; kutu oyunları her yaştan oyun sever için bambaşka bir yere sahip. İçindeki çocukla bağlantı kurmak, onun da eğlenmesine izin vermek isteyen tüm oyun severler, listemizdeki oyunlara büyük bir ilgi gösterdi. Evde geçirdiğiniz zamanları daha akılda kalıcı hale getirmeyi başaracak ve eğlenirken oyun arkadaşınızla birlikte keyif almanızı sağlayacak, sevilen kutu oyunlarına yer verdiğimiz yazımızdaki tüm oyunları Uplifers Kutu Oyunları Seçkisi‘nde bulabilirsiniz!

Yazıyı inceleyin: İki kişi oynanabilen en eğlenceli kutu oyunları

9. Body Positivity: Beden olumlama ile ilgili izleyebileceğiniz dizi ve film önerileri

Son yıllarda literatürde sıkça karşılaşılan bir kavram: “Body Positivity” yani “Beden Olumlama”, dünyada ve ülkemizde hareketin farklı temsilcileri ile çalışmalarını sürdürmeye bu yıl da devam etti. 2021 yılında çok daha fazla gündemde olan beden olumlamaları ve beden tarafsızlığı gibi akımlar, moda ve medya dünyasındaki söylemleri değiştirmeye çalışarak gerçekçi olmayan güzellik standartlarından kurtulmayı ve tüm beden tiplerini görünür kılmayı hedefliyor. Bu hareketler, sadece bir tek beden tipinin çekici olmadığını; tüm beden tiplerinin değerli ve sağlıklı olduğunu savunuyor. Siz de bu konu ile ilgili farkındalık geliştirmek veya düşünce yapınızı değiştirmek istiyorsanız beden olumlama temasını işleyen dizi ve film önerilerini inceleyebilirsiniz. 

Yazıyı inceleyin: Body Positivity: Beden olumlama ile ilgili izleyebileceğiniz dizi ve film önerileri

8. Hikayesi nedir acaba: Hippiler, Lale Pudding Shop’ta ne yapıyordu?

Sultanahmet’in 1960’lı yıllarda hippilerin uğrak noktası olduğunu biliyor muydunuz? Peki o zamanlar Sultanahmet’ten otobüsle Katmandu’ya gidildiğini? Yazarımız Pınar Özpak, İstanbul’daki hippilerin sürekli uğradıkları ve çokça zaman geçirdikleri mekan olan ve bugün hala Sultanahmet’te hizmet vermeye devam eden Lale Pudding Shop’un ilginç hikayesini bizlerle paylaşıyor. Eğer bir gün yolunuz düşerse içeride hala hippilerden kalan mektuplarla ve o dönemden kalma birçok fotoğrafla dolu bir panoyla karşılaşabilirsiniz!

Yazıyı inceleyin: Hikayesi nedir acaba: Hippiler, Lale Pudding Shop’ta ne yapıyordu?

7. Çizer Sercan Tunalı ile çizimleri üzerine renkli bir sohbet

Çok renkli rüyalar içinden dünyaya geliyorum” cümlesiyle en az çizimleriyle olduğu kadar, bizleri tekrar tekrar düşünmeye sevk eden fikirleriyle de ilgi toplayan, Instagram’da The Cloud Collector adıyla tanıdığımız Sercan Tunalı ile yazarımız Yağmur Aşık Mola keyifli bir sohbet gerçekleştirdi. Sizlerin gösterdiği ilgiyle bu renkli sohbet, 2021 yılının en çok okunan Explore Up yazıları arasındaki yerini aldı.

Yazıyı inceleyin: Çizer Sercan Tunalı ile çizimleri üzerine renkli bir sohbet

6. “Workation”: Uzaktan çalışırken tatil yapabileceğiniz keyifli destinasyonlar

İngilizce work (çalışmak) ve vacation (tatil) kelimelerinin birleşiminden doğan ‘workation’ bir yandan çalışırken bir yandan da tatil yapmak anlamına geliyor. Yani, işin ve eğlencenin birleşiminden ortaya çıkıyor. Uzaktan çalışma sisteminin pandemi ile birlikte hayatlarımızda daha sağlam bir yer alması, işlerimizin neredeyse tamamını bilgisayarlarımızdan, telefonlarımızdan yönetmemize imkan sağlıyor. İnternet varsa işler aksamadan yürüyebiliyor. Böyle bir hareketlilik de özellikle evden çalışmaktan sıkıldığımız zamanlarda büyük bir şans yaratıyor…

Bir yandan işlerinizi hallederken bir yandan da dinlenip kendinize özel zamanlar ayırabileceğiniz “workation” destinasyonlarını bir araya getirdiğimiz yazımız, 2021 yılının en çok okunan Explore Up içerikleri arasında yer alıyor.

Yazıyı inceleyin: “Workation”: Uzaktan çalışırken tatil yapabileceğiniz keyifli destinasyonlar

5. Ağrı Dağı’nın zirvesine doğru: Türkiye’nin zirvesine tırmanış günlüğü

Kutsal kitaplarda adı geçen, Marco Polo’nun “Hiçbir zaman çıkılamayacak bir dağ,” olarak tanımladığı, Yaşar Kemal’in “Ağrı Dağı dünyanın üstüne oturmuş ayrı bir dünya gibidir, ağır, heybetli… Ağrı Dağı gecelerde daha büyür, ağırlaşır, dünya yalnız Ağrı Dağı’ymış gibi gelir insana. Ulu sessizliğini korkunç gümbürtüler parçalar. Bir uçtan bir uca…” cümleleriyle anlattığı, 5137 metre yüksekliğiyle Türkiye’nin en yüksek dağı Ağrı Dağı’ndaki tırmanış deneyimini ve içsel yolculuğunu anlatan Nihan Yığın‘ın muhteşem anılarını merakla okuyacağınıza eminiz.

Yazıyı inceleyin: Ağrı Dağı’nın zirvesine doğru: Türkiye’nin zirvesine tırmanış günlüğü

4. Topraklanma: Doğadan gelen şifa kaynağı

Topraklanma: Doğadan Gelen Şifa kitabı bize çok basit bir iyileşme ve huzur kaynağını hatırlatıyor. Toprak ile bağlantısını yitiren insanlar ve hayvanlar, bir süre sonra sağlığını da yitirmeye başlıyor, çünkü Toprak’tan ayrı yaşamanın üzerine bir de elektromanyetik kirliliğin eklenmesi, insan bedenini, daha önce tanımadığı bir yükle tanıştırıyor. Bu yükü ancak toprakla ilişki kurarak devredebiliyoruz, aramızdaki ilişkinin temelinde bu var. Topraklanma: Doğadan Gelen Şifa kitabını önemli yapan iki şey var: İlki, bize toprak ile yeniden bağ kurmanın zamanının geldiğini hatırlatması ve bunun için yollar sunması. İkincisi de kitabın içerisinde bilimsel araştırmalara ve sürece dair deneyimlerin yorumlarına bol bol yer verilmesi.

Yazarımız Özge Uysal‘ın, Topraklanma: Doğadan Gelen Şifa kitabını insanın doğayla olan bağlantısını kaybetmesinin sonuçları üzerinden yorumladığı yazısı, 2021 yılının en çok okunan ilk üç Explore Up yazısı arasında yer almayı başardı.

Yazıyı inceleyin: Topraklanma: Doğadan gelen şifa kaynağı

3. Kimimiz için gelecek planlarını hayata geçirmek neden daha zor?

Her türlü seçiminde bilinçli, çokça seçenek arasından kendine en uyanı seçme lüksüne sahip kişiler arasında bir süredir yaşamıyla ilgili değişim ihtiyacı doğdu. Büyük şehirlerden uzaklaşmayı tercih eden, küçük kasabalarda yeni iş fırsatları yaratan, influencer olarak hayatına devam eden, yoga, meditasyon, koçluk gibi alanlarda kendisine ikinci meslek seçen, belki bir süredir ertelediği planlarını hayata geçiren çokça kişi bu çeşitliliğin olumlu yanlarını yaşıyor, hayatını oldukça keyifli şekilde sürdürüyor. Öte yandan pek çok fikri olup hangisinden başlayacağını bilemeyen, pandemi ya da kendi dışında gelişen olayların etkisiyle adım atmaktan çekinen veya “Bu saatten sonra nasıl yapacağım?” diye düşünen bir grup da bizimle birlikte.

Yetersizlik ve ‘ben yapamam’ hissinin küçüklükten bu yana duyulamamış şefkat duygusuyla ilişkisini 2020 Kasım ayında Netflix’te vizyona giren “The Life Ahead” filmi üzerinden ele alan yazarımız Didem Sümer Tiryaki‘den tadı damağınızda kalacak bir film okuması!

Yazıyı inceleyin: Kimimiz için gelecek planlarını hayata geçirmek neden daha zor?

2. Amazon Prime dizileri: Bir oturuşta bitirebileceğiniz 4 dizi önerisi

Dijital platformlar hiç şüphesiz son yılların parlayan yıldızı. Sosyal medyadan daha da hızlı bir şekilde hayatlarımıza giren bu sektör, tüm dünyanın son yıllarda başına gelen en güzel şeylerden biri. Özellikle pandemi kısıtlamaları sırasında bol bol keyifli vakit geçirmemize olanak veren, bizi farklı dünyalara ışınlayan sayısız seçenek arasından herkesin ilk tercihi Netflix olsa da, Amazon Prime için de 2. sırada yer alıyor diyebiliriz.

Yazarımız Gizem Okut, kendi tabiriyle ‘Ah ne de tatlıydı, bir oturuşta bitirdim’ dediği 4 Amazon dizisini bizlerle paylaşmıştı. Yalnızca bir günde bitirebileceğiniz, kısa ama öz, keyifli ve tadı damağınızda kalacak muhteşem Amazon Prime dizi önerileri, 2021 yılında en çok ilgi gören içerikler listesinde 2. sırada yer alıyor.

Yazıyı inceleyin: Amazon Prime dizileri: Bir oturuşta bitirebileceğiniz 4 dizi önerisi

1. Hindistan’da bir ışık şehir: Auroville’i keşfedin

Auroville, Pondicherry şehrinde Mirra Alfassa tarafından 1968 yılında kurulan bir mini şehir. Yaklaşık 850 hektarlık bir alana kurulan bu oluşum “Geleceğin Şehri” olarak tanımlanıyor. Auroville isminin anlamı da Fransızca “Işık Şehir.” Web sitelerinde paylaşılan güncel bilgilere göre 57 farklı ülkeden 2393 kişi yaşıyor burada. Hindistan hükümeti ve Unesco tarafından da desteklenen bu şehirde sürdürülebilir tarım, enerji ve farklı iş kollarında çalışan insanlar, din, dil, inanç kısıtlarından uzak, insani bir harmoni ve barış içinde yaşıyorlar.

Yazarımız Semanur Aksoy‘un Hindistan’daki bu ilginç şehirle ilgili izlenimlerini keyifle okuyacağınıza eminiz!

Yazıyı inceleyin: Hindistan’da bir ışık şehir: Auroville’i keşfedin

Şimdiden keşiflerle dolu, bol seyahatli ve kültür-sanat etkinliklerine doyduğunuz bir yıl geçirmenizi diliyoruz!

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale