dummy

En güzel aşk kendimizi sevmekle başlar: Kendini sevmenin 7 tanımı

Şu sıralar nefes seanslarına gelen danışanlarımdan görüyorum ki insanların ihtiyacı olan tek şey aslında kendine sevmek. Çünkü her şey kendini sevmekle başlar. Bir sihir gibi… Kendini sevdiğinde daha sabırlı olursun, daha anlayışlı, daha kararlı, daha başarılı olursun.

dummydummy

Kendini sevdiğinde akar bolluk ve bereket, çünkü bereket önce içeride başlar, hakettiğine inanmakla başlar.

Kendini sevdiğinde güzel bir aşk yaşanmaya başlar. Çünkü ilişki kendine olan aşkın karşı tarafa yansımasıdır. “Sevmek, güzel birinde aşkı aramak değil, bir başkasında kendini bulmaktır” demiş Dostoyevski.

Aşk, sevgi her şeyi iyileştirebilir ve güçlendirebilir. Ama güzel bir aşk önce kendini sevmekle başlar.

Kişisel gelişime dalmadan önce eminim hepimiz önce kaçıştaydık. Egonun en şişkin olduğu düzeydir burası. En ağır deneyimler bu seviyede yaşanır. Kişi bu düzeyde kendi hatalarını görmez ve hep başkalarını suçlar, eleştirir, iftira atar, yargılar. Hep -ben- vardır burada.

Her şeyi ben bilirim, en güzel ben yaparım diye düşünür kişi bu düzeyde (sözde tabii). Bu yüzden sürekli hatalar yapar. Kırar, incitir, kaybeder. Kuşku duyar, hiç kimseye güvenmez. Sürekli bir beklenti içindedir. Tanımların, kuralların, ayrımların, SAVUNMALARIN, HASTALIKLARIN, acı deneyimlerin en çok yaşandığı yer burasıdır. Hayata, geleceğe, yaşadıklarına, karşısındakine güven yoktur ve özünde kendine bile… Tüm olumsuzluklardan kaçar ya da yaşanmamış sayar ama nafile.

Sonra bir arayış başlar. “Hayat böyle gitmez, bir şeyler yapmalıyım” der içeride bir ses. Sonra bir farkındalık gelir. Bu düzey bir tuzaktır. Çünkü her şey senin yansımandır der burası. Ve kişi bu sefer başkalarını suçlamaktan vazgeçip kendini suçlamaya başlar. “Ben bu şekilde düşündüğüm için Ayşe bana böyle davrandı“, “Birine haksızlık ettiğim için bu haksızlığa uğradım“, “Kendimi aldattığım için aldatıldım“…

Kısmen doğru olsa da amaç burada kendini suçlamak değil, fark etmektir. Davranış değişirse deneyim değişir. Belki de tüm acılar, deneyimler, hastalıklar, ayrılıklar, kayıplar kendini sevmen ve dönüştürmen için bir fırsattır sana. Neden olmasın?

  • Kendini sevmek kendine iyi davranmaktır.
  • Kendini sevmek ihtiyaçlarını görmek ve bunu kendine akıtabilmektir.
  • Düştüğünde elinden tutup kaldırabilmektir.
  • Kendini sevmek kendini bütünüyle kucaklamaktır.
  • Kendini sevmek kendini desteklemektir.
  • Kendini sevmek güzellikleri hakettiğine inanmaktır.
  • Kendini suçlamaktan vazgeçip davranışını değiştirebilme yeteneğini güçlendirmektir.

Sen duyguların değilsin.

Düşüncelerin ve davranışların da değilsin.

O zaman neden hep aynı duyguda kalmaya çalışıyorsun?

Neden sürekli mükemmel olmak için uğraşıyorsun?

Neden sürekli başarılı olmak için kendinden ödün veriyor ve hırpalıyorsun?

Yapma!

Kendini bütünüyle kucakla.

Başarılı, başarısız, mutlu, mutsuz, akıllı, aptal, özgüvenli, özgüvensiz, yeterli, yetersiz, sevgi dolu, kaygı dolu, sevecen, kibirli, hırslı, dingin, hırçın. Hepsi ben. Hepsi sen. Hepsi hepimiz.

O zaman ne için ve neyle savaşıyorsun?

İlk adım ne biliyor musun?

Seni gıcık eden birinin davranışına bak. Eğer orayla barışabilirsen, kendini sevmeyi de başarabilirsin.

İlginizi çekebilir: Başarıya giden en kestirme yol: Bir bütün olduğunu kabul etmek

Tuba Kaytaş: Türkiye’nin ilk nefes koçlarından olan Tuba Kaytaş, Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu’ndan mezun oldu. İlk nefes eğitimini 2005 yılında Judith Kravitz’ten aldı. Nefesin hayatına ve kendisine yaptığı muazzam değişikliği fark edince deneyimlediği tüm güzellikleri insanlarla paylaşabilmek için yoluna nefes eğitmeni olarak devam etmeye karar verdi. 2009 yılında Ommira Kişisel Gelişim Merkezi’ni kurdu. Bu süreçte yaptığı çalışmaları ve deneyimlediklerini Özgür Kocaeli Gazetesi’nde kişisel gelişim konularında yazılar yazarak paylaştı. Yıllardır içinde bulunduğu nefes seminerlerinin ardından bilgi ve tecrübelerini 2012 yılında yayımlanan ilk kitabı Nefes’le Mucizelere Giden Yol adlı kitabında topladı. Araştırmacı ve yenilikçi bakış açısıyla, nefesle ilgili her konuyla ilgilenerek yoluna devam eden Kaytaş, Nefesimizin düşüncelerimizi etkilediğini fark edince kendi yöntemini geliştirip nefesi duygularla bütünledi. 8 yıllık çalışmaları ve eğitimleri sonucu geliştirdiği Nefs-i Terapi yöntemini aynı isimli kitapla paylaşmaya karar verdi. 3. Kitabı olan Bedenin Şifresi ile okuyucularına bedeni tanımanın ve şifanın yollarını sundu. 4. Kitabı olan 1 ile ilişkilere farklı bakış açısıyla bakabilmeye rehber oldu. Türkiye’nin İlk Transformal Nefes Koçları’ndan olup, daha sonra kendi sistemini kuran Kaytaş, nefesin en doğal halini Bütünsel Nefes’te birleştirdi. Şu anda Nefes Kampları düzenliyor, sorgulanabilir sertifikalı olan Profesyonel Nefes Uygulayıcılık Eğitimleri veriyor ve kendi sitesi olan www.nefesatolyesi.com da yazı yazmaya devam ediyor.

Anne evi rahatlığında seçimler: Anneler Günü’ne özel içinizi ısıtacak hediye önerileri

“An-ne”; iki hecesine dünyaları sığdıran; güven, sıcaklık, huzur, sevgi ve daha nice güzel duyguyla bizleri kucaklayan, yorgun günlerin ilacı, mutlu anların ortağı, düştüğümüzde koştuğumuz, sevincimizi ilk paylaştığımız o eşsiz kahraman. İki hece ama içinde bir ömür saklayan… Anne demek bir evin kalbi demek, sevgiyle hazırlanmış sofralar, kahve fincanında biriken mutlu anılar, bir koltukta kurulan huzur, sıcak bir evin rahatlığı demek. Çünkü bir annenin dokunduğu her şey, dünyayı biraz daha yaşanır kılar. İşte bu yüzden Anneler Günü yaklaşırken bu yıl onlara sadece bir hediye değil, hissettirdikleri o tarifsiz sıcaklığı, huzuru, ‘anne evi rahatlığını’ hediye etmek gerek. Ne de olsa her şeyin en iyisini, güzelini, rahatını, konforlusunu hak eden onlar.



Geçmişten günümüze dönüşümler geçirmiş olsa da bu özel ve anlamlı günün değişmeyen en önemli özelliği, kalbimizde ayrı bir yeri olan annelerimizi onurlandırmak için bir fırsat sunuyor oluşu. Şüphesiz ki annelerimizin bize kattığı güzellikleri bir güne sığdırmak mümkün değil ama bu özel günde özenle seçeceğimiz küçük bir hediye, onların bizim için ne kadar değerli olduğunu hissettirmek için şahane bir fırsat olabilir. Önemli olan, seçtiğimiz hediyeye sevgimizi katmak; tıpkı onların her lokmaya, her bakışa kattığı sevgi gibi. İşte birkaç sıcak öneri:

‘Anne kucağı’ gibi: Konforu eve taşıyacak hediyeler

Anne kucağının o benzersiz sıcaklığı, en zor zamanların bile en güzel ilacı değil mi? Ve evet aslında hiçbir hediye tam anlamıyla o sıcaklığı vermeye yetmez ama yine de biraz da olsa yaklaşabilir. Film keyfi için sıcacık ve yumuşacık bir battaniye, polar bir sabahlık, rahat terlikler, evin her köşesini anne sıcaklığına büründürecek ev tekstili ürünleri, yastıklar, kırlentler ve çok daha fazlası ile annelerinize bu Anneler Günü’nde huzur ve konforu hediye edebilirsiniz.

‘Anne eli değmiş’ gibi: Kişisel bakım ürünleri

Annelerimizin dokunduğu her yeri güzelleştirdiği aşikar… ‘Anne eli değmiş gibi’ dendiğinde her ne kadar lezzetli yemekler akıllara gelse de, bir atkının düğümünde, bir buklenin düzeltilmesinde de aynı özen var. Bazen son bir anne dokunuşu her şeyi bambaşka yapabilir. Annenizin kendisine de en az başkalarına gösterdiği kadar şefkatle ve özenle yaklaşması için kişisel bakım ürünlerinden şahane hediyeler seçebilirsiniz. Parfümler, cilt bakım ürünleri, saç şekillendiriciler, makyaj setleri ve çok daha fazlası bu özel günde annenizin yüzünde güller açtırabilir.

‘Annemin tarzı’ gibi: Zamansız, şık ve özel parçalar

Bazı parçalar vardır, bize hep annemizi hatırlatır. Onun yıllardır severek taşıdığı bir fular, özel günlerde takındığı bir broş ya da gençliğinden kalma bir ceket… Şimdi, o hatıraların yanına çok daha özellerini eklemenin tam zamanı. Zarif elbiseler, şık altın takılar, birbirinden güzel aksesuarlar, rahat ayakkabılar, yazlık kombinlerini tamamlayacak parçalar ve çok daha fazlası Anneler Günü’nde harika hediyelere dönüşebilir.

‘Anne sofrasından fırlamış’ gibi: Sofralara renk ve lezzet katan detaylar

Anne sofrası; her tabakta ayrı bir hikaye, her kasede ayrı bir emek ama hepsinde aynı lezzet. Kimi zaman dört gözle beklenen bayram sofralarının, kimi zaman okuldan eve dönüşte karşılayan leziz yemeklerin yıldızı annelerin sofralarını daha da güzelleştirecek, mutfakta geçirdikleri zamanları kolaylaştıracak pratik ve şık ürünler harika hediyeler olmaz mı? Şık yemek takımları, renkli masa örtüleri, kahve makineleri, mutfak robotları, airfryer’lar ve çok daha fazlası tek bir tık uzağınızda.

Pazarama’da ‘anne evi rahatlığında’ alışveriş

Annenize hissettirmek istediğiniz tüm bu duygular, bir hediyeye sığabilir mi? Belki tam olarak değil, ama Pazarama’da, onun kalbine dokunacak seçenekler sizi bekliyor.

Pazarama, binlerce ürün seçeneği, avantajlı fiyatlar, çok kanallı erişim imkanı ve güvenli ödeme alternatifleriyle size anne evi rahatlığında bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bir hediye seçin, içine sevginizi katın ve annenize onu ne kadar çok sevdiğinizi bir kez daha gösterin. Aradığınız her şey Pazarama’da.

Ayrıca Anneler Günü’ne özel şahane kampanyalar da sizi bekliyor. Pazarama üzerinden yapacağınız 750 TL ve üzeri alışverişlerde geçerli “HEDIYE125” kupon kodu ile 125 TL indirim fırsatı yakalayabilir, eğer Pazarama Plus üyesi iseniz aynı tutardaki alışverişleriniz için “PLUS200” kupon kodunu kullanarak 200 TL’lik özel indirimden faydalanabilirsiniz. Hepsi ve daha fazlası için hemen tıklayın, tam anneme göre’ diyeceğiniz hediyeleri kaçırmayın.  Her şeyin en iyisini hak eden anneler için, bu Anneler Günü’nde sadece bir hediye değil, bir “teşekkür” armağan edin.

*Bu yazı Pazarama katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp