X

Ekolojinin büyük şehirlerdeki açılımı üzerine spiritüel notlar

Fransızcam iyidir. Ekoloji kelimesinin Frenklerden gelmesi de ayrıca güzel. Şöyle bir tanım ile girelim oktavımıza. “Ekoloji; canlıların birbirleri ve çevreleriyle ilişkilerini inceleyen bilimdir.” Harika. Primat canlısı olarak “insana” biraz daha bakalım bilimsel olarak. “Primatlar takımının büyük insansı maymunlar familyasının Homo cinsinde bulunan tek canlı türü. Anatomik olarak 200.000 yıl önce Afrika’da ortaya çıkmış ve modern davranışlarına 50.000 yıl önce kavuşmuştur.”*

Frenk için de şöyle bir tanım var “Frenk veya Efrenç, Osmanlı İmparatorluğu’nda Avrupalılara, özellikle de Fransızlara verilen ad. Sözcüğün kökeni muhtemelen, 6. yüzyılda Galya’yı fetheden Cermen halkı Franklara dayanır.”** Bugün Asteriks ve Oburiks’i sevgiyle analım. Kabile Şamanlarının yaptığı “güç” iksiriyle karikatürize edilen içeceğini de bir kenara koyalım.

Hemen hemen bütün dünya halklarında buna benzer ritüel içeceklerine rastlayabiliriz. Bu bile bize (?) işaret verir, modern insanın ritüelleri ne olabilir dediğimizde ilk aklıma Starbucklardan aldığımız kahveler ve kendimizi özel hissetmek için özdeşleştiğimiz “sağlıklı” ürünler geliyor. Ne kadar da sağlıklı ve mükemmeliz! Akşam da spinning cycle yaptık mı beden kendine gelir! Acaba bir beden olmayan varlığa bunlar yeter mi?

Ritüel, Frenk ve Homo sapiens‘ten ekolojiyle devam edelim. Her şeyden ayrı, sadece kendisini hisseden ve bir sürü ihtiyacı olan bir canlı düşünün. İhtiyaç seviyesi çevresiyle kurduğu ilişkiyi oluşturuyor bu canlının, farkında olmasa da her şey ile bağlı. Bedensel ihtiyaçlar geldiğinde sosyalleşiyor, yemek yiyor, uyuyor, kahve içiyor. Anlam arayışları geldiğinde görünmeyeni aramaya çıkıyor ve değişik değişik görünür hale gelmiş şeyleri arıyor/deniyor.

Aile dizimleri yapıyor, Sufilerin en dış halkasındaki zikr’lere gidiyor. Uzak doğuda nüfusun dörtte birinin Müslüman olduğu ülkelerde geçmiş dönem realitesindeki sembolizm içinde görünmeyeni arıyor (ki bu sembolizm o kadar tezahür etmiş ki üç boyut içinde her yerde tapınak ve heykel dolu). Ong namo guru dev namo ile kozmik çembere bağlanan arayıcının ihtiyaçları nerede şimdi? Neyi görünür kılıyoruz hayatımızda?

İhtiyaç örneklerini daha da artırabiliriz ve dört grupta toplayabiliriz bunları. Hayatımızın ağırlık merkezinin/ihtiyaçlarımızın nerede olduğunu fark edersek, egomuzunda hangi seviyelerde dolaştığını anlarız. En basitinden aylık giderlerimizin nerede olduğunu fark etmek bile ihtiyaçlarımızın hangi seviyede olduğunu da bize gösterebilir.

“Her şeyden ayrı, sadece kendisini hisseden” bu kısım bombanın olduğu yer dostlar. En kritik konu ve kırılması, anlaşılması en kritik başlık. Yazıyı okurken içsel olarak konuşmalarınızı gözlediniz mi? Sizi haklı çıkaran ya da yazılanlara karşı çıkan sesleri duydunuz mu?

Alt seviyelerdeki ego (ihtiyaçları ilk seviyelerdeki insan) kendinden başkasını çok zor hisseder. Kendi arzuları, kendi ihtiyaçları vardır. Manipülatif ve çıkarcı ilişkiler geliştirir, gerçekten alamaz ya da gerçekten veremez. Alma/verme dengesinde sorunlar vardır. Şimdi bu seviyede bir egoyu nasıl ilerleteceğiz de başkalarını düşünen, sevgi çıkartan ve kapsayıcı bir “canlı” -insan- haline gelsin? Ne öğretmeliyiz insana, neyi göstermeliyiz de ego çalışsın, varlık gelişsin? Nerede arkadaşım bu bilgiler?

Evet dostlar, nerede bunlar? Kadim bilgilerin içinde. Büyük soruları olan dostlar bu konu içinde derinleşebilirler ve  “Yüksek Şuur”u arayabilirler. Yüksek Şuur gelenekten gelen ezoterik bilgiyi çalışan bir topluluktur.

İnsanın ekolojisi, her şeyini belirler. İhtiyaçları oranında bağ kurar insan. Egonun birbirini yediği büyük şehirlerde daha çok dikkate ve çalışmaya ihtiyacımız var. İllüzyon çok güçlü, çalışma gruplarına sıkı sıkıya bağlı olarak gelişebiliyoruz ancak. Süleymanın Özdeyişleri ile bitirelim yazımızı. Şunu söyleyebilirim ki paylaşacağım kısmındaki bildiğimiz anlamlar semboliktir, sembolün arkasındaki kök bilgi nerededir?

RAB korkusudur bilginin temeli.
Ahmaklarsa bilgeliği ve terbiyeyi küçümser.

Oğlum, babanın uyarılarına kulak ver,
Annenin öğrettiklerinden ayrılma.

Çünkü bunlar başın için sevimli bir çelenk,
Boynun için gerdanlık olacaktır.

Süleyman’ın Özdeyişleri 1:7-9

Yola ve yolun sahiplerine.

Kaynak

*https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0nsan
** https://tr.wikipedia.org/wiki/Frenk

İlginizi çekebilir: Göksel suların bereketini almak ve kapları doldurmak

Avni Onur Sevinç: Gelişimimize uygun ekolojiyi inşa etmek için çalışan bir Doğa. Doğa, aynı zamanda arkadaşlarını da arar. Bu temiz ekolojide olmak ister misin?

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale