Ekinezya, papatya ailesine dahil olan çiçeklerden bir tanesi ve aynı aileye ayçiçeği, krizantem gibi bazı diğer çiçek türleri de dahildir. Ekinezyanın pek çok türü olsa da Echinacea purpurea en popüler olan türü denilebilir. Bitkinin yaprakları ve kökleri geleneksel tıpta inflamasyona karşı ve bağışıklık sistemi işlevlerini güçlendirmek için uzun yıllardır kullanılıyor. Özellikle günümüzde ise soğuk algınlığı belirtileri, yani sinüs dolması, burun tıkanıklığı, hapşırma gibi belirtilere karşı bir önlem olarak tercih ediliyor. Ancak bu bitkinin soğuk algınlığını önleme ve iyileştirme konusunda gerçekten iyi olup olmadığını değerlendirmek gerekiyor.
Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.
İşe yarıyor mu?
Araştırmalarda ekinezyanın soğuk algınlığı belirtilerini azaltma konusunda karmaşık sonuçlar verdiği görülüyor. Örneğin, 16 çalışmaya dair yapılan bir değerlendirmede soğuk algınlığı gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarını önleme ve tedavi etme konusunda plasebodan daha etkin olduğu gösteriliyor. 14 çalışmayla yapılan bir diğer değerlendirmede ise soğuk algınlığı geliştirme ihtimalini %58 azaltıyor ve belirtilerin süresini de 1.4 gün kısaltıyor.
80 kişiyle yapılan bir çalışmada ise ekinezyanın soğuk algınlığı başlarında kullanımı incelenmiş ve belirtilerin plaseboya göre %67 oranında azalmasını sağladığı görülmüş. 2500 kişi ile ekinezya ekstresi vasıtasıyla yapılan bir değerlendirmede solunum yolu enfeksiyonlarının tekrar etme ve aynı zamanda zatürree, kulak enfeksiyonları gibi rahatsızlıkların riskini azalttığı görülmüş.
Çeşitli test tüpü ve hayvan deneylerinde ise ekstresinin bedendeki bazı bağışıklık sistemi hücrelerinin üretimini arttırarak bağışıklık sistemini güçlendirdiği görülmüş. Ayrıca grip belirtilerinin de tedavisine yardımcı olabileceği belirtiliyor. Grip hastalığına sahip 473 kişiyle yapılan bir çalışmada, ekinezya temelli bir içecek tüketmenin belirtileri tedavi etme konusunda antiviral ilaçlar kadar etkili oldukları görülmüş. Ancak bu çalışmanın bir takviye üreticisi tarafından desteklenmiş olması sonuçlar üzerinde etkili olabilir.
Diğer yandan, 24 çalışmaya dair yapılan geniş bir değerlendirmede ise ekinezyanın soğuk algınlığı belirtilerini önleme konusunda ciddi bir fark yaratmadığı görülmüş. Fakat yine de ortaya çıkma ihtimalini hafifçe azalttığına dair zayıf kanıtlar mevcut. Bu değerlendirmeye göre ekinezyanın verimliliği üzerine yapılan çalışmaların genellikle taraflı olma riski altında olmaları nedeniyle istatistikler ciddi sonuçlar üretmeyebilirler. Dolayısıyla onun soğuk algınlığı tedavisi konusundaki desteğine dair daha fazla yüksek kaliteli araştırma gerekiyor.
Potansiyel yan etkileri
Ekinezya belirtildiği şekliyle kullanıldığında genellikle güvenli olarak görülse de, bazı potansiyel yan etkileri de mevcut. Bunlar arasında mide ağrısı, bulantı, isilikler, nefes alma problemleri ve deride şişkinlik bulunuyor. Hamile ve emziren kadınlarda güvenle kullanılabileceğine dair çalışmalar olsa da, insanlara dair daha kaliteli çalışmalar elde edilene kadar dikkatle tüketilmeli. Çocuklarda ise isilik riskinde artışa sebep olabilir ve bu nedenle 12 yaş altı çocuklarda kullanımı önerilmiyor. Eğer başka bir sağlık probleminiz varsa veya ilaç kullanıyorsanız, ekinezya kullanmadan önce doktorunuza danışmanız uygun olacaktır.
Nasıl kullanılır?
Ekinezya genellikle aktarlarda, eczanelerde ve internetteki mağazalarda çay, tablet veya tentür şeklinde bulunabiliyor. Ekinezya ekstresinin tüketimine dair resmi bir dozaj bilgisi olmasa da, pek çok çalışmada 4 aya kadar günde 450-4000 mg tüketimi incelenmiş.
Pek çok kapsül ve takviye formundaki ekinezyada iki tür kök bulunuyor ve yanına C vitamini ile başka bitkilerin ekstreleri de eklenebiliyor. Çay olarak tüketilmesi de mümkün ve bir porsiyonu 1000 mg’a kadar kök içerebiliyor.
Hangi türünü seçerseniz seçin, öncelikle düşük dozlardan başlamak ve toleransınızı değerlendirmek çok önemli. Herhangi bir negatif etki görürseniz, kullanmayı bırakın ve doktorunuza danışın. Ayrıca alırken üçüncü bir parti tarafından test edilmiş güvenilir takviyeleri almayı unutmayın.
Sonuç olarak ekinezya güçlü tıbbi özellikleri olan güçlü bir bitkidir. Bazı araştırmalarda onun soğuk algınlığını önleme ve tedavisi konusunda etkiler gösterdiği belirtilse de, başka çalışmalarda ciddi bir etkisinin olmadığı belirtiliyor. Bu nedenle insanlar ile yapılmış daha yüksek kaliteli çalışmalar gerekli. Ekinezyanın sağlık üzerindeki yan etkileri de minimaldir ve yardımcı oluyorsa onu soğuk algınlığı ile savaştaki rutininize kolayca ekleyebilirsiniz.
Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.
Kaynak: healthline
İlginizi çekebilir: Anksiyeteyi tetikleyen gıdalar ve iyi oluşu destekleyen şifalı bitkiler