X

Einstein’ın hepimiz gibi sıradan olan yönleri

Hayat her zaman kolay değil, özellikle de bir dâhiyseniz… Mesela Albert Einstein’la ne gibi benzer özellikleriniz var dersiniz?

Princeton Üniversitesi geçtiğimiz aylarda ünlü fizikçilerin çalışmalarını yayınladı. Çevrilmiş, kopyalanmış ve tarihi verilerden yola çıkılarak notlarla açıklanmış “Dijital Einstein” projesi, ünlü dâhinin ilk gençlik yıllarına da derinlemesine mercek tutuyor.

Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nde tarihçi ve “Einstein Makaleleri Projesi” direktörü Diana Kormos-Buchwald; bu materyallerin 25 yıldan fazla süredir dikkatli bir şekilde seçilip notlarla açıklandığını belirtiyor.

Arşivlenmiş mektuplar, ders notları ve diğer makalelerden derlenen birçok kaynak 20. yüzyılın en büyük dehalarından birinin de, aslında biraz ve bazı açılardan bizim gibi olduğunu ortaya koyuyor.

Hayallerindeki işten vazgeçti

Üniversite profesörü olma konusunda yaşadığı hayal kırıklığından sonra 1902 yılında Einstein, bir arkadaşından gelen yardımla sayesinde, araştırmacı olarak İsviçre Patent Ofisi’ne atandı.

“Onun harika bir öğrenci olmaması, büyük ölçüde kendi hatasıydı” diyor, New York Üniversitesi tarihçisi Matt Stanley. “Profesörlerine karşı oldukça saygısızdı ve nasılsa derslerden geçeceğini bildiği için derslere gelmezdi.”

Bu size bir yerlerden tanıdık geliyor mu? Ama bu durgun iş, onu hayallerinin peşinden gitmesinden alıkoymadı.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde tarihçi David Kaiser “Einstein’ın ailesi elektronik işinde yer alıyordu bu yüzden patent ofisi ona çok tanıdık bir çevreydi.” yorumunda bulunuyor. Yeni buluşlar ardındaki ilkelerin sağlamlığını belirlemesi ile, Einstein yeteneklerini çok başarılı bir şekilde bilimsel çalışmalara çevirerek, 1905 yılında, ünlü E = mc² denklemi ve ışığın hızı üzerindeki diğer çalışmalarıyla birlikte Nobel Ödülü’de layık görüldü.

Keyif çatmayı seviyordu

Dostu Conrad Habicht’e 1915’de yolladığı bir kartpostalın arkasına “İkimiz de masanın altında sızmıştık” diye yazmış Einstein, kendisi ve karısı Mileva Maric’i kastederek…

“Genç Einstein bildiğimiz bilgenin aksine, bohem bir hayat sürüyordu” diyor Stanley. “Birçok yurt öğrencisinin yaptığı gibi, birahanelerde takılarak, arkadaşlarıyla uzay bilimi ve zaman hakkında sohbetler ediyordu.”

Einstein’ın sonradan belirttiğine göre bu kulübün, kariyer hayatı üzerinde büyük etkileri oldu.

O da aşk acısı çekti ve karmakarışık bir boşanma yaşadı

Einstein 1903 yılında fizikçi arkadaşı Maric ile evlendi. Maric bir yıl sonra Lieserl isimli bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Tarihçiler, bu çocuğun evlatlık olarak başkasına verilmiş ya da henüz bebekken ölmüş olabileceği ihtimalleri üzerinde duruyorlar.

1912’den itibaren gitgide birbirine yabancılaşmaya başlayan çift, 1919 yılında boşandı. Arşivlerde bulunan, ‘Boşanma Kararnamesi’nin bir parçası olarak, Einstein o sıralar hala eline geçmemiş olan ve Nobel Ödülü’nden elde edilen geliri, çocukların bakımı için eski eşine vereceğini kabul etmiş.

Stanley “Mektuplardan anladığımız kadarıyla, genç Einstein da sonradan bildiğimiz Einstein gibiydi: Kurallara kayıtsız, biraz asi, kendi yolunu kendi çizen ve kadınlara karşı dayanılmaz… Hayatı konusunda sonradan birtakım dersler almış olsa da , başka gönül işleri de yaşadı.” diyor. Hepimiz öyle değil miyiz?

1919 yılında kuzeni Elsa ile evlenen Einstein aynı yıl ondan da boşandı.

Çocukları oldukça yaramazdı

Einstein oğullarına epeyce düşkündü. Hayatı boyunca onlara mektuplar yazdı, seyahatlerinden bahsetti ve çocuklarına okul hayatları ile alakalı sorular sordu. Eduard’nın hayatı özellikle 20 yaşında şizofreni teşhisi koyulmasıyla, trajik bir dönüm noktasına gelmişti.

Büyük oğlu Hans Albert listeye alınmıştı; finansal belgeleri incelendi ve 1922’de Zürih Bankası’nda bulunan hesabına nerden geldiği bilinmeyen toplu para ile ilgili hakkında soruşturma başlatılmıştı.
Alsa değişmeyen para ve çocuk meselelerinin, Einstein’ın da hayatında da bir farkı yoktu.

Yolculuk

Einstein, Uzak Doğu seyahati için Nobel Ödül Törenine katılmadı. 1922 yılında gerçekleştirdiği Japonya gezisi sırasında, oğullarına yazdığı bir mektupta “Bundan böyle Dünya’da çok fazla gezinmemeye karar verdim, yine de bu seyahati gerçekleştireceğim” diye yazıyor.

Birçoğumuzun aksine, Einstein’ın gezileri dünyevi şeylerden bir kaçıştı: Arşivdeki notlardan anladığımız kadarıyla; fizikçinin, Almanya’nın yabancı bakanı Walter Rathnenau’ya aşırı sağcılar tarafından suikast yapılacağını bildiği ve bu yüzden Almanya’dan bir süreliğine uzaklaşmak istediği tahmin ediliyor.

Yine aynı karanlık güçler, Einstein’ın Avrupa’yı terk edip, Hitler’in gittikçe yayılan Yahudi yıkımından kaçarak, Amerika’ya taşınmasına sebep olmuştu.

Einstein ortaya çıkarılması beklenen çok daha fazla macerası var. Ölümünün üzerinden 60 yıl geçmesine rağmen, hala ünlü fizikçinin ardında bıraktığı izler, tarihçiler tarafından keşfedilmeyi bekliyor.

Kaynak

National Geographic 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale