X

Egyptian Mau Kedisi Özellikleri ve Bakımı

Egyptian Mau, Antik Mısır’daki tapınaklarda betimlemesi bulunan zarif ve benekli bir kedi cinsidir. “Mau” kelimesi Antik Mısır’da “kedi” anlamına gelmektedir. Atletik ve enerjik yapıya sahip bu kediler, insanlarla etkileşime girmeyi ve arkadaş olmayı seven kedilerdir. Egyptian Mau kedilerini merak ediyor ve haklarında daha fazla şey öğrenmek istiyorsanız, bu kedilere dair merak ettiğiniz her şeyi bu yazıda okuyabilirsiniz.

Egyptian Mau Kedisi Özellikleri

Kaynak: vikipedi

Egyptian Mau, küçük ila orta boyutlarda bir kedidir. Atletik ve kaslı yapısı sayesinde güçlü bir görünüme sahip olan bu kedilerin gözleri büyük ve dikkat çekicidir. Egyptian Mau kedilerinin kişilikleri ise içinde bulundukları ortama göre değişiklik gösterebilir. Yabancıların yanında utangaç olan bu kediler kendilerini rahat hissettiklerinde ise çok eğlenceli ve dışa dönük kedilerdir. Egyptian Mau kedisinin fiziksel özellikleri ve karakterleri genel olarak şu şekildedir:

  • Boyu: 20-35 cm
  • Ağırlığı: 3,5-5,5 kg
  • Yaşam süresi: 12-16 yıl
  • Kürk uzunluğu: Kısa
  • Renk: Yalnızca tüylerin uç kısımlarında farklı boyutlarda gümüş, bronz veya duman rengi benekleri vardır. Genel rengi siyah, karamel, ve mavi olmakla birlikte tekir desene sahiptir.
  • Arkadaş canlılığı: Arkadaş canlısı ve sosyal kedilerdir. Çocuklar ve evdeki diğer evcil hayvanlar dahil olmak üzere herkesle iyi bir şekilde anlaşma eğilimindedir.

Egyptian Mau Kedisi Tarihçesi

Egyptian Mau kedilerinin genetik izlerini sürmek zor olmakla birlikte bu kedilerin kökeninin Mısır’daki evcil kedilere dayandığı düşünülmektedir. Antik Mısır’ın MÖ 1900’lü yıllara kadar dayanan sanat eserlerinde benekli kediler tasvir edilmiştir. MÖ 1450’lerdeki eserlere bakıldığında ise kedilerin insanlarla yakın ilişkiler kurduğu betimlemeler yapıldığı görülmüştür. Kediler aynı zamanda Mısır tanrıçası Bastet ile ilişkilendirilmiştir. Bastet, Mısır’ın Romalıların yönetimine geçtiği zaman da popülerliğin koruduğu için Romalıların bu kedilerden bazılarını İtalya’ya götürdükleri düşünülmektedir.

Egyptian Mau’ya benzeyen kediler 20. yüzyılın başlarında İtalya, İsviçre ve Fransa’da yetiştirilmiştir. Bununla birlikte İkinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla bu kedilerin sayıları azalmıştır. Egyptian Mau cinsinin günümüze kadar gelmesini sağlayan ise Roma’da yaşayan Rus bir hemşire olan Nathalie Troubetskoy sayesinde olmuştur. Troubetskoy’a gümüş benekli bir kedi yavrusu verilmiş ve kedinin güzelliği karşısında etkilenen Troubetskoy, kedinin soyunun devamlılığını sağlamak için çalışmalar yapmıştır.

Troubetskoy, gümüş benekli kedisi Lulu’yu Gregorio adını verdiği bir erkek kedi ile çiftleştirmiş ve sonrasında duman rengi erkek bir kedi olan Geppa dahil olmak üzere Roma’ya başka kediler getirtmiştir. Sonuç olarak 1956 yılında ilk Egyptian Mau yavrusu doğmuş ve bazı kedi organizasyonları tarafından tanınmaya başlanmıştır.

Egyptian Mau Kedisi Kişiliği

Kaynak: thesprucepets.com

Egyptian Mau, zekidir ve harika bir kişiliğe sahiptir. İnsanlarla derin bağlar kuran ve onlara çok sadık olan Egyptian Mau’lar evdeki herkese karşı sevgi dolu kedilerdir. Eve gelen misafirlere karşı başlarda soğuk olsalar da genelde onlarla da iyi geçinme eğilimindedirler.

Oyuncu ve meraklı kediler olan Egyptian Mau’lar, kedilerle nasıl oynayacaklarını bilen çocuklarla iyi anlaştığı gibi evdeki diğer evcil hayvanlarla da iyi geçinir. Küçük yaşlardan itibaren kedi ve köpeklerle sosyalleştirilirse hayatının ilerleyen dönemlerinde evcil hayvanlarla bir arada yaşama konusunda hiçbir sıkıntı yaşamaz.

Egyptian Mau’lar Siyam kedileri kadar konuşkan olmasalar da çeşitli sesler çıkarabilir. Miyavlama ve çeşitli seslerle insanlarla etkileşime girmeyi seven bu kediler aynı zamanda heyecanlandıklarını kuyruklarını titreterek göstermekten hoşlanırlar.

Egpytian Mau Kedisi Bakımı

Egyptian Mau, çok fazla tüy dökmeyen bir kedi olduğu için özel bir bakıma ihtiyacı bulunmamaktadır. Bu kedilerin tüylerinin canlı ve parlak olmasını sağlamak için haftada bir kez fırçalamak yeterli olacaktır. Haftada bir fırçalama, kedinin dökülen tüylerinden kurtulmasına da yardımcı olacaktır.

Egyptian Mau’ların tırnak bakımını aksatmamak ve haftada en az bir kez kesmek gerekir. Ayrıca kulakları kirlenebileceği için kulaklarını haftada bir kontrol etmek ve kir olması halinde kirin nemli bir pamukla nazikçe temizlemek önemlidir. Diş eti iltihabına ve diş sorunlarına eğilimli olan Egytian Mau’ların diş bakımlarına da özen göstermek ve düzenli olarak veteriner hekim kontrolünde profesyonel diş temizliği yaptırmak gerekir.

Egpytian Mau’lar genel olarak aktif ve atletik kediler oldukları için evde enerjilerini atabilecekleri bir ortam olması önemlidir. Bu kediler tırmanmaktan, koşmaktan ve zıplamaktan hoşlandığı için evde tırmalama direklerinin, kedi ağaçlarının ve kedi oyuncaklarının olması, kedilerin günlük egzersiz ihtiyaçlarını karşılamaları açısından gereklidir.

Egpytian Mau, zeki bir kedi cinsi olduğu için bu kedilere dışarıda tasmayla yürütülebilen, çeşitli oyunlar ve al-getir komutu öğretilebilir. Meraklı ve çevrelerine ilişkin farkındalıkları yüksek olan bu kediler çekmeceleri, kapıları ve dolapları kendi kendilerine nasıl açacaklarını öğrenebilirler. Bu nedenle doğru bir şekilde eğitilmedikleri takdirde evi alt üst edebilirler.

Egpytian Mau’ları eğitmek için ödül mamaları ve olumlu pekiştirme yöntemleri kullanılabilir. Ancak bunu yaparken kedinin aşırı kilolu olmaması için mamaları ölçülü bir şekilde vermek gerekir. Bu kediler hassas bir yapıya sahip olduklarından cezalandırmaktan hoşlanmazlar. Bu nedenle bir şey öğretirken cezalandırma yerine öğrenmeye ara verme tercih edilmelidir.

Kedilerin beslenmesinde ise hem kuru hem yaş mamaya yer vermeye dikkat edilmelidir. Evde bakılan kedilerde aşırı kilolu olma eğilimi olduğu için kedinizi beslerken mama paketi üzerinde yazan talimatlara uymalı veya kedinizin özel bir durumu varsa veteriner hekiminize danışmalısınız.

Egyptian Mau Kedisi Yaşam Süresi ve Sağlık Sorunları

Egyptian Mau kedileri ortalama olarak 9 ila 13 yıl yaşayan kedilerdir. Bu kedilerin genetik havuzları sınırlı olduğundan böbrek, mesane ve idrar yoluyla ilişkili olarak bazı sorunlar görülmesi mümkündür.

Egyptian Mau’lar aynı zamanda kedilerin yaşam süresinin kısalmasına neden olan hipertrofik kardiyomiyopati isimli kalp hastalığına da yatkın olabilir. Hipertrofik kardiyomiyopati genel olarak ilaçlarla kontrol altına alınabilen bir hastalık olmakla birlikte bu hastalığa sahip kedilerin düzenli olarak veteriner hekim kontrolünden geçirilmeleri önemlidir.

Egyptian Mau cinsi diş ve diş eti hastalıklarına da yatkın olabilmektedir. Bu nedenle mümkünse kedinin dişlerini fırçalamak ve düzenli olarak veteriner hekimde profesyonel diş temizliği yaptırmak gerekebilir.

İlginizi çekebilir:

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale