Havalar ısındı ve güzel ülkemizin gizli cennetlerini keşfetme vakti geldi. Eğer bu keşif sürecinde İzmir havası almak fakat yapay güzelliklere maruz kalmamak istiyorsanız şu anda doğru yerdesiniz. Bu yazımızda, sizler için doğallığı ve sakinliği bozulmamış Karaburun’u kaleme aldık.
Karaburun’a nasıl ve ne zaman gidilir?
İzmir’in en küçük ilçesi olan Karaburun, yaklaşık 13 binlik nüfusuyla ön plana çıkıyor. Yaz aylarında diğer İzmir ilçelerine göre daha az insana ev sahipliği yapan Karaburun, bu özelliği sayesinde doğal güzelliğini korumaya devam ediyor.
Çeşme’ye ve Foça’ya komşu olan Karaburun’un yıllık sıcaklık ortalaması 17 derece. Bu değerden yola çıkılarak ilçenin en kurak ayının Ağustos ve en çok yağış alan ayının da Aralık olduğu belirtiliyor. Her ne kadar Karaburun’a belirli zamanlarda yağmur yağsa da ilçedeki sıcaklık en çok 9 dereceye kadar düşüyor. Bu nedenle, bu ilçenin genellikle sıcak bir yapıya sahip olduğunu vurgulayabiliriz. Nisan ve Mayıs aylarında Ege Bölgesi’nde deniz sezonu başladığı için bu aylarda Karaburun’u ziyaret etmek oldukça mantıklı. Buna ek olarak, ilçe yeteri kadar keşfedilmediği için Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında da sakin bir tatil için burayı tercih edebilirsiniz.
Pek çok tatil bölgesinde olduğu gibi, Karaburun da virajlı ve dar yollara sahip. Her ne kadar ilçenin zorlu yolları olsa da buraya özel aracınızla ulaşmanız mümkün. Eğer otomobilinizle yola çıkmak istemiyorsanız İzmir’in Karabağlar ilçesine bağlı Üçkuyular’dan Karaburun’a giden dolmuşlara binebilirsiniz. İzmir-Karaburun arası 106 kilometre olduğu için yolculuğunuz esnasında bir buçuk saat boyunca harika bir deniz ve yeşillik manzarası izleme fırsatını yakalayabilirsiniz.
Karaburun’da görülmesi gereken yerler
Kalabalıktan uzak bir tatil geçirmek isteyenler için ideal bir lokasyon olan Karaburun’a birkaç gün ayrılması gerekiyor. Bu birkaç gün içinde ziyaret edebileceğiniz yerleri sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Sarpıncık Deniz Feneri
Birbirinden farklı bitkilerin kokularını alabileceğiniz bir rota eşliğinde Sarpıncık Deniz Feneri’ne varabilirsiniz. 1938’den beri hizmete açık olan bu bölgede güneş enerjisiyle çalışan ve denizden 97 metre yükseklikte bulunan bir deniz feneri yer alıyor. Deniz fenerinin içine girilemese de fenerin etrafına sandalye atılarak harika bir manzara deneyimlenebiliyor. Masmavi Ege Denizi’ni ve etraftaki yeşillikleri inceleyerek soğuk içeceklerinizi bu bölgede yudumlayabilirsiniz. Sarpıncık Deniz Feneri’ne varmadan önce özenli bir şekilde çantanızı hazırlamanızı öneriyoruz. Deniz fenerinin etrafında herhangi bir tesis bulunmuyor ve akşama doğru Ege rüzgarı esmeye başlıyor. Bu yüzden, yiyeceklerinizi, içeceklerinizi ve rüzgara karşı sizi koruyacak giysilerinizi yanınıza alarak yola çıkmalısınız. Ayrıca, bu bölgede çoğu GSM operatörünün çok iyi bir şekilde çalışmadığını belirtmek istiyoruz.
Kösedere
Karaburun, el değmemiş pek çok köyden oluşan küçük bir ilçe olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle, bu ilçedeki en azından bir tane köyü görmenin ve buradaki yerel lezzetleri tatmanın fazlasıyla değerli olduğunu vurgulamak istiyoruz. Sahile 3 kilometre uzaklıkta bulunan Kösedere, Karaburun’un yerel lezzetlerinin en bilindik merkezlerinden birisi. Bu köy, hurma zeytin, Kösedere mantısı, Masır böreği, Çullama Zıngata, Bazına, Cizlembe ve kabak çiçeği dolması gibi mideyi şenlendiren lezzetlere ev sahipliği yapıyor. Eğer Kösedere’yi ziyaret etmeye karar verirseniz mutlaka patenti alınmış öküz köftesini denemelisiniz. Ayrıca, eve dönmeden önce bu köyden herhangi bir şekilde kimyasal görmemiş incirlerden satın almanızı da öneriyoruz.
Karaburun İskelesi
Karaburun’a gitmişken ilçenin pek çok restoranını barındıran en merkezi yere uğramadan olmaz. Karaburun İskelesi, renkleriyle göz kamaştıran teknelerin süslediği bir deniz manzarasıyla karşımıza çıkıyor. Denizi seyretme fırsatı veren pek çok konaklama tesisi, restoran ve kafe de iskelenin üzerinde konumlanıyor. Ayrıca, dalış okulları ve marketler de Karaburun İskelesi’nde yer alıyor. Yaklaşık 20 dakikalık bir yürümeyle bu iskele baştan sona görülebiliyor. Tabii, yürürken manzaranın keyfini çıkartmayı unutmamak gerekiyor.
İsmet’in Yeri
Karaburun yerlilerine ‘’Nerede yemek yemeliyim?’’ sorusu sorulduğu zaman ilk verilen cevap genellikle ‘’İsmet’in Yeri’’ oluyor. Kalamarından karidesine kadar harika deniz lezzetleri sunan bu restoran, denize sıfır masalarıyla ilgi çekiyor. Akşam vakitlerinde yakamozu izleyebileceğiniz İsmet’in Yeri, geleneksel meyhane kültürünü de öne plana çıkartıyor. Eğer Karaburun’a gitmişken farklı deniz canlıları ve mezeler tatmak istiyorsanız mutlaka buraya uğramalısınız.
Furma Çiftlik
Karaburun’da pek çok otel bulunsa da bizler Furma Ekolojik Yaşam Çiftliği’ni önermekteyiz. Permakültür ilkelerinin benimsendiği bu tesis, kendi meyvelerini, sebzelerini ve sirkelerini üreten bir çift tarafından işletiliyor. Sadece ilkbahar ve yaz aylarında konaklama kabul eden Furma Çiftlik, denize bakan tertemiz, minimal ve şık odalarıyla dikkat çekiyor. Ayrıca, çiftlikten aşağıya doğru 5 dakikalık bir araba yolculuğu sonucunda da az kişinin uğradığı harika bir denize ulaşılıyor. Bu serin suya girerek ferahlayabilirsiniz ve deniz kıyısındaki hoş görünümlü taşları toplayarak evinize farklı bir hava katabilirsiniz.
İlginizi çekebilir: Meyve şaraplarının ve tarihin kilit lokasyonu: Şirince gezi rehberi