X

Duyguları yönetmek sizin elinizde: Kaygı, endişe ve ümitsizlikle nasıl baş edebilirsiniz?

Günümüzde her birimize az ya da çok ama mutlaka bir gün uğrayan, bazen uzun vadede misafir olan, bazen de kısa sürede giden, gitti gibi gözüküp hızla dönen, bazen de hiç gitmeyen olumsuz duygular misafir olarak gelmiştir. Nedir bu olumsuz duygular? Depresyon, kaygı, endişe, ümitsizlik… Peki bu misafirleri tıpkı gerçek hayattaki misafirlerimiz gibi yönlendirmemiz mümkün mü? “Sen kal, seninle biraz uğraşmam lazım, sen git çünkü gerçek değilsin, bir algısın” dememiz mümkün mü?

Pensilvanya Üniversitesi’nde yıllardır depresyonun nedenleri ve tedavisi üzerine çalışmalar yapan Dr. David Burns’e göre mümkün. Yaptığı çalışmaların farklılaşan kısmı ise bireylere kendi duygu durumunu anlamak konusunda yol gösterici oluyor olması. Kendi duygu durumunu anlayan bireyler bu duyguları anlamlandırarak düzenleyebileceği gibi kendilerini iyileştirme gücüne de sahip olabiliyor. Burada bahsedilen klinik seviyede desteğe ihtiyaç duyulan depresyondan ziyade çağımızın getirdiği ve hepimiz için olmazsa olmaz, neredeyse gündelik seviyedeki olumsuz duygular.

Bu olumsuz duyguların hayat kalitemizi ne kadar etkilediği gerçeğiyle kimi zaman yüzleşiyoruz, işin acı tarafı ise kimi zaman ise varlıklarının farkında olmadan olumsuz duyguları sırtlanıp ağırlıklarıyla yolumuza devam etmeye çalışıyoruz. Bu çalışmaların güzel tarafı her zaman profesyonel bir desteğe ihtiyaç duymadan, gündelik duygu ve yaşam kalitemizi belirli bir oranda ve bilinçle düzenleyebiliyor olmamız oluyor.

Dr. Burns duyguların oluşumunu şu şekilde açıklıyor; çevremizde bir dizi olay oluyor, kimi olumlu, kimi olumsuz, kimi nötr olaylar. Ve biz bu olayları düşüncelerimizle etiketlendiriyoruz, yorumluyoruz. İşte burası kritik olan aşama; çünkü kimi zaman doğru yorumladığımız olaylar doğru bir fikir doğuracağı gibi, kimi zaman olayları yanlış yorumlayıp onlara olumsuz anlamlar yükleyebiliyoruz. Bu iç konuşma sonucunda zihnimize olumlu ve olumsuz düşünceler doluşuyor. Hatta koşuşuyor bile diyebiliriz.

Gelelim duygularımıza… Duygularımız ise dış dünyadaki güncel olaylarla şekillenmiyor, duygularımız yorumladığımız olaylarla, yani etiketlenmiş, kategorize edilmiş düşüncelerle oluşuyor. Peki biz ne kadar doğru yorumlayıp, fikire oradan da duyguya çeviriyoruz olayları? Tüm deneyimlerimiz beyinde işlenip kendimizce bir anlam verilerek duyguya dönüşüyor ve duygumuz oluyorsa, bu dönüşümü incelersek hayatımızda neler değişir?

Dr. David Burns yaptığı çalışmalarla bilişsel anlamda olayları nasıl çarpıttığımız ve dolayısıyla olumsuz duygular olarak bünyemize kattığımızı 10 maddede toparlamış. Her bir maddenin kendi içinde durup düşünmeyi, içimize dönüp incelemeyi, gündelik deneyimlerimizi bu bakış açısıyla gözden geçirmeyi hak ettiğini düşünüyorum. Onun için her bir maddeyi ayrı ayrı bir nevi yazı dizisi halinde inceleyeceğiz.

Hayatımıza bir roman gibi, film gibi dışarıdan baktığımızda başrolündeki kahramanına kim bilir neler söyleriz. Arada durup başrolün bizde olduğunu, tutumlarımızı ve hatta duygularımızı, bundan yola çıkarak yaşam kalitemizi kendi ellerimizle şekillendirebileceğimizi bilmek bize bambaşka bir güç ve güven verecektir.

İlginizi çekebilir: Kişisel gelişim mi, yoksa farkındalığı artmış ilişkiler mi?

Gamze Nokay: 2009 yılında işletme bölümünü bitirdikten sonra farklı kültürlerden beslenmek için 2 yıllığına Londra’ya gitti. Londra’da Kurumsal İletişim eğitimini tamamlandıktan sonra Türkiye’ye dönerek profesyonel iş hayatına kurumsal bir şirkette başladı. Çalışma hayatı ve gündelik yaşamın da etkileri ile hepimiz gibi; esneklik, öz şefkat, farkındalık gibi alanlarda gelişime ihtiyaç duydu (ya da ihtiyaç duyduğunu fark etti). Bu doğrultuda yoga, meditasyon, midnfulness gibi araçlardan beslenmenin yanı sıra MBSR ve Self-Compassion gibi eğitimler ile bu konularda derinleşmeye başladı. LÖSEV ve TEGV’de gönüllü olarak başlattığı STK çalışmalarına; Good4Trust.Org’da 2019 yılından itibaren gönüllü iletişim koordinatörü olarak devam ediyor. Kurumsal hayattaki yolculuğunun yanı sıra; farkındalık ve gönüllülük çalışmaları ile ruhunu beslemeye devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale