X

Duygular vs. düşünceler: Duygular sözlüğü ve duygu sandığımız düşünceler

Duyguların bir listesi olduğunu biliyor muydunuz? Peki, neden böyle bir liste oluşturulmuş olabilir sizce?

Duygular, hayatımızın her alanını etkileyen, çoğunlukla karmaşık ve genellikle anlaşılması zor bulunan enerji akımlarıdır. Birçoğumuz onlarla yaşamayı öğreten bir aile ve eğitim sisteminde yetişmediğimiz için duygularla baş etmeye çalışır ve bunda zorlanırız. Halbuki baş etmeye çalışmak yerine onlarla yaşamayı öğrenirsek hayatımızı zenginleştirebiliriz.

Duyguların hayatımızda önemli bir rolü vardır. Onlar ihtiyaçlarımızın habercisidir. Karşılanmış ve karşılanmamış ihtiyaçlarımızı hissettiklerimiz sayesinde fark ederiz. Duygular sözlüğü duygularla ilgili farkındalığımızı geliştirmeye ve onları düşüncelerden ayırt etmeye yardımcı bir araçtır.

Duygularla ilgili sözcük dağarcığımızı geliştirmek

Şiddetsiz iletişim sisteminin yaratıcısı Ph. D. Marshall B. Rosenberg, duygularla ilgili sözcük dağarcığımızı geliştirmenin ihtiyaçlarımızı fark etme yolunda büyük katkıları olduğunu tespit etmiş. Duygularımızı ifade ederken “iyi” veya “kötü” gibi belirsiz ve genel sözcükler kullanmak yerine daha belirgin ifadeler kullanmanın yararlı olduğunu söylüyor.

Örneğin gün içinde sıklıkla şöyle konuşmalar duyarız:

– Merhaba Diğdem, nasılsın?
– Selam Duygu, iyiyim sen nasılsın? (Gerçekten o anda nasıl hissettiğine bakmadan otomatik ve hızlıca verilmiş bir cevap)

Buradaki iyi kelimesi rahat, huzurlu, coşkulu, mutlu gibi birçok farklı anlama gelebilir. Her biri, Diğdem ve Duygu arasında geçecek sohbetin seyrini bambaşka bir şekilde değiştirebilir. Mesela, Diğdem “İyiyim” demek yerine “huzurlu” olduğunu söyleseydi, Duygu onun içinde bulunduğu durumla daha güçlü bağlantı kurabilir ve bu sohbetin seyri, içinde canlılık uyandırabilirdi.

Duygular listesini sadece görmek bile güçlü bir farkındalık yaratabiliyor. Burada birkaçını sizinle paylaşıyorum. Listenin tamamı için “Şiddetsiz İletişim: Bir Yaşam Dili” kitabını edinmenizi öneririm.

İhtiyaçlarımız karşılandığında kendimizi nasıl hissederiz?

Açık, ateşli, gayretli, güvende, hassas, şefkatli, hayret içinde, muradına ermiş, uyarılmış, tazelenmiş, uçarı, kıvançlı, genişlemiş, duyarlı, eğlenceli, mest olmuş, olgun, ölçülü, parlak, özgür, yüreklenmiş, zevk almış, merakı uyanmış, şaşkın, şükran dolu…

İhtiyaçlarımız karşılanmadığında kendimizi nasıl hissederiz?

Acı içinde, endişeli, kayıtsız, sabrı taşmış, sıkılmış, korkmuş, tetikte, şoke olmuş, umursamaz, uyuşuk, hevesi kırılmış, bozulmuş, canı sıkkın, huzuru kaçmış, hüsran içinde, mızmız, ilgisini yitirmiş, nutku tutulmuş, ıstırap içinde, çaresiz, daralmış, çileden çıkmış, pasif, dertli, donup kalmış…

Duygu sandığımız düşüncelerin farkında olmak

Günlük iletişimimizde duygu sandığımız, ancak duygu olmayan ifadeler kullanıyoruz. “Hissediyorum” sözcüğünü kullanırken aslında duygularımızı değil de düşüncelerimizi dile getiriyoruz. Bu durum, iletişimde kopukluğa sebep olabiliyor. Kullandığımız dilin farkında olmak ve duyguları düşüncelerden ayırt etmek gerçek ihtiyaçlarımıza ulaşmamıza yardımcı olabilir.

Daha iyi kavrayabilmek için bir-iki örnek inceleyelim mi?

“Bir eğitmen olarak kendimi yetersiz hissediyorum.” dediğimizde burada bir duyguyu ifade etmiyor eğitmenlik becerilerimizle ilgili bir değerlendirmeden/düşüncemizden bahsediyoruz. Doğru veya yanlış olduğu tartışmalı bir yargıda bulunuyoruz.
Bunun yerine cümleyi şöyle dile getirdiğimizde;
“Bugün bir öğrencimin dünya tarihiyle ilgili sorduğu soruyu cevaplayamadığım için üzgünüm. Bir eğitmen olarak bu konuda yetersiz olduğumu düşündüm.”

Bu öğretmen sizin arkadaşınız olsaydı kurduğu hangi cümle onunla daha kolay bağ kurmanızı sağlardı? İletişim açısından iki cümle arasındaki farkı ayırt edebiliyor musunuz? Bu cümleleri okuduğunuzda bedeninizde açığa çıkan hislere bakarak cevap verseniz ne derdiniz?

“Birlikte çalıştığım insanların gözünde önemsiz olduğumu hissediyorum.”

Bunu söyleyen kişinin çalışma arkadaşlarına onun hakkında ne düşündüklerini ve hissettiklerini sorsak belki de takdir edilen biri olduğu açığa çıkabilir. Bu cümleyi kuran kişiyle biraz sohbet etsek ve bu düşüncesinin ardındaki hikâyeyi araştırsak tek bir olayı genelleyerek aylarca bu düşünceye hapsolduğunu fark edebiliriz. Kendisinin önemsiz olduğunu düşünmesine yol açan nedir? Bu düşüncenin ardında hangi duygular var? Bu duyguları bilirsek karşılanmamış ihtiyaçlarını birlikte görebilir ve çözüm için stratejiler geliştirebiliriz. Bir çözüm olmadığında dahi sadece ihtiyacın görünür hale gelmesinin büyük bir rahatlama yarattığını deneyimleyebiliriz. İhtiyaçlarımız karşılandığında, mutluluk, keyif, neşe gibi hissetmekten hoşlandığımız duygularla buluşabiliriz.

Duygularla yaşamayı öğrenmek ve duygusal farkındalığımızı geliştirmek için çalışmak yaşam kalitemizi artıracak güçlü bir pratiktir. Bu yazıda sizinle paylaştığım bilgileri yaşamınızda kullanmaya başladığınızda kendinizle ve diğerleriyle iletişiminiz gelişebilir. Bununla birlikte her zaman her şeyi tanımlayamayacağımızı bilmek de önemlidir. Bazen duyguları onlarla ilgili farkındalığa erişene kadar sadece hissederiz. Duygularla yaşamayı öğrenme yolunda belirsizliği kucaklamanın da pratiğimizin bir parçası olduğunu hatırlatmak istiyorum.

Hakkımda daha fazla bilgi için www.digdemgirici.com adresimi ziyaret edebilir, beni @digdemgirici Instagramwww.digdemgirici.com  hesabımdan takip edebilirsin. Yeni yazılarımı e-mail ile almak için Haftalık İlham email grubuma ücretsiz katılabilirsin. Haftalık e-mail listesine kaydolmak için giricidigdem@gmail.com adresine e-mail atman yeterli. Soruların ve paylaşımların için bana her zaman yazabilirsin.

Sevgiler…

İlginizi çekebilir: Bilişsel önyargı nedir: Gerçek şu ki hatasız düşünmekten çok uzağız

Diğdem Girici: İnanıyorum ki doğru bilgiye ulaşabilen ve bu bilgiyi hayatında doğru şekilde kullanmayı öğrenen her insan hayal ettiği yaşamı yaratabilir. İşte bu yüzden yazıyorum, yaşamımı hafifleten bu muhteşem bilgiler daha çok insana ulaşabilsin ve daha çok insan yaşamdan keyif alabilsin diye. Sorularınız veya paylaşımlarınız için bana giricidigdem@gmail.com adresimden veya @digdemgiriciyoga Instagram hesabımdan ulaşabilirsiniz. Sevgiler.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale