X

Duygular ihtiyaçlarınızın elçisidir: Size getirdikleri mesaja dikkat edin

Tam da şu an neye ihtiyacın var?” Sanırım hayatta karşılaştığım en gerçek sorulardan biri. Genelde ihtiyaçlarımız beklentilerle oldukça karışıyor, bir de üzerine “beklentin olmazsa üzülmezsin” diye sorgulamadan kendimizi sığdırmaya çalıştığımız bir cümlemiz var. Beklentiler bir yana ihtiyaçlarımızın çok kıymetli olduğuna inanıyorum, bugün biraz onlardan bahsetmek istiyorum. O yüzden şimdi dikkatini kendine çevirip neye ihtiyacım var diye sormak ve bir cevap gelmesini beklemek ister misin? Belki bedeninin esnemeye, zihninin içindekileri akıtmaya, ruhunun sükunete ihtiyacı vardır, kim bilir? Belki bir dokunuş veya serin bir bardak su gibi daha basit cevaplar da yükselir, denemek ister misin?

İhtiyaçlarım üzerinden konuşmayı şiddetsiz iletişim ile denemeye başladım; hem kendimle hem de çevremdekilerle bağlantı kurmam konusunda bana oldukça destek oldu, hatta yeni yollar öğretti. Peki ihtiyaçlarımız neden önemli? Hayatımda defalarca gözlemlediğim iki tutum var. Biri, yakın çevremizde, bizim için önemli kişilerle kurduğumuz ilişkilerde ön plana çıkan bir tutum; onlara duygularımızı anlatıp (hatta bazen anlatmayıp) bizi anlamalarını ve ona göre davranmalarını istiyoruz. Diğeriyse özellikle iletişim kurduğumuz kişi çok yakınımız değilse sadece istediklerimizi söylüyor ve yapmasını bekliyoruz.

Bu iki tavırın ortak noktasının tam olarak aklımızdan veya kalbimizden geçeni paylaşmadan karşımızdakinden bir şeyler beklemek olduğunu söyleyebiliriz. Aslında ihtiyacının farkında olmak onu karşılamaya bir adım daha yaklaştırıyor bizi; çünkü hem aradan tahmini çıkarıyoruz, hem de asıl konuyu paylaştığımız için iletişim kurduğumuz kişiyle daha yaratıcı çözümler üretmeye imkan yaratıyoruz.

Örneğin bir arkadaşına gücendiğini varsayalım, duygun çok güçlü olsa da ihtiyacın sadece onun güvenini ve desteğini hissetmek olabilir. Neden gücendiğini açıklamaktansa “Senin benim yanımda olmana çok ihtiyacım var çünkü hayatlarımıza eşlik ediyoruz ve bu benim için çok kıymetli. Bunu kaybetmek istemediğim için de şu an böyle hissediyorum” demek nasıl geliyor kulağa? Veya iş yerinde birlikte çalıştığın kişiden belli bir raporu düzenli olarak istediğini ve onun da tutarlı bir şekilde sana iletmediğini varsayalım. Raporun gönderilip gönderilmemesi bir yana, onu neden talep ettiğini ve onun senin kararlarına saygı duymasına ihtiyacın olduğunu söylemek konuşmanın seyrini etkileyebilir. Hatta belki o raporun sana sağlayacağı bilgiye başka bir şekilde ulaşma yolu da vardır, belki o da sana yeni bir şeyler önerebilir.

Duygular ihtiyaçlarımızın elçileri, güçlü ulaklarımız yani. O yüzden ihtiyacımızı bulmak için öncelikle dikkatimizi duygulara çevirmek gerekiyor, çok da kapılmadan duyguları izlemek bize farklı perspektifler sağlıyor. Bununla birlikte onların bir mesaj taşıdığını hatırlamak gerek: İhtiyaçlarımızın karşılanıp karşılanmadığını söylerler bize. Şiddetsiz iletişimde deniliyor ki bizim “pozitif” diye adlandırdığımız duygular karşılanan ihtiyaçlarımızın, olumsuz duygularsa karşılanmayan ihtiyaçlarımızın dışavurumudur. Yani bu çalışmayı kendini çok canlı ve motive hissettiğinde veya hüzünlü ve dalgın hissettiğinde dikkatini ihtiyacına getirerek deneyebilirsin. Umarım iyi, kötü demeden tüm duygularımızın arkasında yatan ihtiyaçları anlamayı neden kıymetli bulduğumu biraz olsun aktarabilmişimdir.

Şiddetsiz iletişimde sorulmadan önerilerde bulunulmamasına rağmen şimdi sana ufak bir teklifim var! Önümüzdeki hafta boyunca duyguların seni ziyaret ettiklerinde “Ben neden böyle hissediyorum?” diye düşünmek veya onları bastırmak yerine “Acaba bu duygunun gerisinde hangi ihtiyacım bana ulaşmaya çalışıyor?” diye sormaya ne dersin? Hatta dilersen cevapları benimle de paylaşabilirsin…

İlginizi çekebilir: Mutluluğunuza katkıda bulunmak elinizde: İlham verici 5 öneri

Seza Aslanbaş: ODTÜ Siyaset Bilimi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun olduktan sonra 7 yıl kurumsal şirketlerde satış planlama ve pazarlama departmanlarında çalıştım. 2013 yılında dışarıdan her şey güzel görünürken sıkışmış hissettiğim ve hayatıma anlam aradığım zamanlarda meditasyonla tanıştım. Bireysel dönüşümüme katkısını gördükten sonra bu bilgileri daha çok öğrenmek, aktarmak ve paylaşmak için Türkiye ve Hindistan’da farklı hocalarla çalıştım ve hala çalışmaya devam ediyorum. 2016'dan beri zihnen bildiklerimizi kalpten hatırlamak niyetiyle meditasyon temelli bireysel seanslar, atölyeler ve grup çalışmaları yapıyorum. Aldığım farklı eğitimlerle kendi yolculuğumda bana iyi gelenleri birleştirerek bazen paylaşımlarla bazen hareketle bazen de sessizlikle farkındalığımızı destekleyecek alanlar sunuyorum. Online ve yüzyüze yaptığım çalışmalar hakkında bilgi almak ya da sadece tanışalım istersen bana seza.aslanbas instagram hesabımdan veya sezaaslanbas@gmail.com'dan bir merhaba diyebilirsin. Çokça sevgiler.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale