Küçükken ve ders çalışırken büyüklerimiz bize dik durmamızı söylemişlerdir. Biz de kendimizi kısa süreliğine düzeltip daha sonra tekrar eski kambur halimizi aldık muhtemelen. Bize dik dur diyen büyüklerimiz çok haklılarmış meğerse!
Dik durmak; eklemlerimiz, kaslarımız ve omurgamız üzerine binen yükü azaltıp vücudumuzu olması gerektiği gibi ve yer çekimine karşı en optimum düzeye getiren bir duruş şeklidir. Dik durarak hem ağrıları, hem de ileride oluşabilecek yaralanma ve sakatlanma olasılığını azaltırız. Düzgün bir duruş sizin nasıl hareket ettiğinizi, nasıl yürüdüğünüzü, nasıl koştuğunuzu, zıpladığınızı ve günlük yaşam faaliyetlerinizi ve hareketlerinizi etkileyen çok önemli bir faktördür.
Günümüzde maalesef hem hareketsizlik hem masa başında çalışma hem de akıllı telefonlar yüzünden yediden yetmişe herkeste duruş bozuklukluları ve kamburluk görülmeye başlandı.
- Dik durmak için yapmamız gereken şey öncelikli olarak omuzlarımızı geriye alıp göğsümüzü ileriye doğru genişletmek.
- Ardından başımızın tepesinden bir ip veya balon ile çekiliyormuşçasına başımızı ve omurgamızı yukarı doğru uzatmak.
- Çenemizi hafifçe içeri alıp, çeneyi yere paralel boynun arkasını düz hale getirmek.
- Ayaktaysak her iki ayağımızın hem önünü hem arkasını yere sağlam ve iki yanlı eşit basmak, oturuyorsak hem kalça kemiklerimizle hem de ayaklarımızla eşit olarak yere basmak.
Duruş bozuklukları pek çok bulgu ve belirtiye neden olabilir
- Baş ağrısı: Duruş bozukluğu başın arkasındaki, boyundaki, sırtın üstündeki ve çenedeki kasları gererek ve yorarak baş ağrısına neden olabilir. Sadece dik durması istenen ve tedavilerinde başka bir değişiklik yapılmayan hastaların ağrı düzeylerinde ve sıklığında belirgin şekilde azalma görülmüştür.
- Sırt ve boyun ağrısı: Sırtın ve boynun arkasında ağrı, sertlik ve gerginlik olması duruş bozukluğuna neden olur. Duruş bozukluğu da ağrı ve gerginliğe neden olur. Dikkat edilmezse bu kısır döngü günlük hayat kalitesini azaltan bir durumdur.
- Diz kalça ve ayak ağrısı: Kas gerginliği, dengesizliği, esnek olmama ve kalçaların hizada olmaması dizlerin ve ayakların etkileyerek duruş bozukluğuna neden olabilir. Bu duruş bozukluğu da yine tavuk-yumurta ilişkisi şeklinde bel, kalça, diz ve ayak bileği ağrılarına neden olur.
- Omuz ağrısı ve omuz tutulması: Kolumuzu omzumuza ve gövdemize bağlayan kaslarda sertlik, zayıflık veya dengesizlik olması hem postür bozukluğuna, hem de bu kasların tendonlarında iltahaba neden olabilir.
- Çene ağrısı ve çene eklemi bozuklukları: Başın devamlı ileride durması hem çene ekleminde hem de çenenin kendisinde ağrılara neden olabilir .
- Yorgunluk ve nefes problemleri: Kötü duruş göğüs kafesinizi küçültür ve diyafragmanızın serbest hareket edememesine neden olur. Bu da akciğer kapasitenizi azaltarak hem yorgunluk, hem de enerjisizliğe neden olur.
Dik duran kişiler
- Kendilerini daha iyi hissederler,
- Daha mutlu olurlar,
- Kaygıları azalır,
- Kendilerine güvenleri artar,
- Serotonin düzeyleri yükselir,
- Daha rahat nefes alırlar,
- Zorluklarla daha iyi mücadele ederler,
- Yenilgilere karşı daha mukavemetli olurlar,
- Daha zayıf görünürler,
- Daha genç ve zinde dururlar,
- Daha az ağrı çekerler,
- Daha geç yaşlanırlar.
Dik durmak için öneriler ve yol haritası
- Dikkat etmek, farkındalık: Mümkün olduğunca sık kendini kontrol edip dik durup durmadığımızı fark etmek, kambur olduğumuzu her fark ettiğimizde dikleşmek.
- Pilates ile merkezi gücü güçlendirmek.
- Yoga ile doğru postürü öğrenmek, farkındalığı artırmak.
- Yürüyüş ile vücudun tümünü güçlendirmek.
- Çok yumuşak koltuklarda oturmamak, çok yumuşak yataklarda yatmamak.
- Dans etmek.
- Günlük egzersizler (duvarda dik durmak, yerde onarıcı dinlenme, yerde köprü).
İlginizi çekebilir: Baş dönmesi ve kulak çınlaması gluten hassasiyetine bağlı olabilir mi?