X

Dünyayı güzelleştirmek için: Yeni yıla girerken tüm dünyaya verebileceğiniz hediyeler

Birbirinden zorlayıcı olaylarla geçen 2020 yılından kendimiz için olduğu kadar, tüm insanlık olarak da önemli dersler çıkardık. Dünyanın kaynaklarını bilinçsizce kullanmanın sonuçlarını somut olarak gördüğümüz bir yılın sonunda, sadece bireysel değil kolektif adımlar atmanın gerekliliğini de çok daha iyi anladık.

Bu yılın bize öğrettiği en önemli şeyse, kendimizden çok daha büyük bir bütünün küçücük bir parçası olduğumuz gerçeği; seçimlerimizin sadece bizi ilgilendirmediği ve aldığımız en küçük kararların bile kelebek etkisiyle tüm evrene etki edebildiği…

Yeni bir yıla yepyeni, umut dolu bir başlangıç yapmaya hazırlanırken seçim özgürlüğümüzü ve özgür irademizin gücünü birlikte paylaştığımız dünyayı güzelleştirmek için kullanmaya; kolektif bilinci desteklemek ve sahip olduklarınızı tüm insanlıkla cömertçe paylaşmak için küçük de olsa bir adım atmaya ne dersiniz? Gelin, bu yeni yılda sadece sevdiklerimize ve kendimize değil, tüm dünyaya anlamlı bir hediye bırakmak için yapabileceklerimize birlikte bakalım.

Dünyayı güzelleştirmek ve herkese daha yaşanabilir bir dünya hediye etmek için…

Tüketim alışkanlıklarınızı değiştirin

Almayı düşündüğünüz şey her ne olursa olsun, satın almadan önce ‘Buna gerçekten ihtiyacım var mı?’ sorusunu kendinize sorduğunuzdan emin olun. İndirimlerin ardının arkasının kesilmediği bir tüketim kültürünün içinde, daha fazlasını almamız için elinden geleni yapan kampanyaların arasında kendinizi kontrol etmeniz zor olsa da, hızlı tüketim her geçen gün daha fazla kaynağın tüketilmesine, daha fazla insanın ucuz iş gücü olarak kullanılmasına ve dünyanın daha fazla atığa maruz kalmasına sebep oluyor. Tüketirken aldığınız ürünün nasıl üretildiğini, işçilerinin hangi şartlarda çalıştığını, hammaddesinde nelerin kullanıldığını ve ne kadar uzun süre kullanılabileceğini iyi araştırın. Mümkünse büyük markalardansa üretim aşamasını ve kullanılan kaynakları şeffaf şekilde tüketicisiyle paylaşan, yerel üreticilerden satın alın.

İlginizi çekebilir: Tüketim kültürü ve harcama alışkanlıkları: Neyi, neden, nasıl ve ne kadar harcıyoruz?

Plastik kullanımınızı azaltın

Dünya üzerinde dakikada tam 1 milyon plastik şişe satın alındığını, yılda 500 milyar plastik poşet kullanıldığını ve bu plastik atıkların sadece %9’unun geri dönüştürülebildiğini biliyor muydunuz? Geri dönüştürülemeyen %91’in ise nereye gittiğini tahmin etmek zor değil: Toprak altına gömülerek yediğimiz yiyeceklerin yetiştiği toprağı ve içtiğimiz yer altı sularını zehirliyor; yakılarak soluduğumuz havayı kirletiyor ya da dünyanın en önemli oksijen kaynağı olan okyanuslara dökülerek deniz yaşamının ve tüm ekosistemin dengesini alt üst ediyor. Plastik tüketimini azaltmak için bireysel olarak atabileceğiniz adımlarsa çok basit: Paketli gıdaları mümkün olabildiğince satın almamak, alışverişte plastik poşet yerine bez çantalar kullanmak, her seferinde plastik şişeden su içmek yerine suyunuzu mataranıza doldurarak yanınızda taşımak, plastik pipet yerine cam pipet kullanmak ve günlük yaşamınızda plastik tüketimi konusunda attığınız her adımın farkında olmak.

İlginizi çekebilir: Daha iyi bir gelecek için plastik kullanımını azaltmanın 8 yolu

Su gibi tükenebilir doğal kaynaklar için tasarruf yapın

Küveti doldururken, dişlerinizi fırçalarken, ellerinizi yıkarken… Kısacası su gibi tükenebilir doğal kaynakları tükettiğiniz her an boşa harcamamaya dikkat etmelisiniz. Salgın nedeniyle hijyenimize çok daha fazla dikkat etmeye çalıştığımız şu günlerde su kullanımımız konusunda fazlasıyla dikkatsiz davranabiliyoruz. Ancak küresel ısınmayla birlikte mevsim döngülerinin değişmesi, yağış miktarının azalması ve sera gazlarının çoğalması hayati önemi olan su kaynaklarının gün geçtikçe çok daha fazla ve hızlı tükenmesine neden oluyor. Suyun yanı sıra üretiminde doğal kaynakların kullanıldığı elektriği ve ısınmak için kullandığınız tüm enerji kaynaklarını daha bilinçli ve limitli kullanmaya çalışın. Evinizdeki aydınlatmalarda çevre dostu seçeneklere yönelin. 

İlginizi çekebilir: Su tasarrufu için uygulayabileceğimiz 7 pratik öneri

Karbon ayak izinizi azaltın

Hepimiz yaşadığımız yere ve yaşam tarzımıza göre farklı miktarda karbon salınımına neden oluyoruz. Tükettiğimiz besinlerin bitkisel ya da hayvansal olmasından elektrik tüketimimize, kullandığımız seyahat araçlarından evimizi hangi kaynaklarla ısıttığımıza günlük yaşamımızda attığımız her adım, hatta aldığımız her nefes belirli bir miktar karbondioksit salınımına neden oluyor. Öncelikli olarak karbon ayak izinizin büyüklüğünü öğrenmek için, bu linki kullanarak karbon ayak izi hesaplaması yapabilirsiniz.

Karbon ayak izinizi azaltmak için yapabileceklerinizse şöyle: Araba kullanmak yerine otobüs veya tren gibi toplu taşıma araçlarını kullanmak, aydınlatmada tasarruflu ampuller kullanmak, evinizin ısı yalıtımını güçlendirmek, mümkünse yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak, sera gazı salınımında etkili hayvansal gıdalara olan talebi ve dolayısıyla üretimi azaltmak adına hayvansal besin tüketiminizi sınırlandırmak ve karbondioksiti emerek oksijene çeviren ağaçlarla tüm dünyayı yeşillendirmek.

İlginizi çekebilir: Dünyanın dengesini korumak ve iklim değişikliğini önlemek için: Karbon ayak izimizi nasıl azaltırız?

Dünyayı güzelleştirirken kendinizi de iyileştirmek için…

Mevsimsel beslenin

Mevsimsel beslenmek, sofranıza gelen tüm besinlerin üretiminde doğal ve sürdürülebilir kaynakların kullanılması anlamına geliyor. Üstelik araştırmalar doğal olarak olgunlaşan, zamanında hasat edilen ve mevsiminde tüketilen meyve ve sebzelerin; henüz olgunluğa ulaşmadan ya da kimyasal olgunlaştırıcılarla, hormon ilaçlarıyla yapay koşullarda yetiştirilip soframıza gelen yiyeceklere kıyasla besin değerlerinin çok daha yüksek olduğunu gösteriyor. Mevsimsel olarak yetişen besinleri tüketmek, mevsimin şartlarına uygun koşullarda ekstra bir enerji ya da doğal kaynak harcanmasına gerek olmaksızın büyüyebildiklerinden dolayı hem çevre için hem de sağlığınız için en iyi beslenme alışkanlıklarının başında geliyor. Dolayısıyla mevsim meyve ve sebzelerinin neler olduğunu öğrenip beslenme düzeninizde mevsimsel besinlere yer vererek hem kendi sağlığınıza hem de doğaya büyük bir iyilik yapmış olacaksınız. 

İlginizi çekebilir: Bağışıklık sistemini güçlendirmek için mevsimsel beslenme: Güçlü bir bağışıklık sistemi için mevsiminde sebze meyve tüketmenin önemi

Modada sürdürülebilir seçeneklere yönelin

Moda sektörünün, doğaya verdiği zarar bakımından petrol sektöründen hemen sonra geldiğini biliyor muydunuz? Toksik ve mikro plastikler içeren kumaş boyaları, pamuk tarlaları ve yün kaynağı olan koyunlar için harcanan su miktarı, nakliye sırasında taşıtların atmosfere saldığı zehirli gazlar üretim aşamasında bile doğaya zarar veriyor. Dayanıklı malzemelerden yapılmayan bu kıyafetler, hem çok ucuz oldukları için kolayca gözden çıkarılarak hem de tekrar kullanılamayacak hale gelerek en fazla birkaç yıl kullandıktan sonra gittikçe büyüyen atık denizinin bir parçası oluyor. Hem çevreyi hem de sağlığınızı koruyabilmek adına, satın aldığınız kıyafetlerin uzun süre dayanabilecek, doğa dostu malzemelerden yapılmış olmalarının yanı sıra her zaman giyebileceğiniz zamansız parçalardan oluşmasına da dikkat edin.

İlginizi çekebilir: Doğaya saygılı ve sürdürülebilir bir gardırop sahibi olmanın yolları

İkinci el eşyalara bir şans verin

Moda ve dekorasyon konusunda ikinci el seçenekler bulabilmek artık çok daha kolay hale geldi. Dolap, Moda Cruz, LetGo gibi pek çok mobil uygulamada az kullanılmış ya da hiç kullanılmamış eşyalara kısa sürede ulaşabilmeniz mümkün. Herhangi bir şeyi satın almadan önce ikinci el seçeneklere yönelmek, hem çok daha ekonomik hem de çevreye çok daha dost bir seçenek.

İlginizi çekebilir: Hurdadan sanat eserine: İkinci el materyalleri yeniden yorumlayan sanatçı Dan Rawlings

Bitki bakımını öğrenerek doğayı daha yakından tanıyın

Bitkileri tanımak, ihtiyaçlarını anlamak, bahçenizde ya da saksınızda meyve ya da sebze yetiştirmek… Özellikle şehir yaşamında dilediğimiz her an doğayla iç içe olamasak da, doğayı yaşam alanımıza taşımanın en kolay yolu bitki bakımını öğrenerek mümkün olabildiğince evlerimizde yeşile ve bitkilere yer açmak. Kendi yetiştirdiğiniz bir domatesi dalından koparmanın, kendi suladığınız bir fidandan yıllar sonra meyve yemenin ya da saksıdaki bir çiçeğin yeni verdiği filizin günden güne nasıl büyüdüğünü izlemenin verdiği mutluluk hiçbir şeyle kıyaslanamaz. Yediğiniz meyve ve sebzelerin çekirdeklerini biriktirip doğaya geri kazandırmak, bahçenize ya da boş alanlara ağaç fidanları dikmek, ormanların korunmasına az da olsa destek olabilmek sadece kendimiz ve gelecek için güzel bir dünya yaratmanın değil aynı zamanda yaşam alanları ormanlar ve doğa olan kuşlara, arılara ve tüm hayvanlara alan açmanın da bir yolu.

İlginizi çekebilir: Ve insan doğaya döner: Doğayı korumaya nereden başlayabiliriz?

Hayvan sahiplenin

Karşılıksız sevginin ve sınırsız mutluluğun ete kemiğe bürünmüş hali olan evcil hayvanlar, yılbaşında hem kendinize hem de yaşadığınız dünyaya sunacağınız harika bir armağan olabilir. Ticari amaçlı üretilerek bilinçsiz ve sorumsuz sahipleri tarafından sokağa bırakılmış, bakıma ve sevgiye muhtaç bir sokak hayvanını sahiplenerek patili bir dost kazanmaya ne dersiniz? Evcil hayvan sahiplenme fikri sizi düşündürüyorsa, o minik canların size muhtaç olduğu kadar sizin de aslında onlara ihtiyaç duyduğunuzu bilmelisiniz. Sorumluluk duygunuzu güçlendirecek, empati ve gözlem becerilerinizi geliştirecek, stres seviyenizi hiç olmadığı kadar azaltacak, çok daha aktif bir yaşam sürmenize yardımcı olacak ve her şeyden önemlisi sizi koşulsuzca sevecek bir evcil hayvan sahiplenmek bu yıl hem kendinize hem de ona vereceğiniz en güzel hediye olacaktır. 

Şiddet, ayrımcılık, ötekileştirme ve haksızlık karşısında sesinizi yükseltin

Sosyal medyanın birleştirici gücü sayesinde bu yıl kadına şiddet, homofobi ve ırkçılık nedeniyle meydana gelen talihsiz pek çok olaya yakından şahit olup, tekrarlarının yaşanmaması için farkındalığı artırıcı ve yaptırımları güçlendirici adımlar atmak üzere bir araya geldik. Sesini yükseltemeyenlerin sesi olmanın, tüm gücümüzle haksızlığa uğrayanların yanında olabileceğimizi göstermenin farklı yollarını keşfettik. Yeni yılda hem kendiniz hem de başkaları için daha fazla iyilik hareketine katılmayı, haksızlıklar karşısında elinizdeki maddi ve manevi tüm imkanlarla destek olmayı deneyebilirsiniz. Mor çatı, World Human Relief, Unicef, Unesco gibi platformlarda gönüllü aktivitelere katılarak; maddi bağışta bulunarak ya da yaptıkları projelere vaktinizi ayırarak kadınların, çocukların, LGBTİ+ grupların ve göçmenler gibi azınlıkta kalan insanların haklarının korunmasını destekleyebilirsiniz.

Kan, ilik ve organ bağışçısı olun

Sağlığın yaşamdaki her şeyden öncelikli olduğunu çok daha iyi anladığımız şu günlerde, yaşadığı sağlık problemleri nedeniyle yaşamı tehlike altında olan insanlara destek olmaktan daha anlamlı bir hediye olabilir mi? Kan bağışında ve organ bağışında bulunarak sağlığına kavuşmayı bekleyen binlerce insanın umudu olabilirsiniz. Eğitim ve araştırma hastanelerine, organ nakli yapan tüm kamu ve özel hastanelerin organ nakil koordinatörlerine başvurarak sadece iki dakika içinde organ bağışçısı olabilirsiniz. 

Daha şefkatli, nazik ve şükür dolu olun

Sevgi, mutluluk, nezaket ve iyiliğin bulaşıcı olduğunu biliyor muydunuz? Özellikle sosyal medyada artan nefret söylemleri, kırıcı yorumlar, kaba davranışlar son dönemlerde hızla artış gösteriyor. Daha iyi bir insan olmanın yolu yaşadığımız dünyaya katkıda bulunmak kadar, sevgi, şefkat, nezaket gibi duyguları da başkalarıyla paylaşabilmekten ve içimizdeki iyiliği tüm dünyaya yayabilmekten geçiyor. Bu nedenle hem dünyaya hem de kendinize verebileceğiniz en güzel hediyelerden biri de hem başkalarına hem de kendinize karşı daha hoşgörülü, nazik, şefkatli ve dürüst olabilmek. Kendinize ve başkalarına daha fazla teşekkür ettiğiniz, sahip olduklarınız için şükredebildiğiniz, kendinize karşı dürüst olabildiğiniz ve iyi niyetle yaklaştığınız sürece önce kendinizin, sonra çevrenizdekilerin ve tüm dünyanın daha yaşanılabilir bir yer olmasına katkıda bulunabilirsiniz. 

Kendiniz ve çevreyle birlikte başkalarını da mutlu etmek için…

Bağış yapın ve gönüllü aktivitelere katılın

Hediye seçenekleri arasında belki de en anlamlı olan alternatiflerden biri de gönüllü kuruluşlardan birine maddi bağış yapmak, sundukları birbirinden farklı hediye alternatifleriyle dolaylı olarak bağışta bulunmak ya da zamanınızı ayırarak mentorluk gibi gönüllü aktivitelerle faaliyetlerine destek olmak. Bu yılbaşında sevdiklerinize ya da kendinize anlamlı bir hediye vermek istiyorsanız, güvendiğiniz bir platforma bağış yapabilirsiniz. Bağış tabii ki sadece parayla olmak zorunda değil; diğer insanlara, canlılara ve doğaya vaktinizi ayırarak da katkıda bulunabilirsiniz. İhtiyacı olan çocukların eğitim gereksinimlerine katkıda bulunmak, hayvanların korunmasına destek vermek, doğanın ve çevre kirliliğinin önüne geçmek gibi amaçları olan bağış kuruluşlarına maddi bağışta bulunabileceğiniz gibi gönüllü aktivitelerde yer alarak da katkınızı sunabilirsiniz. Ayrıca evde kullanmadığınız, ihtiyacınız olmayan her şeyi ihtiyacı olanlarla paylaşabilirsiniz.

Morçatı, LÖSEV, AÇEV, Darüşşafaka, TEMA, Tohum Otizm Vakfı, WWF Market, TOÇEV, National Geographic, TEGV gibi pek çok dernek ve kuruluş peluş oyuncaklar, rengarenk defterler ve kırtasiye malzemeleri, bardaklar, sweatshirtler gibi ürünleriyle hem muhteşem tasarımlara sahip hediye seçeneklerini bizlerle buluşturuyor hem de bu satışlardan elde edilen gelirleri dünya için anlamlı adımlara dönüştürüyor. 

İlginizi çekebilir: Hediyelerinizle iyilik dağıtmaya ne dersiniz?

Sürdürülebilir ürünler sunan yerel işletmeleri tercih edin

Sürdürülebilir markaların ürünlerini tercih etmek sevdiklerinize ya da kendinize hem birbirinden güzel tasarımlara sahip hem de çevre dostu bir hediye etmenin en iyi yollarından biri. Türkiye’de bulunan markalardan Tiny, Huner, WearSisters, Restore Jeans, Satsuma, Kapbula, Reflect, Heliotropic, Away Denim gibi markaların harika ürünlerine mutlaka göz atmanızı öneriyoruz. Ayrıca, Türkiye’den sürdürülebilir ve yerel pek çok markanın bir arada bulunduğu Lokal Hareket platformunda da hem kendinizin hem de sevdiklerinizin ihtiyaçlarına uygun pek çok ürünü bulabilmeniz mümkün.

İlginizi çekebilir: Sürdürülebilir hediyeler için: Sıfır atık hediye önerileri

Yılbaşında hediye almanın ve vermenin, sevdiklerimizi ya da kendimizi sevindirmekten çok daha büyük anlamlara bürünebileceğine inanıyoruz. Parçası olduğumuz bütünün tamamına katkı sağlayabilecek, çevreye dost, kendimiz ve sevdiklerimiz kadar doğanın ve başka insanların ihtiyaçlarına da duyarlı hediye seçenekleriyle bu yıl hem kendiniz, hem başkaları hem de dünya için faydalı olacak değişim hareketi için ilk adımı atabilirsiniz. Unutmayın: “Bir insan değişir, dünya değişir!”

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale