X

Dünyanın her yerinden insanları aynı yemek masasında buluşturan uygulama: Eatwith

Yeni şeyleri denemeyi çok seviyorum. Bu yeniliklerin hayatıma kattığı anlara ise bayılıyorum!

Günlük olarak yerli yabancı takip ettiğim birçok blog ve web sitesi var. Genellikle trafikte geçen zamanı bu şekilde değerlendiriyorum ve hemen hemen her gün farklı bir şey okuyup öğreniyorum. Tabiki odak noktam seyahat ve seyahatle ilgili her şey; çünkü aslında seyahatin içinde yemekten sanata, kültürden tarihe, insandan deneyime kadar her şey var. Tüm bunlar benim yaşam enerjimi sürekli yüksek tutmamı sağlıyor. Yenilik deyince kalp atışları hızlanan biri olarak bakış açım; okuduğum şeylerden hangilerini deneyebilirim, hangilerini hayatıma uyarlayabilirim şeklinde. Bu yüzden mesela; ‘Seyahatseverlerin bayılarak kullandığı mobil uygulamalar’ isimli bir yazıya balıklama atlıyor, bahsi geçen tüm mobil uygulamaları indirip hepsini deniyorum. Eatwith ise onlardan sadece biri.

Mükemmel deneyime odaklanan kazanıyor!

Günümüzde insanlar seyahatlerinde bol yıldızlı restoranlara gitmektense yerel yemekler tatmayı ve bunu farklı insanlarla deneyimlemeyi tercih ediyor.

2016 seyahat trendlerine baktığım zaman artık insanlar kilise, müze, saray gibi turistik yerleri görüp, görülecekler listesine bir tik daha atmak değil, hikaye toplamak istiyor. Trip Advisor’da bol yıldızlı, mutlaka yemek yenilmesi gereken restoranı değil, yerel insanların tercih ettiği lokantalara gitmek istiyor. Elinde bir liste ile gezmek değil, kendini sokaklara atıp umarsızca yürümek ve bilmediği o şehrin sokaklarında kaybolmak istiyor. Yerel insanlarla tanışıp, internette ve kitaplarda yazmayan şeyleri onlardan dinlemek istiyor. Paris’i bir Parizyen gibi yaşamak istiyor. Aslında insanlar artık mükemmel bir deneyim yaşamak istiyor ve mükemmel deneyime odaklanan fikirler de günümüzde çok tutuluyor.

Amsterdam’daki Eatwith deneyimim

Koskoca 2 paragraftan sonra demek istediğim şey aslında şu: Yeniliklere açık olun, tutku duyduğunuz şey her ne ise onunla ilgili sürekli güncel olun ve deneyim yaşayın, yani yaşamdan anlar toplayın!

Eatwith ile trafikteki zamanı daha etkili bir şekilde kullanma çalışmalarım sırasında tanıştım ve bu fikre bayıldım. Hem güzel yemek yemeyi çok seviyorum, hem tanımadığım birinin evinde birbirini tanımayan bir masa dolusu insanla yemek yeme fikri çok keyifli geldi hem de bu baya baya deneyim odaklı bir şey diye düşünüp ilk seyahatimde kullanmaya karar verdim.

Peki, nedir Eatwith?

Eatwith

Eatwith; yemek yapmayı seven insanlarla, hatta bazen şeflerle, yemek yemeyi seven insanları biraraya getiren bir platform. Tek yapmanız gereken seyahate çıkmadan önce eatwith.com üzerinden ilgili bilgileri doldurup önünüze çıkan seçeneklerden damak zevkinize uygun menüyü ve ev sahibini seçip rezervasyon yaptırmanız. Sonrası ise nefis bir deneyim, zira o masayı sizinle birlikte kimler paylaşacak hiçbir fikriniz yok 🙂

14 Şubat akşamı sevgilimle birlikte Petra’nın kanalın kıyısındaki evine gittik. Petra, yemek yapmayı çok seven bir sanatçı. Dolayısıyla evi küçük bir sanat galerisi tadındaydı. Bizi son derece nazik bir şekilde karşılayıp, yemek masasına aldı ve sofrayı hazırlarken bize içecek bir şeyler ikram etti. Amsterdam’da hiç tanımadığımız birinin evinde, bir yemek masasının çevresinde dünyanın farklı yerlerinden gelmiş 6 kişi o akşam nefis bir gece geçirdik. Nefis olan tek şey bu atmosfer değildi elbette.

Grissiniye sarılmış prosciutto ile başlayan yemek kaju fıstıklı balkabağı çorbası, rosemary ve beyaz şarap ile marine edilmiş baby chicken ile devam etti. Son vuruşu ise beyaz çikolatalı panna cotta ile yaptık. Bu enfes deneyimin kişi başı ücreti ise 31 $.

Ben muhteşem deneyimler peşinde koşarken siz de en son ne zaman yeni bir şey denediğinizi bir düşünün derim 🙂

Keyifle…

Öznur Demirhan: Bu hayatta en çok heyecan duyarak yaptığım şey seyahat etmek, beni en çok motive eden şey yeni yerler görmek, olmaktan en mutluluk duyduğum yerler hava alanları, tren garları, otobüs durakları… Tek isteğim hikayemi tutkuyla ve heyecanla yaşamak, hatırımdan gitmesin diye yazmak. Ben hikayemde dünyayı keşfediyorum. Senin hikayen ne?

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale