Dünyanın farklı yerlerinden ilgi çekici ebeveynlik pratikleri

Ebeveynlere yardımcı olacak birçok kaynak, video, konuşma, kitap olsa da ebeveynliğin tek bir kurallar kitabı olmadığı kesin. Bireysel farklılıkların yanı sıra kültürün de etkisiyle çeşitlenen ebeveynlik pratiklerinde kabul gören/görmeyen, hoş karşılanan/karşılanmayan, toplumlara uyan/uymayan birçok yaklaşım var. Koreli ebeveynlerin aile yemeklerine verdikleri önemden tutun da Hindistan’daki geniş aileyi içine alan bakım pratiklerine kadar ilginizi çekecek ve eminiz ki zaman zaman hayrete düşürecek birçok farklı yaklaşım var. İşte dünyanın farklı yerlerinden ebeveynlik pratikleri:

Özgür ve bağımsız çocuklar: Japonya

Japonya’nın suç oranlarının en düşük olduğu ülkelerden biri olduğunu duymuşsunuzdur. Bu durum, ebeveynlerin çocuklarına karşı olam tutumlarını da etkiliyor. Şöyle ki, 6 yaşındaki çocuklar okula tek başına gidebiliyorlar ve hatta toplu taşıma araçlarını yanlarında bir büyük yokken de kullanabiliyorlar. Bu noktada, toplumdaki diğer bireylerin de ihtiyaç halinde çocuklara yardımcı olması bekleniyor. Öte yandan, çocuklar hem evlerinde hem de okullarında çeşitli görev ve sorumlulukları da üstleniyor. Yerleri silmek, toz almak, tuvaletleri temizlemek gibi rolleri gerçekleştiriyor; evin market alışverişini bile tek başlarına markete giderek yapabiliyorlar.

Açık havada uyku zamanı: Danimarka

Görsel: expatguideturkey

Başta Danimarka olmak üzere uzun ve soğuk geçen kış günleriyle tanınan İskandinav ülkelerinde bebekler açık havada uyuyorlar. Yalnızca evlerinin dışında ya da okul bahçelerinde değil, kafelerin, mağazaların önünde de. Ebeveynler kapalı bir mekana girseler de küçük çocuklarını uyurken bebek arabalarının içerisinde dışarıda bırakıyorlar. Çünkü açık havanın bebeklerin daha rahat uyumasına yardımcı olduğunu ve sağlıklarını desteklediğini biliyorlar. Soğuklar ise ebeveynleri de çocukları da korkutmuyor! Elbette ki bu uygulama, İskandinav ülkelerindeki kamusal alanların güvenliği ile de yakından ilgili…

Doğumdan itibaren tuvalet eğitimi: Çin

Çinli bebeklerin tuvalet eğitimi doğar doğmaz başlıyor. Çin’de birçok çocuk, 2 yaşına gelmeden önce tuvalet eğitimini tamamlamış oluyor. Çinli ebeveynlerin çoğu, geleneksel bir çocuk yetiştirme pratiği olan bezsiz tuvalet eğitimini benimsiyor; yani bebekler yaşamlarının ilk yıllarını bebek bezi olmadan geçiriyorlar. Bu pratiğin uygulayıcıları ve savunucuları hem bütçe hem de çevre için kazançlı olduğunu öne sürseler de Çin’de bebekli birçok evde halılar belli bir süre kaldırılıyor

Büyümüş de küçülmüş çocuklar: Fransa

Çocuk yetiştirme konusunda örnek alınan toplumlardan biri olan Fransa’da ebeveynlerin sırrı, çocuklarına birer yetişkinmiş gibi davranmaları. Hem toplum hem de ebeveynler çocukların kendi başlarına karar alabileceklerini, onların da yetişkin hayatına uyum sağlayabileceklerini düşünüyor. Fransa’da herhangi bir toplu etkinlikte çocuklar için ayrılmış özel alanlar bulunmuyor ya da restoranlarda çocuk menülerine rastlamak çok zor. Çünkü, çocuklar da ebeveynleriyle aynı yerde oturup aynı yemeklerden yiyebiliyorlar. Ayrıca, Fransızlar damak tadının önemini biliyor ve çocuklarına da öğretiyorlar. Doğru ve lezzetli yemenin bir beceri olduğuna inanan Fransızlar, çocuklara bir şeyi yemeleri gerektiğini söylemek yerine tadına bakmalarına teşvik etmeye çalışıyorlar.

Destekli bakım: Hindistan

Dünya üzerindeki birçok toplumda çocukların birincil bakımveren tarafından sağlanması yaygın bir durumdur; genellikle anne veya baba çocukların bakımının büyük bir çoğunluğunu üstlenir. Hindistan’da ise bireyci ebeveynlik pratiklerinin yerine çoklu bir bakım anlayışı var. Hintli bebekler, genç-yaşlı fark etmeksizin geniş ailenin diğer üyeleri tarafından da bakılıyor. Büyükanne-büyükbaba veya teyze-amcaların bebeklere bakması ya da büyük-küçük kuzenlerin birbirleriyle ilgilenmeleri Hindistan’da oldukça yaygın. Bu nedenle evlerde bol bol kalabalık görmek mümkün.

Geç uyku saatleri: İtalya

Muhtemelen, çok şaşıracağınız bir ebeveynlik pratiği İtalya’dan geliyor: Geç uyku saatleri. Genellikle çocuklu ailelerde çocukların uyku saatlerine göre planlanan yemekli etkinlikler, İtalya’da tam tersi. Çünkü İtalyanlar akşam yemeklerini geç yedikleri için çocuklarını da uykuya geç yatırıyorlar. Dışarıda olmaları ya da çocukların sandalyede, kucakta uyuklamaları fark etmiyor. Ebeveynler çocuklarına değil; çocuklar ebeveynlerine uyum sağlıyorlar.

Göz kontaksız bağ: Kenya

En az İtalyan ebeveynlik pratiği kadar şaşıracağınızı düşündüğümüz bir başka uygulama ise Kenya’da. Kenya’daki Kisii ebeveynleri, yeni doğan bebekleriyle göz teması kurmuyor çünkü onlara göre göz teması bir otorite biçimi ve bir bebeğe böyle bir güç vermek istemiyorlar. Anneler, bebeklerini her yere kucaklarında taşıyorlar ama ağlamalarına pek kulak asmıyorlar; daha doğrusu göz kontağı ile dikkatlerini vermiyorlar.

Toplumsal cinsiyet eşitliği: Aka Kabilesi (Afrika)

Tüm dünyaya örnek olacak cinsten bir ebeveynlik pratiği, Afrika’nın Aka Kabilesi’nden geliyor. Akalar’da babalar da en az anneler kadar ve hatta bazen onlardan daha fazla çocuklarıyla ilgileniyorlar. Bebeklerin neredeyse tüm bakımını üstlenen Aka babaları çocuklarla ilgilenirken anneler de avlanmaya gidiyor. Bu durumun tam tersi de mevcut. Ayrıca, toplumsal cinsiyet rollerine meydan okuyan Akalar’da bebeklerin rahatlamak için (elbette ki süt emmek amaçlı değil) babalarının meme ucunu emdikleri de biliniyor.

Ailecek yemek zamanı: Güney Kore

Kültüründe yemek yemenin geniş bir yer kapladığı Güney Kore’de çocuklara paylaşılan sofraların ne denli önemli olduğu öğretiliyor. Biraz sert bir yaptırım gibi görünüyor olsa da Güney Koreli çocuklara ebeveynleri tarafından acıksalar da ailenin diğer üyelerini yemeğe başlamak için beklemeleri öğretiliyor. Çünkü, onlara göre tüm ailenin bir arada olması yemeğin tadını çıkarmak için en uygun an.

Bolca sevgi: Evrensel!

Çocuklarını okula yalnız göndersinler göndermesinler, yemek yemeye zorlasın zorlamasınlar, tuvalet eğitimine erken başlasınlar başlamasınlar hiç fark etmez! Dünyanın neresinde yaşıyor olursa olsunlar tüm anne-babalar çocuklarıyla güvenli bir bağ inşa etmek için çaba harcarlar. Ve bolca sevmek, en evrensel ebeveynlik pratiğidir…

Bonus: Türkiye’de neler var?

Ülkemizdeki ebeveynlik pratiklerini düşündüğümüzde rengarenk senaryonlar gözümüzün önünde canlanabilir. Hindistan’daki gibi geniş aileden destek almak bizde de yaygın olsa da Danimarka’da olduğu gibi anne-babaların bebek arabalarını dışarıda bırakmalarının imkansıza yakın olduğunu söyleyebiliriz E tabii bir de bizde kaşıkla kovalama var! Evet, özellikle küçük çocukların peşinden yemek yedirmek için küçük bir kaşıkla koşmak ebeveynlerin sıkça tercih ettiği bir ebeveyn egzersizi olabilir.

Sizin uyguladığınız ya da gözlemlediğiniz ebeveynlik pratiklerinde neler var?

İlginizi çekebilir: Fransız ebeveynler neyi farklı yapıyor: ‘Bebeğinize Fransız Kalın’ kitabından çocuk yetiştirme ipuçları

Kaynak: verywellfamily, huffpost, moms, globalcitizen

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!