X

Dünyanın en mutlu ülkelerinin mutluluk sırları

‘Dünyanın en mutlu ülkeleri’ni duyar duymaz eminiz ki hepimizin aklında listenin ilk üç ismi belirebilir. Kaliteli yaşam standartları, yüksek gelir, geniş imkanlar ve benzeri olanaklar bir ülkede yaşayan kişilerin mutluluk düzeyini şüphesiz ki doğrudan etkiliyor. Ancak, her yıl dünyanın en mutlu ülkeleri listesinde ilk sıralarda yer alan bazı ülkelerin kendine has yaşam felsefeleri ve mutluluk sırları da mevcut. İşte dünyanın en mutlu ülkelerinin mutluluk sırları:

Finlandiya: Özgürlük ve şükran

Dünyanın en mutlu ülkeleri listesinde birinciliği elden bırakmayan Finlandiya, en başta lider eğitim sistemi ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları ile tanınıyor. Düşük yolsuzluk seviyesi, geniş orman arazileri, kaliteli yaşam standartları da mutluluk seviyesinin daha da yükselmesini sağlıyor. Eşitliğin en önemli değer olduğu ülkede özgür yaşam, en temel önceliklerden biri. Ülkede mutluluğun bir diğer sırrı ise şikayet etmemek, her şey için şükran duymak ve hayattan zevk almak gösteriliyor.

Norveç: İş-yaşam dengesi

Mutlu ülkeler listesinde Finlandiya ile birinciliği kapma yarışında olan Norveç’te her sistemin mükemmel işlemesi, ülkedeki mutluluğun en önemli kaynağı. Düşük suç oranları, ücretsiz eğitim, verimli işleyen sağlık sistemlerinin yanı sıra, iş-yaşam dengesini her zaman korumayı başaran Norveçliler, sevdiklerine zaman ayırmayı ve özellikle işle ilgili stres düzeylerini minimumda tutmaya özen gösteriyorlar. Darısı bizim başımıza diyelim mi ?

İsveç: Dengeli yaşam alışkanlıkları

Tıpkı Norveç gibi ‘denge’nin mutlulukla arasındaki yakın ilişkinin farkında olan İsveçliler, mutluluklarını dengeli, ılımlı yaşam alışkanlıkları ile açıklıyorlar. Dengede yaşamın karşılığı olan mutlu yaşam felsefesi Lagom’a ev sahipliği yapan İsveç’te her duygu, her olay ‘ne az ne çok’ yaşanıyor. Her şey olması gerektiği gibi dengede kalıyor. Lagom’un yanı sıra İsveç’teki yüksek mutluluk seviyesi; yüksek gelir, kaliteli eğitim, hak ve özgürlükler, cinsiyet eşitliği ve ekonomik rekabet gücü ile de yakından ilişkili.

Danimarka: Keyifli anlar yaratmak

Mutlu yaşam felsefelerinin en başında gelen, Türkçe tam karşılığı bulunmayan ama en yakın tabiriyle “kendinizi iyi hissetmenizi sağlayan keyifli anlar bütünü” olarak özetlenen Hygge, Danimarka’daki yüksek mutluluk oranının en önemli sırrı. Danimarkalılar, arkadaşlık ve memnuniyet gibi hayattaki küçük mutluluk anlarının tadını çıkarmayı biliyorlar ve en önemlisi rahatlıklarından, konforlu, sıcak alanlarından ne olursa olsun vazgeçmiyorlar. Hygee felsefesinin yanı sıra sağlık, eğitim, politika, eşitlik, demokrasi gibi alanlarda da dünya genelinde en iyi sıralarda yer alması, ülkenin mutluluk oranının artmasını destekliyor.

Avusturya: Gemütlichkeit

Avusturya, Hygge yaşam tarzına çok benzeyen yerli felsefeleri olan Gemütlichkeit yaklaşımını benimsiyor. Olumlu düşünceler, arkadaşça bir yaklaşım ve aidiyet duygusunu içine alan Gemütlichkeit, ülkedeki mutluluk düzeyini yükseltiyor. Öte yandan, ülkedeki düşük işsizlik oranı, yüksek gelir, büyüleyici manzaralar ve çokça spor aktivitesinin de Avusturyalıların mutluluklarını artırıyor.

Butan: Doğaya olan bağlılık

Himalayalar’ın doğu ucunda gizlenmiş olan Budist krallığı Butan, sağlık ve mutluluğun nasıl birleştirileceğine dair ilham verici bir örnek. Mutluluğun sırrının çevreyi, gezegeni korumak olduğuna vurgu yapan Butan halkı, doğaya olan bağlılıkları sayesinde iyi yaşamın özendirici bir tablosunu çizmeyi başarıyorlar.

İsviçre: Çikolata ve peynir

Mutluluğun hilesi İsviçreliler için iki kelime; çikolata ve peynir. İsviçreliler, lezzetli -ve tabii ki kalorili- ikramları çok sevmelerine rağmen, onları şaşırılacak şekilde sağlıklı bir hale getirdikleri için yaşam kalitelerini düşürmeden lezzetlerin tadını çıkarabiliyorlar. Dünyada çikolata dendiğinde akla ilk gelen isimlerden olan İsviçre, mutluluğun çikolatayla olan yakın ilişkisini de kanıtlıyor gibi… Lezzetin yanı sıra ekonomik olarak da refah içinde yaşayan ülkede, kişi başına düşen gayri safi gelirin yüksek olması da hiç şüphesiz ülkedeki mutluluğu katmerliyor.

Yeni Zelanda: İyi yaşam odaklı bütçe politikaları

Yeni Zelanda halkının mutluluğunun altında ülkedeki önleyici politikalar yatıyor. Ülkenin liderlerinin hazırladığı, ruh sağlığı sorunlarını, intiharları, çocuk yoksulluklarını ele alan geniş bütçe planı; ciddi sorunları daha ortaya çıkmadan ele almanın yanı sıra, mutluluğu tehdit eden olası bir durumun çözüme dair vatandaşlarına umut veriyor.

Lüksemburg: Anın tadını çıkarmak

Lüksemburg, zengin bir ekonomiye ve dünyadaki kişi başı en yüksek gayri safi yurt içi hasılaya sahip dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri. Ekonomik refahın halkın mutluluğunu doğal olarak olumlu etkilediği kesin. Ancak, tek sebep bu değil. Lüksemburg’da mutluluğun sırrı; hayattan zevk almak. Anın tadını çıkarmayı başaran Lüksemburglular, hayata karşı mutlu, keyif dolu bir tutum içinde yaklaşıyorlar.

İzlanda: Huzurlu sular

İzlanda’daki eşsiz jeotermal ağın, mutluluğun sırrı olduğu söylense de yerel halk, kahkaha ve sohbetlerle geçen havuz kültürünün anahtar olduğuna dikkat çekiyor. Ekonomi ve Barış Enstitüsü tarafından dünyanın en barışçıl ülkesi seçilen İzlanda’da yaşayan nüfusun az olması ve cinsiyet eşitliğine en çok önem veren ülkelerden biri olarak bilinmesi de mutluluk düzeyini yükseltiyor.

Kaynak: hipandhealthy

İlginizi çekebilir: Dünyanın farklı bölgelerinden ilham veren yaşam felsefeleri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale