Dove Özgüven Projesi: Sosyal medya ve güzellik baskısı mercek altında

Dove yeni reklam kampanyası ile sosyal medyadaki güzellik baskısına dikkat çekerek, ebeveynleri Dove Özgüven Projesi’nin bir parçası olmaya davet etti. Ünlü oyuncu Pelin Akil’in konuşmacı, Aslı Kızmaz’ın da moderatör olduğu basın toplantısında özellikle kız çocukları üzerindeki sosyal medya güzellik baskısının altı çizildi.

İdeal güzellik kalıplarına meydan okuyan ve daha kapsayıcı bir güzellik anlayışını benimseyen güzellik ve kişisel bakım markası Dove, yeni kampanyası ile ebeveynlere seslendi ve sosyal medyada özellikle kız çocuklarının yaşadıkları güzellik baskısına dikkat çekti.

3 Kasım Çarşamba günü Aslı Kızmaz moderatörlüğünde gerçekleşen, Unilever Güzellik ve Kişisel Bakımdan Sorumlu Marka Müdürü Özge Acarbay, Eğitim Bilimci, Akademisyen ve Yazar Dr. Özgür Bolat ve Oyuncu Pelin Akil’in katıldığı online basın toplantısı ile Sosyal Medyadaki Güzellik Baskısı Araştırması’nın öne çıkan verilerini, yeni reklam kampanyasını ve lise çağındaki gençler için 2015’ten beri Türkiye genelinde yürüttüğü Dove Özgüven Projesi’nin beş yıllık sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı.

Dove Özgüven Projesi l Güzelliğe Bakışımızı Değiştirelim #doveozguvenprojesi

Her 5 kızdan 1’i, yalnızca fotoğrafları üzerinde oynadığında kendi görünümünü beğeniyor.

Dove, yeni reklam kampanyasıyla sosyal medyadaki güzellik baskısına dikkat çekti. Sosyal medyadaki edit, filtre, rötuş araçları ve uygulamalarının etkisiyle özellikle kız çocuklarının fiziksel özgüvenlerinin zarar gördüğü gerçeğinden yola çıkan Dove, yeni kampanyasında sosyal medyanın dayattığı ideal güzellik kalıplarına uyma çabası yerine bir kez daha özgüven vurgusu yaptı ve Dove Özgüven Projesi ile 2016 yılından bugüne kadar tüm Türkiye’de 400 bini aşkın gence ulaştığını açıkladı.

Oyuncu Pelin Akil ise hem bir kadın hem iki kız çocuğu annesi hem de bir oyuncu olarak sosyal medyadaki güzellik baskısına kendisinden örnekler vererek yaklaştı ve şunları söyledi: “Ergenliğimde, özellikle kilolarımla ilgili dalga geçilmeye, aşağılanmaya maruz kalan bir kızdım. ‘Şişman’ diye seslenenlerin suratları, kinleri, zorbalıkları dün gibi aklımda. Şimdi bu tür zorbalıklar sosyal medyada devam ediyor. Sanki normal gibi gösterilen tek tip bir ‘güzel’ algısının, filtre kullanımının ne kadar arttığının çok farkındayım, sosyal medya baskısını ise birebir yaşıyorum. Ancak biliyorum ki önemli olan kimse dediği için değil, kimse yaptığı için değil, sen kendini kalıplara sokmadan nasıl mutlu hissediyorsan, aynaya baktığında kendini nasıl görmek istiyorsan öyle yaşamak. Tam da bu nedenle şu anda bir kaygı yaşamıyorum. Sosyal medyada gördüğüm baskı sadece kendimle sınırlı da değil, çocuklarım konusunda öyle ilginç baskılar var ki. Kıyafetlerinin renginden, saçlarının neden tokasız, dağınık olduğuna kadar. Ben çocuklarıma hiçbir şeyi dayatmıyorum ve dayatmayacağım. Şimdi ve ileride her türlü tercihlerinde yanlarında olacağım. Özellikle kız çocuğu annesi olarak Dove’un bu kapsamda yaptığı farkındalık kampanyalarını tüm kalbimle destekliyorum. Ayrıca, Dr. Özgür Bolat liderliğinde Dove Özgüven Projesi ile gençlere böyle bir medya ve sosyal medya okuryazarlığı kazandırdıkları ve dış görünüşlerine güvenen, özgüvenli bir gençlik yaratma yolundaki hedefleri için tebrik ediyorum.”

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!