X

Domates Çorbası Kaç Kalori?

Domates vitaminler, mineraller, antioksidanlar ve bitkisel bileşenlerle dolu bir meyvedir ve sağlığa da pek çok faydası vardır.

Araştırmalara göre bu bileşenler kalp hastalıkları ve kanser gibi pek çok hastalığa karşı koruma sağlayabiliyorlar.

Bu nedenle domates çorbası içmek, domatesin sağlığa faydalarını elde etmenin en iyi ve lezzetli yollarından bir tanesi olabilir. Soğuk bir havada sıcak bir kase domates çorbası içebilirsiniz ancak yazın sıcaklığında da soğuk şekilde içmek ferahlatıcı olabilir.

Domates Çorbası Kaç Kalori, Besin Değeri Nedir?

Domates görece düşük kalorili bir gıdadır ancak pek çok faydalı besine ve bitkisel bileşene sahiptir.

Aşağıda 182 gram kadar çiğ domatesin besin profili var:

  • Kalori: 33 kcal
  • Karbonhidrat: 7 gram
  • Lif: 2 gram
  • Protein: 1.6 gram
  • Yağ: 0.4 gram
  • C vitamini: Günlük ihtiyacın %28’i
  • K vitamini: Günlük ihtiyacın %12’si
  • A vitamini: Günlük ihtiyacın %8’i
  • Potasyum: Günlük ihtiyacın %9’u

Domates likopen adı verilen karotenoid bakımından da zengindir ve günlük likopen ihtiyacının %80’ini karşılar.

Likopen domatese karakteristik parlak kırmızı rengini veren pigmenttir. Ayrıca sağlığa pek çok faydası olabilir ve pek çok kronik hastalığa karşı koruyucu etkileri olabilir.

İlginç şekilde, araştırmalara göre beden likopeni piştiğinde daha rahat kullanıyor. Isının onun emilim hızını arttırma olasılığı olabilir.

Domates çorbası pişmiş domatesten yapıldığı için, bu bileşen bakımından mükemmel bir kaynaktır.

Domates Çorbasının Sağlığa Faydaları Nelerdir?

Antioksidanlar Bakımından Zengindir

Antioksidanlar oksidatif stresin zararlı etkilerini nötralize etmeye yardımcı olurlar. Bu durum hücresel hasara yol açan serbest radikal adlı bileşenlerin vücutta birikmesi sonucunda olabilir.

Domates çorbası mükemmel bir antioksidan kaynağıdır ve bunlar arasında likopen, flavonoidler, C ve E vitaminleri ile başkaları vardır.

Antioksidan tüketiminin daha düşük kanser riski ve inflamatuvar hastalıkla bağlantılı olduğu görülmüştür. Bunlara obezite ve kalp hastalıkları da dahildir.

Ayrıca araştırmalara göre C vitamini ve flavonoidlerin antioksidan eylemleri, tip-2 diyabet, kalp hastalıkları ve beyin hastalıklarına karşı da koruma sağlayabiliyorlar.

E vitamini C vitamininin antioksidan etkilerinin artışını sağlayabiliyor.

Kanserle Savaşan Özellikleri Olabilir

Domates yüksek likopen içeriğinden dolayı kanserle savaşa dair araştırmalara sık sık konu oluyor. Özellikle prostat ve meme kanserine karşı etkili olabilir.

Prostat kanseri küresel bazda kanser kaynaklı ölümlerin beşinci sebebi ve erkeklerde en çok tanısı konulan ikinci kanser türü.

Pek çok çalışmaya göre yüksek likopen alımı, özellikle de pişmiş domates ile alımı ile prostat kanseri riskinde azalma ile direkt bağlantı vardır.

Araştırmalara göre likopen kanser hücrelerinin ölüm sürecini başlatabiliyor. Ayrıca anti-anjiyogenez adı verilen süreçle tümörlerin gelişimini yavaşlatabilir.

Yüksek dozda karotenoid tüketiminin meme kanseri riskinde %28 azalma ile bağlantısı görülmüştür. Bu karotenoidler arasında alfa karoten, beta karoten ve likopen vardır.

Bu sonuçlar umut verici olsalar da, kanıtlara göre likopen tek başına bir kanser ilacı olabilecek kadar güçlü de değil.

Araştırmalara göre likopenin antioksidan kapasitesi, kemoterapi ve radyasyon terapisinin işleyişine de engel olabilir.

Cilt Sağlığı ve Görmeye Faydası Olabilir

Bir kase domates çorbası tüketmenin gözlere ve cilde faydası olabilir.

Cilt sağlığı söz konusu olduğunda, beta karoten ve likopen tüketimi, cildin UV hasarından daha kolay kurtulmasına yardımcı olabilir.

Örneğin bir çalışmada araştırmacılar 149 sağlıklı katılımcıya 15 mg likopen ve 0.8 mg beta karoten ile bazı antioksidanlar içeren gıda takviyeleri vermişler. Sonuçlara göre bu takviyeler katılımcıların ciltlerini UV ışınlarına karşı ciddi şekilde korumuşlar.

Ancak araştırmalar cilde faydası olabileceğini gösterseler de, bu durum derinizi güneşten koruyan kremlerden vazgeçmeniz gerektiği anlamına gelmiyor.

Domates gibi gıdalar karotenoidler ve A vitamini bakımından zengin oldukları için göz sağlığına faydaları da olabilir.

Domates tüketiminin yaşa bağlı maküler dejenerasyon veya yaşla gelen görme kaybına karşı da risk azalması sağlayabildiği belirtiliyor. Bu koruyucu etkilerin onların antioksidan özelliklerinden geldiği düşünülüyor. Zira oksidatif stres gözün önemli bir parçası olan makulayı etkileyebiliyor.

Buna ek olarak beden beta karoteni retinole dönüştürür ve bu bileşen görmenin önemli bir bileşenidir.

Kemik Sağlığını İyileştirebilir

Kemik erimesi, kemiklerde hassasiyet ve çatlaklar ile kendini gösteren kronik bir rahatsızlıktır. Menopoz sonrası görülen en önemli komplikasyonlardan birisi olduğu düşünülmektedir.

Çalışmalara göre likopen kemik metabolizmasının düzenlenmesinde temel bir rol oynuyor çünkü kemik mineral yoğunluğunu arttırıyor ve böylece çatlak riskinde azalma sağlayabiliyor.

Kemik metabolizmasının diğer unsurları arasında osteoblast ve osteoclast adı verilen hücreler arasında bir denge de vardır. Osteoblastlar kemik yapımından sorumlulardır, diğerleri ise emilim ve parçalanmadan sorumludurlar.

Hayvan deneylerine göre likopen osteoblast aktivitesini uyararak kemik metabolizmasını etkiliyor ve bu sırada parçalanma da azalıyor.

Kalp Hastalıklarının Riskini Azaltabilir

Domates ürünlerinin yüksek tüketimi toplam ve kötü kolesterolde azalma sağlayabilir ve bunlar kalp hastalıkları için risk faktörleridirler. Bu etkiler domatesin likopen ve C vitamini içeriğinden kaynaklanabilirler.

Hem likopen hem de C vitamini, kötü kolesterolün oksidasyonuna engel olurlar. Okside kötü kolesterol damar daralması için bir risk faktörüdür.

Likopen aynı zamanda bağırsaklarda kolesterol emilimini de azaltır, iyi kolesterolün işlevlerini güçlendirir.

Buna ek olarak domatesteki karotenoidler tansiyonu düşürmeye yardımcı olurlar. Yüksek tansiyon da kalp hastalıkları için bir risk faktörüdür.

Erkeklerde Doğurganlığı Arttırabilir

Oksidatif stres erkek kısırlığının temel sebepleri arasındadır. Sperm hasarına yol açabilir ve bu da spermleri azaltıp hareketliliklerine engel olabilir.

Araştırmalara göre likopen takviyeleri almak potansiyel bir doğurganlık tedavisi olabilir. Çünkü likopenin antioksidan özellikleri daha fazla sağlıklı sperm üretme ihtimalini arttırır.

Kısırlığa sahip 44 erkekle yapılan bir çalışmada, domates suyu veya çorbası gibi ticari domates ürünlerini tüketmenin likopen düzeylerinde ciddi bir artış sağladığı ve sonucunda sperm hareketliliğinin arttığı görülmüş.

Buna ek olarak bir hayvan deneyinde likopenin radyasyon terapisi kaynaklı hasarı azalttığı görülmüş. Bu hasar genelde sperm adetlerinde azalmaya yol açar.

Domates Çorbasının Zararları Nelerdir?

Domates genelde yemesi güvenli bir gıdadır ancak reflüyü tetikleyebilir. Reflüsü olan 100 kişiyle yapılan bir çalışmada, domatesin katılımcıların yarısında reflüyü tetiklediği görülmüş. Bu nedenle bir etki görecek olursanız domates çorbası tüketimini azaltmanız veya bırakmanız daha uygun olacaktır.

Ayrıca domates çorbası genelde bol tuzlu olur ve bu da çocuk ve yetişkinlerde yüksek tansiyona yol açabilir. Özellikle konserve ve hazır domates çorbalarında bu durum çok sık görülür. Bu nedenle günlük tuz alımı ihtiyacınızı aşmanıza yol açabilir. Ayrıca içerisine konulan krema veya üstüne serpilen kaşar peyniri rendesi gibi şeyler kalorisinde artışa yol açarak istenmeyen kilolara yol açabilirler. Krema genelde bu çorbanın yağ ve kalori içeriğinin büyük kısmını tek başına sağlar.

Sonuç Olarak

Domates çorbasının sağlığa pek çok faydası vardır ve bunun sebebi içerisindeki bitkisel bileşenlerin çokluğu olabilir. Ancak her faydasının bir araştırma tarafından desteklenmediğini de unutmamak gerekir. Bu nedenle bu alanda daha fazla araştırmalar gerekiyor. Ayrıca reflüsü olanlar için de tüketimi uygun bir gıda olmayabilir. Evinizde hazırlamanız daha düşük kalorili ve daha az tuzlu olmasına da yardımcı olabilir.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale