Dolabınızı da hayatınızı da yeniden tasarlayabilirsiniz: Redesign Club

Çevremizdeki birçok insan neredeyse her gün alışveriş yapıyor fakat giyecek hiçbir şey olmadığını düşünüyor. Tüm tüketiciler bu etik soruları sormalı: Kıyafetler nereden geliyor, kimler yapıyor? Mutluluğu sürekli bir şeyleri tüketerek aramaya mı devam edeceğiz? Bizi zenginmiş gibi hissettirip aslında bütün dünyayı fakirleştiren bu sisteme uyacak mıyız? Kıyafetlerimizi yapan insanları önemsemeyecek miyiz, yoksa bu bir dönüşümün başlangıcı mı olacak? Hayatınıza yeni sayfa açıp birlikte giydiğimiz her şeye dokunan ellerin farkında olarak değişim başlatabilecek miyiz?

Dünyada global bir moda sistemi var. Bu sistemde İlkbahar, Yaz, Sonbahar, Kış sezonu olarak insanlar defilelere gidiyor. Günümüzde ise moda sektörü yeniden şekillendi. Artık denge, acımasız şekilde üretim süreçlerinin büyük markaların yararına olacak şekle kayıyor ve hızlı modanın da daha fazla satış yapılması amacı ile çıkarıldığını belirtiyorlar. Küresel üretim bütün ürünler dış kaynak kullanarak özellikle de maaşların çok düşük olduğu ülkelerde ürettirmeye dayanıyor. İşçiler, düşük maaş, güvenli olmayan çalışma ortamı çalışmak zorunda kalıyorlar. Bazı markalar ise zarar vermeden ekonomik şekilde kıyafet üretmenin ve satmanın daha iyi olduğuna inanıyor.

Karşımızda sürdürülebilir modanın destekçisi yeni bir marka var: REDESIGN CLUB! Redesign Club ilk koleksiyonunda yer alan, etik şekilde üretilmiş benzersiz tasarımlarının her birinin hikayesi var. “Revolution of fashion!” mottosuyla yola çıkan Redesign Club, etik olarak üretilen koleksiyonu ile ikinci el kıyafetlerimizi yeniden değerlendirerek eşsiz birer zamansız parçaya nasıl dönüştürdüğünü bizlere sunuyor.

Redesign’ın ilk koleksiyonuna yön veren parçalarla tanışın

Her birinin hikayesini okudukça hissedeceksiniz. Koleksiyonu yaratırken yaptıkları her işte kadınların sosyal gelişimine ve çevreye öncelik verdiklerini belirtiyorlar. Kadınları sömürmek yerine ödüllendirmemiz gerekir. Bunu her marka kendine sormalı “Kadınlar pastadan ne kadar pay alıyor?” diye belirtiyorlar.

Kurucuları Fatih ve Aydan, moda sektörünün çevresel ve toplumsal etkisi üzerinde ne yapabileceklerini düşündüklerini ve bazı sorularla başladıklarını belirtiyorlar. Keşfettiğimiz şeyler giydiklerimiz hakkında düşüncelerimizi tamamıyla değiştirdi.

Redesign Club, “etik üretim”, “giyilebilir sanat” ve “hikaye anlatan tasarım” değerlerini el üstünde tutuyor. İstanbul merkezli marka REDESIGN CLUB, sürdürülebilir tasarım anlayışı ile modaya yeni bir bakış açısı geliştirmeyi hedeflerken, bir yandan da toplumda sanatın gücüyle bir farkındalık yaratmayı, Türkiye ve dünyaya da bir etki göstermeyi amaçlıyor. Koleksiyondan satın alınan ürünlerin bir kısmı ev kadınlarının ev ekonomisine katkıda sağlamak amacı ile bir fona aktarılıyor. Bu işi dünyaya hiç zarar vermeyecek şekilde yapmaya çalışıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Şu an değişimin başındayız ve insanlara kar elde etme aracı olarak bakmamalı diye belirtiyorlar.

REDESIGN CLUB’ın ilk koleksiyonu keşfetmek için www.redesignclub.com adresini ziyaret edebilirsiniz. Çevreye ve insalığa önem veren bu markanın her biri sanat eseri olan bu parçalarla tanışın: Yaptıkları ikinci el tasarımlarının yeniden tasarlanmış halini gördükçe gardırobunuzu yeniden dizayn etmek isteyeceksiniz!

İlginizi çekebilir: Doğaya saygılı ve sürdürülebilir bir gardırop sahibi olmanın yolları