X

Doğumdan sonra ilk saat umbilikal kordon klemplenmesi

Dünya Sağlık Örgütü: “Kordonun geç klempleme (doğumdan 1 ila 3 dakika sonra yapılan) eş zamanlı olarak temel yenidoğan bakımı başlatılırken solunum desteği gerektirmeyen doğumlar için tavsiye edilir. Erken kordon klempleme (doğumdan sonraki 1 dakika içinde yapılan) yenidoğanın solunum yetmezliği olup hemen kalp masajı için taşınması gerektiği durumlar dışında önerilmez.’’

Doğumdan sonraki ilk 1 saat global olarak ‘Golden Hour’ -altın değerinde- saat olarak tanımlanır. Böyle adlandırılması birden fazla nedeni var. Nedenlerden bir tanesi hamilelikte rahimde büyüyen bebeği besin ve oksijenle büyüten, anneden geçebilecek bebek için zararlı maddelerin bebeğe geçmesini engelleyen, koruyucu bariyer olan plasenta ile bebeği birbirine bağlayan ‘kordon’un (umbilical cord) klemplenmesi eylemidir.

Doğum gerçekleştikten sonra bu bağın -kordon’un klemplenmesi- kan akışının durdurulmasının zamanı neden önemlidir? Bu konuda neden Dünya’nın önde gelen sağlık örgütleri ve obstetri merkezleri önerilerde bulunur? 

Öneriler;

  • Dünya Sağlık Örgütü (WHO) solunum desteği gerektirmeyen sağlıklı term veya prematüre bebeklerde göbek kordonunun doğumdan sonra en az 1 dakika,
  • Amerikan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları Derneği (ACOG) ve Amerikan Pediatri Akademisi, bu süreyi sağlıklı term ve prematüre bebeklerde doğumdan sonra en az 30-60 saniye,
  • Birleşik Krallık Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları Derneği (RCOG) yine sağlıklı term ve prematüre bebekler için doğumdan sonra en az 2 dakika ve sonrasında klemplenmesini önermektedir.

Son zamanlarda geç kordon klemplenmesi yerine optimal kordon klemplenmesi olarak tanımlanmaya başlamıştır.

Optimal kordon klemplenme önerisinin ana nedenleri

Gelişmiş demir depoları

Geç klemplenme, plasentadan bebeğe daha fazla kan geçişine izin verir, bu da bebeğin demir depolarını artırır ve bebeklik döneminde demir eksikliği ve anemi riskini azaltır. Bu ekstra demirin, doğumda hemoglobin düzeylerini arttırdığı, yaşamın ilk yılında demir eksikliğini azalttığı ve bu nedenle gelişim üzerine olumlu bir etkiye sahip olabileceği belirtilmektedir.

Daha iyi dolaşım geçişi

Ek kan hacmi, bebeğin doğum sonrası hayata uyum sağlamasına yardımcı olarak dolaşım sistemini destekler ve plasental oksijenlenmeden akciğer bazlı oksijenlenmeye geçişi sağlar. Geç umblikal kordon klemplenmesi bebeklerde; daha etkin geçiş dönemi kan dolaşımı, kırmızı kan hücreleri hacminin daha iyi sağlanmasını destekler.

Artmış kan hacmi

Artan kan hacmi, erken doğan bebekler için özellikle faydalıdır ve hemodinamik stabiliteyi sağlayarak kan nakline olan ihtiyacı azaltır.

Doku ve organ onarımı

Doku ve organ onarımı için gerekli olan immünoglobulinlerin ve kök hücrelerin transferinin bu bekleme süresinde artması erken doğumda yaygın olan hücresel hasar, iltihaplanma ve organ işlev bozukluğu gibi tıbbi durumlara fayda edebilir.

Ancak, bazı durumlarda hemen klemplenmenin gerekli olabileceğini göz önünde bulundurmak önemlidir, hemen Umblikal Kordon Klemplenmesi Düşünülmesi veya Bireyselleşmiş Bakım Gereken Klinik Durumlara örnekler;

Miad ve prematüre bebekler, optimal umblikal kordon klemplenmesinden yeni doğana faydaları var gibi görünmektedir; bu nedenle, hemen klemplenme gerektiren durumlar hariç, miad ve prematüre bebeklerde en az 30-60 saniye sonra  kordon klemplenmesi önerilir. Geç umblikal kordon klemplenmesi uygulanan bebeklerde, fototerapi gerektiren sarılıkta küçük bir artış vardır. Bu nedenle geç umblikal kordon klemplenmesini uygulayan sağlık ekiplerinin yenidoğan sarılığı yakından takip etmesi önemlidir.

Her doğum benzersizdir, bu nedenle yaklaşımı, hem annenin hem de bebeğin sağlığını göz önünde bulundurarak belirlemek esastır. Doğum sürecinde sizin ve bebeğiniz için en iyi kararın verilmesini sağlamak amacıyla tercihlerinizi ve olası endişelerinizi sağlık uzmanınızla önceden tartışmak faydalı olacaktır.

Yazıyı sonlandırırken son soru olarak; ortalama 40 hafta boyunca anneden bebeğe kan sıvısı ile tüm madde geçişlerini sağlayan plasentanın doğumdan sonraki kalan belki son denebilecek kan sıvısı kime aittir? Her şey yolunda ise kimin ihtiyacıdır? 

Kaynaklar:

İlginizi çekebilir: Plasenta mucizesi: Doğanın görünmeyen kahramanı

Tanca Çivik: Selam! Ben Tanca. 1990 yılında İtalya’nın Modena şehrinde dünyaya geldim. İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümünden 2013 yılında derece ile mezun olduktan sonra uluslararası bir kozmetik şirketinde merkez satış ekibinde kurumsal hayatın bir parçası oldum. ‘Başka bir ben daha var mı? Yaşamımın bir amacı olabilir mi?’ sorularıyla iç dünyamda araştırma yaparken hamilelere, doğuma, doğana ve doğuş anına olan derin ilgimi fark ettim. Bu alanda kitaplar okudukça ilgimi çekti ve İstanbul Doğum Akademisi’nden uluslararası geçerliliği olan Doğuma Hazırlık Eğitmeni ve Doula (Doğum Koçu) Eğitimi’ni tamamladım. Şimdi ise ailelere bedenlerinin, bebeklerinin ve nefeslerinin gücünü hatırlattığımız eğitimler veriyor, sonrasında sürece göre doğumlarına destek oluyorum. Bedenlerimiz doğmayı, doğurmayı biliyor mu? Doğum nedir? Başka bir doğum mümkün mü? Biz nasıl doğduk? Hayatımızı nasıl etkiledi mi? Doula kimdir? Bir doula ne yapar? Ne yapmaz? Niyetim sende fizyolojik ve psikolojik olarak tüm yaşamlarımızı etkileyen doğum sürecimizle ilgili merak uyandırmak. Dilerim merakıma ortak olmaktan keyif alırsın. Aynı zamanda ‘Kadın, Hamilelik ve Doğum’ podcast kanalında bu konuları araştıracağız. Oraya da beklerim. Bana @doula.tanca Instagram hesabı ve tanca.civik@gmail.com adresinden ulaşabilirsin. Sevgiler

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale