X

Doğal yollarla menopoz semptomlarını azaltmanın 10 yolu

Sıcak basmaları, gece terlemeleri, duygu durum değişiklikleri, sinirlilik ve yorgunluk… Bu belirtiler sana bir şeyler çağrıştırıyor mu? Evet menopoz! Menopoz doğal bir süreç ve bütün kadınlar hayatlarının bir döneminde bu süreci kucaklayacak. 

Geçtiğimiz hafta Uplifers Instagram hesabında canlı yayına konuk oldum ve yaklaşık 40 dakika boyunca sizlerle sohbet ederek sorularınızı cevaplamaya çalıştım. En çok gelen sorulardan biri de menopoz dönemi beslenme ile ilgiliydi. Bende bu konuda detaylıca yazmak istedim. İşte menopoz döneminin 10 altın kuralı:

1. İdeal kilona ulaş ve onu koru
Menopoz doğal bir süreç ve bütün kadınlar hayatlarının bir döneminde bu süreci kucaklayacak. 

Menopoz döneminde fazla kilolu olmak, özellikle de karın bölgesindeki yağlanma, kalp ve şeker hastalığı gibi kronik hastalıkların riskini artırabilir. Bu dönemde kilo vermek aynı zamanda menopoz dönemi semptomlarının azalmasına da yardımcı olur. Postmenopozal dönemdeki kadınlarla yapılan bir araştırmada, bir yılda en az 4.5 kilo (veya vücut ağırlığının% 10’unu) kaybedenlerin sıcak basması ve gece terlemeleri semptomlarının azaldığı söyleniyor.

2. D vitamini seviyeni kontrol et

Anne karnından itibaren en önemli vitaminlerden biri olan D vitamini; menopoz döneminde de popülerliğini koruyor. Postmenopozal kadınlarda yeterli D vitamini alımı, zayıf kemiklerle ilişkili kalça kırığı riskini düşürüyor. Maalesef besinsel kaynakları yok denecek kadar az ve ihtiyacını besinlerle karşılaman imkansız. Ülke olarak güneş ışığından sentezleme konusunda da çok şanslı olduğumuzu söyleyemeyiz. Bu sebeple kan değerlerini düzenli olarak kontrol ettirmek ve gerekiyorsa bir uzman kontrolünde takviye kullanmak çok önemli.

3. Düzenli egzersizi ihmal etme

Egzersiz fiziksel ve zihinsel stresin azalmasına yardımcı olan, menopoz dönemindeki en iyi arkadaşlarından biri. Aynı zamanda düzenli egzersiz uyku kalitenin artmasına da yardımcı olur. Direkt menopoz semptomlarına egzersizin faydaları üzerine yapılan çalışmalar yetersiz olsa da düzenli egzersizin, kanser, kalp hastalığı, inme, yüksek tansiyon, tip 2 diyabet, obezite ve osteoporoz gibi hastalıklara karşı koruyucu olduğunu biliyoruz. Bütün bunlar egzersize başlaman için harika sebepler.

4. Kalsiyumdan zengin besinleri tüket

Menopoz dönemindeki hormonal değişiklikler, kemiklerin zayıflamasına ve osteoporoz riskinin artmasına neden olabilir. Kemik sağlığı denince akla ilk gelen vitaminlerden biri de kalsiyumdur. Menopoz döneminde artık iş işten geçti diye düşünme çünkü bu dönemde kalsiyum ihtiyacın normalden daha yüksek. National Institues of Health’e göre 50 yaşından küçük kadınların kalsiyum ihtiyacı 1000 mg iken 50 yaşından sonra ihtiyaç 1,200 mg’ye yükseliyor. Süt, yoğurt, peynir ve yeşil yapraklı sebzeler kalsiyum içeren besinler arasında, beslenmende yer vermeyi unutma.

5. Taze sebze ve meyve tüket
Ama sağlıklı bile olsa her şeyin fazlasının vücudunda yağa dönüştüğünü unutma ve meyve porsiyonlarına lütfen dikkat et…

Menopoz sonrası, artan yaş, kilo alımı ve değişen hormonlar kalp hastalıkları için bir risk faktörü olabilir. Bu dönemde kalbini de seven ve koruyan bir beslenme programını izlemen çok önemli. Sebze ve meyveler, antioksidan, vitamin, mineral ve lif içerikleriyle birçok hastalığı önlemeye yardımcı olurlar. Günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmeye özen göster ve rengarenk seçimler yap. Ama sağlıklı bile olsa her şeyin fazlasının vücudunda yağa dönüştüğünü unutma ve meyve porsiyonlarına lütfen dikkat et…

6. Tetikleyici besinlerden kaçın

Bazı besinler sıcak basması, gece terlemeleri ve ruh hali değişiklikleri gibi menopoz semptomlarını tetikleyebilir. Elbette bu besinler kişiden kişiye göre değişebilir, bu noktada tecrübelerin çok önemli. Seni rahatsız ettiğini düşündüğün besinleri mutlaka hayatından çıkararak değişimi gözlemle. Genel olarak alkol, kafein, yüksek yağ ve baharatlı besinler tetikleyici olabilir, dikkat et.

7. Yeterli su iç

Menopoz döneminde değişen hormonların dengesiyle kendini şiş hissediyorsan, bunun en güzel ve kolay çözümlerinden birinin de yeterli su içmek olduğunu unutma. Ayrıca yeterli su içmek, gün içinde açlığını kontrol etmene yardımcı olacak ve fazla besin almanı da engelleyecek. Her gün 8-12 bardak su içmeye özen göster, elbette bu miktar kişiden kişiye göre de değişebilir.

8. Basit şekerle arana mesafe koy
Beyaz ekmek yerine tam tane tahıllı ekmekleri, pirinç yerine bulguru tercih etmen de harika olur.

Basit şeker ve basit şeker içeren besinler kan şekerinde ani değişimlere sebep olarak, hızlı acıkmana, enerjinin düşmesine ve kendini yorgun, sinirli hissetmene sebep olabilir. Basit şeker içeren besinlerin yerine seni daha uzun süre tok tutacak sağlıklı alternatifleri koyabilirsin. Bunu mutfağında genellemen gerekirse, beyaz ekmek yerine tam tane tahıllı ekmekleri, pirinç yerine bulguru tercih etmen de harika olur.

9. Yeterli protein aldığından emin ol

Yeterli protein alımı, kas kayıplarını önlemeye yardımcı olur. Gün içinde ihtiyacın kadar protein aldığından emin ol. Kahvaltında yumurtanı, günlük beslenmende süt, yoğurt grubunu ve et grubunu eksik etme. Ayrıca proteinler tokluk hissini artırdıkları için kilo kaybı konusunda da sana destek olabilirler.

10. Kendini sev ve önemse

Bu dönemde kendini mutlaka ilk sıraya koy. Eğer sen iyi olmazsan, hiçbir şeyi de iyi yapamazsın unutma. Kendini sev, kendine vermen gereken değeri ver. Her gün mutlaka seni mutlu edecek bir şeyi yapmayı ihmal etme. Sevdiğin biriyle kahve iç, kitap oku, yoga ya da meditasyon yap…

 

İlginizi çekebilir: Ara öğün seçimleriniz nasıl olmalı: Hayatınızı kolaylaştıracak 10 sağlıklı ara öğün alternatifi

Betül Karakuş: 2014 yılında Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nden şeref öğrencisi olarak mezun oldu. Üniversite eğitimi süresince, Hacettepe Üniversitesi Erişkin Hastanesi onkoloji, nutrisyon destek, poliklinik ve dahiliye bölümlerinde ve Özel Ankara Güven Hastanesi’nde yetişkin beslenmesi üzerine; Hacettepe Üniversitesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi’nde çocuk beslenmesi üzerine; T.C. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ve Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri mutfağında kurum beslenmesi üzerine stajlarını başarıyla tamamladı. Diyabet diyetisyenliği, kardiyoloji diyetisyenliği, sporcu diyetisyenliği kursları başta olmak üzere bir çok eğitim ve kurs programına katıldı. Nisan 2014 tarihinden itibaren Mezura Kliniği’nde diyetisyen olarak çalışmaya başlayan Betül Karakuş; Mezura’nın wellness çalışmalarının yönetimi ve koordinasyonundan sorumludur. Ayrıca Mezura Kliniği’nde hasta tedavi ve eğitimi konularında, bilimsel yayın takip ve uygulama geliştirme konularında Uzm. Dyt Dilara Koçak’a yardımcı oluyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale