X

Diyetiniz de tatile çıkmasın: Bayramda bu hataları yapmayın

Önümüzde upuzun bir tatil var, düzeniniz çok bozulursa verdiğiniz kilolar hızlıca geri gelebilir. Bayramda hem kilonuzu korumak hem de bayram sonrası pişmanlıkları yaşamamak adına beslenmede ihmal edilmemesi gereken noktalar…

Şerbetli tatlıları abartmayın

Evet bayram güzel bir gelenek, fakat bayram boyunca sürekli her gittiğimiz yerde tabakları bitirmeye başlarsak sonumuz hiç iyi olmayabilir. Bayramın başında bir iki küçük kaçamak yapıp onu gün içindeki ekmek ya da pilavımızı yemeden dengeledikten sonra artık normale dönmeliyiz. Yoksa sonra tatlıya alışan bünye ile başa çıkmak zorunda kalabilirsiniz.

Az uyumayın

Hem tatil hem bayram hem de havalar sıcak olunca uyumak zorlaşabilir. Ayakta gezip de iyice uykunuzu kaçırıp sonra da geç yatıp metabolizmanızı bozmayın. Araştırmalar gösteriyor ki az uyuyanlar daha fazla kilo alma riski taşıyor.

Kahvaltıyı atlamayın

Kahvaltılar da bayram gezmelerinin artması, havaların ısınmasıyla ya canınız bir şey istemediği için ya da geceyi ayakta geçirip başka şeyler atıştırıldığı için çok fazla atlanıyor. Evet, bazen canınız bir şey istemeyebilir ama kahvaltıyı atlamak yerine kahvaltıya farklı alternatifler getirin. Her zaman dediğimiz gibi güne enerjik ve hareketli bir metabolizma ile başlamanın olmazsa olmazı kahvaltılardır. Hatta kaçan akşamlardan sonra özellikle hafif kahvaltı yapmak daha dengeleyici olacaktır.

Akşam yemeğini çok geç yapıp miktarı abartmayın

Bayramda herkesin bir araya toplanmasını beklerken ya da gün boyunca sıcaktan kavrulan vücudunuzun o hiçbir şey istemez hali güneşin gitmesiyle bitiyor ve birden akşam ne yerse yesin doymayan hali geliyor. Bu durum aslında çok normaldir. Yaz sonunda ise bütün gün aç kaldım nasıl aldım bu kiloları diyorsanız, demeyin. Çünkü sebep bu. Azar azar da olsa metabolizmanızı çalıştıracak düzgün öğünler yapmaya çalışın.

Fast food yiyeceklere yönelmeyin

Bayram tatiliyle yazlıkta evde sıcaklardan yemek yapmaya üşenilip sürekli kızartmalar, hamur işleri tüketilmeye başlanır. Bunlar pratik olabilir ancak sağlık açısından zararlıdır ve kilo almanıza sebep olurlar. Ne yediğinizin sağlığınız açısından önemli olduğunu unutmadan beslenmenize gereken önemi verin, güzel sağlıklı yemekler hazırlayın.

Asitli ve şekerli içeceklerden uzak durun

Özellikle su içme alışkanlığı olmayan kişilerin yaz mevsiminde yaptığı en büyük hata asitli içecekleri çokça tüketmeleridir. Biliyoruz ki bayramda da tatlıların yanında eksik olmuyorlar fakat bu içeceklerden alınan sıvılar hiçbir zaman suyun yerine geçmiyor ve de daha fazla kalori almanızı sağlıyorlar.

Aşırı kafein tüketmeyin 

Aşırı kafein tüketimi vücudunuzdan suyun atılmasını sağlar. Özellikle bayramda her gittiğiniz yerde sürekli ikram edilen çay ve kahveler ile yaz aylarında sıvı gereksinimi artan vücudunuz daha fazla susuz kalır. O yüzden çay, kahve, yeşil çay gibi kafeinli içecekleri içtiğinizde yeteri kadar su içtiğinizden emin olun. Bu içeceklerdeki miktara dikkat etmenizi gerektiren bir diğer sebep ise bu içeceklerin susuzluğu bastırmasıdır. Susuzluk bastırılınca da vücudun su ihtiyacını karşılayamazsınız.

Sonuç olarak susamayı beklemeyin 

Unutmayın yaz aylarında terleyen vücudumuz, daha fazla suya ihtiyaç duyar, siz her gün en az 2 litre su için ve de sadece içtiğiniz suyun su yerine geçtiğini unutmayın.

Her gün her saat dondurma demeyin 

Eveeet yazın en masum en serinleten tatlısı biliyoruz. Bayramda tatlılar yenilip üstüne bir de dondurma olmasın. Dondurmada önemli olan hangi dondurmayı ne miktarda ve de en önemlisi ne sıklıkta yediğiniz… Haftada en çok 3 kere, günde 1 veya 2 top taze sütten yapılmış dondurma tüketilebilir. Paket olup çok fazla şeker yağ içeren dondurmalardan uzak durun. Dondurma ile ilgili yapılan bir diğer hata da tüm gün çok fazla miktarda sadece dondurma tüketmektir. Tek tip beslenmek, kalori aşımı olmasa bile besin yetersizliğine sebep olacağından sağlıklı değildir.

Tatili karpuz peynirle geçirmeyin

Bu ikiliyi kan şekeri dengesini kurması ve doygunluk vermesi sebebiyle sağlıklı buluyorum. Fakat yazın bunaltıcı sıcaklarında zevkle yendiğinden porsiyon kontrolü problemleri çıkarabilmektedir. Özellikle hem hızlı hem doyurucu olması bakımından sık sık bu ikilinin başına oturmak tek tip beslenmeye dönüşür. Kontrolü kaybetmek bu sağlıklı ikilinin de size kilo aldırmasına neden olur.

Çok yüzüyoruz bir şey olmaz demeyin

Çünkü birkaç dakikada yediğiniz kalorili bir yiyeceğin yakılması 1-2 saatlik bir egzersiz ile mümkündür. Böyle düşününce yüzmenize bu kadar güvenemezsiniz değil mi?

İşte bütün bunlara dikkat edersek daha canlı dolu dolu sağlık açısından kendimizi daha iyi hissettiğimiz bir bayram tatili geçirmiş oluruz.

İyi tatiller…

 

İlginizi çekebilir: Yaz sıcaklarında daha iyi hissetmek için 10 besin

Dyt. Buket Koçoğlu: Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünden şeref öğrencisi olarak mezun oldum. O günden bu güne sofralara olabildiğince dokunmaya çalışıyorum. Beslenmede herkes için aynı doğruların olmadığına inananlardanım. Beslenme bir derya ve parmak iziniz gibi size özel... Hayatlarınıza bu denli özel bir alandan dokunup değiştirebilmek benim için çok değerli... Her yeni hayat yeni bir macera; yeter ki siz de bu işin sağlığınız için ne kadar önemli olduğu bilincine ve en önemlisi bu vücuttan başka gidecek yeriniz olmadığının farkına varın... Benimle bu muhteşem keşif sürecine var mısınız?

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale