X

Dışlanmak: Çevremizdeki farklılıklara ne kadar tahammül edebiliyoruz?

Geçenlerde seçimden evvel bir arkadaşımla sohbet ederken kendimi şu sözleri söylerken buldum:

Dışlanmaktan bıktım, yoruldum. Kendimi ailenin sevilmeyen, sahiplenilmeyen, hor görülen çocuğu gibi hissediyorum. Neden bir çocuk böyle görülür ki? Evlat dediğin candan bir parçan değil midir? Sürekli azarlanmaktan sıkıldım. Ülkenin başkanı eğer çekirdek ailedeki baba modeline denk geliyorsa; bütün çocuklarını ayırt etmeden sevip sayması gerekmez mi? Böyle hissettiğim için, bu şekilde hissettirildiğim için çok üzgünüm.

Yok hayır, tüm bunlar öfkeyle çıkmamıştı ağzımdan. Aksine çok üzgündüm.

Benim suçum neydi? Neden böyleydi? Ben ne yapmıştım? Hiçbir şey anlamıyordum. Tek bildiğim sürekli öfkeli bir baba rolü karşısında yorulmuş olduğumdu.

Sonrasında aklıma “insanın iç dünyası ne ise dışarısı da kendisinin aynasıdır” bilgisi geldi.

2018 yılındaki dünyanın düzenini düşündüm. Çevrenden farklıysan dışlanıyordun. Arkadaşların marka giyinmeyi severken sen bundan hoşlanmıyorsan dışlanıyordun; kiloluysan, çoğunluğun dinlediği müzikleri dinlemiyorsan, kurallara bayılmayan aşırı zeki bir çocuğun varsa… Örnekler herkesin hayatından yaşam biçimine farklılık gösterse de hepimiz için farklı farklı milyon tane örneği var.

Gözünüzü kapatıp o anlardan birine gitmenizi rica edeceğim şimdi. Hani çoğunluktan biraz daha farklı yaptığınız bir duruma, ana ve insanların size karşı olan tepkisine ya da tepkisizliğine zaman zaman belki de… Nasıl hissediyorsunuz kendinizi bu anda? Ne geliyorsa hiç bastırmadan, görmezden gelmeden bırakın sonuna kadar dışarı çıksın. Öfke, hınç, üzüntü, sıkışmışlık? Ne zor değil mi bu anlar? Kendiniz olduğunuzda, kendiniz olmaya çalışırken çoğu insandan daha farklısınız diye kabul görmemek.

Daha biz kendi küçük çevremizde, günlük hayatlarımızda farklılıklara tahammül edemiyoruz, dışlıyoruz, yalnız bırakıyoruz, görmezden geliniyoruz; o zaman zaten nasıl ülkece tam tersini yaşayabileceğiz ki diye düşünmekten kendimi alamıyorum.

Sonra biraz daha küçültüyorum halkayı. Koca bir ülkeden çevreye, çevreden de kendime geliyorum.

Peki ben nasılım?

Madem ülkeye, çevreye baktığımda herkesin birbirini dışlamasından muzdaribim, ben kendi kendimin arkasında sağlamca duruyor muyum? Kendimi olduğum gibi kabul ediyor muyum? Başarılarımda mutlu olduğum kadar başarısızlıklarımda kendimi sınırsız bir şefkatle sarabiliyor muyum? Kilo aldığımda zayıf olduğum zamanki gibi aynaya bakıp aynı gülen gözlerle kendime “Seni çok beğeniyorum” diyebiliyor muyum? Herhangi bir durumda pek de akıllıca davranmadığım zaman kendime anında öfkelenmek yerine kendimi yumuşacık sözlerimle avutabiliyor muyum? Gözlerimin kenarlarında çizgiler çıktığında çirkin gözükme telaşına kapılıp milyon farklı botoksa gitmek yerine yaş almamla harika bir şekilde el ele, barışık, huzur içinde yaşayabiliyor muyum?

Kalpten dürüstçe yanıtlayabilir misin bu soruları?

Değişim kendimizden başlıyor deniyor ya hani? İşte tam da bu yüzden böyle söyleniyor. Biz kendimizi içimizde her halimizle kabul edip sahiplenmezsek, çevremiz nasıl bizi kabul edecek? Çevremiz bizi kabul etmezse, bir sürü çevrenin bir araya gelmesiyle oluşan koca ülke nasıl hepimizi sahiplenecek?

İşte bu sebeptendir ki ben kendi peşimde koşmayı asla bırakmıyorum ve bırakmayacağım. Çünkü “sadece ben yapsam ne olacak ki” mantığına katılmıyorum. Çünkü ben çok değerliyim ve önemliyim. Çünkü biliyorum ki dünyaya boş yere gelmedim. Ve çünkü biliyorum ki kendimde dönüştürdüğüm herhangi bir şey çevremde de yayılmaya başlayacak ve bu halka gitgide büyüyecek. Belki zaman alacak ama olacak. Biliyorum.

Hepimizin farklılıklara saygı gösterip kabullenmesi ve olduğu her haliyle kabul etmesi dileğiyle.

Sevgiyle…

 

İlginizi çekebilir: İste, dile, teslim et: Kendimizi neden bir türlü sürece bırakamıyoruz?

Gamze Baytan: Selamlar, Gamze ben. Meditasyon ve yoga hocasıyım. 7/24 çalıştığım organizasyon sektöründen bir anda "Ne yapıyorum ben kendim için" diyerek çalışma hayatımda ne istediğime karar vermek adına verdiğim arada; kendimi bir anda bol kitap, bol sorgulama, bol seans ve bol yazının içerisinde buldum. Yol yolu açtı ve ben artık izlemek yerine hayata katılmayı seçtim. Eylül '15'te Ezgi Sorman'dan aldığım Meditasyon Eğitimi Eğitmenliği'nden mezun oldum. Şu an toplam 2 günden oluşan ve içerisinde “stres nedir, bedene etkileri nedir, sağlıklı seçimler yapmamız nasıl mümkündür, meditasyon nedir, ne işimize yarar, faydaları nedir, biz aslında kimiz” gibi soruların cevabını konuşup; her birimizin modu her an değişkenlik gösterdiği için tek bir tekniğe kendimizi sıkıştırmak yerine, esnek olabilmek adına 3 ayrı varyasyonun deneyimendiği eğitimler ve grup meditasyonları yapmaktayım. Yollar bitmez tabi hayat boyu; görebildiğimiz sürece. Ayık ve uyanık olarak yakalayabildiğimiz takdirde hayatı. Ve Cihangir Yoga'da Berivan Aslan Sungur'un Yin Yoga Eğitmenliği eğitimiyle kesişti yolum. Temmuz '17’de de meditasyon hocalığımın yanı sıra yin yoga hocalığına tam anlamıyla adım atmış oluyorum. Ben ruh-zihin-beden ile bütünüyle çalışmaktan çok keyif alıyorum. Yeni şeyler keşfediyorum. Hayatta hem daha güçlü hem daha esnek durabiliyorum artık. Her şey artık hem daha derin hem daha hafif. Ve bütün bu deneyimleri daha rahat anlamamı, içselleştirmemi, görmemi sağlayan en büyük araç da kelimelerim. Yazıyorum çünkü yazı benim bu hayatta ruhumla özgürce dansedebildiğim en özgür alan. Yazıyorum çünkü yaşadığımız, başımıza gelen herhangi bir şeyde yalnız olmadığımızı, çaresiz olmadığımızı bilelim, kuvvetimizi yine birbirimizden alalım, birbirimize yayalım ve şifa olalım diye.. Tüm insanlığa yayılmak niyetiyle. Mail adresim: gamzebaytan@gmail.com

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale