X

Diş fırçasının tarihsel serüveni: Kim, ne zaman ve neden dişlerini fırçalama ihtiyacı duydu?

Ağız sağlığı dendiğinde akla ilk gelen şey olan diş fırçası, artık her yerde kolaylıkla ulaşılabilen, yanımızda taşınıp dilediğimiz yere götürülebilen, kullanımı oldukça kolay olan ve gün geçtikçe gelişen yeni teknolojilerle birlikte evrilen bir ağız bakım aracı.

Diş fırçasının geçmişini incelediğimizde, henüz çok yeni keşfedilmiş olan hijyen ürünlerine karşın insanların diş fırçasını çok çok daha erken keşfettiğini gözlemliyoruz. Belki de daha önce üzerine hiç düşünmediğiniz, nasıl, neden ve kim tarafından icat edildiğini merak edip araştırmaya üşendiğiniz diş fırçasının ilgünç serüvenini sizler için derledik;

Ağız hijyeninde kirpi dikeni, kuş tüyü ve ağaç dalı dönemi

İlk diş fırçaları, tahmin edebileceğiniz üzere günümüzdekinden çok daha farklı formlardaydı ve doğal malzemelerden üretiliyordu. Özellikle günümüzde de hala misvak olarak varlığını sürdüren lifli ağaçların ince dallarından yapılan temizleme çubukları, kuş tüyleri ve hayvanların kemikleri ilk diş fırçaları olarak tarihteki yerini aldı. İnsanoğlunun diş fırçası olarak kullandığı doğal ağız hijyeni araçlarının en ilginciyse kirpi dikeni!

İlk ‘’diş fırçalama’’ amacıyla üretilmiş diş fırçası

Diş fırçasına en benzer formda ve bugünkü işlevine en yakın şekilde kullanılan diş fırçalama aracı ise ‘’çiğneme çubukları’’. Yukarıda bahsettiğimiz geniş yelpazeden sonra ağız hijyeni için kullanılabilecek en etkili – ve en hijyenik (!) – aracın lifli ince ağaç dalları olduğunu keşfeden insanoğlu, bir ucunu sivriltip diğer ucunu ısırarak zamanla liflerine ayırdığı diş temizleme aparatlarını oldukça uzun bir süre kullandı. Bu çubukların farklı aromalar içermesi, içeriğindeki doğal maddelerin dişleri zararlı dış etkenlere karşı koruması ve temizleyici özellikte olması, diş fırçasının ağaç dalına evrilmesinin en önemli sebeplerinden bir kaçı.

Peki, kim, neden ve ne zaman dişlerini temizleme ihtiyacı hissetti?

Ağaç dallarından yapılan ilk fırçalarının kalıntıları, MÖ 3500’lü yıllarda Mezopotamya’da yaşamış olan Babil Uygarlığına ait. Bundan sonra ise yine gelişmiş tıbbi teknikler kullanıldığı bilinen Mısır’da, MÖ 3000 yılına ait çiğneme çubuklarının kalıntılarına rastlandı. Yine Çin’de yapılan kazılarda da MÖ 1600 yılına ait diş fırçalama çubuğu kalıntıları mevcut.

Sonraki yıllarda da özellikle Yunan ve Romalıların Çin İmparatorluğu’ndaki kürdan benzeri diş temizleme araçlarına çok benzeyen aletler kullandıklarını gözlemliyoruz. Ağaç dallarından yapılan çiğneme çubuklarınınsa özellikle Afrika ve Güney Amerika’da kullanıldığı, MS 7. yüzyıldan itibarense Müslümanlar’ın adını koparıldığı ağaçtan alan ‘’misvak’’ adlı çubukları ibadet etmeden önce günde beş kez kullandıklarını görüyoruz.

Diş fırçasının Avrupa serüveni

1200’lü yıllara gelindiğindeyse yine Çin’de özellikle keşişlerin sıkça kullandığı, at kıllarının hayvan kemiklerine entegre edilmesiyle oluşturulmuş at kılı fırçalar uzun dönem kullanıldı. Uluslararası ticaretin arttığı ve ulaşımın görece kolaylaştığı yıllardaysa diş fırçası Avrupa uygarlıklarıyla tanıştı ve 17. Yüzyıldan itibaren Avrupa’da ahşap saplı diş fırçaları sıkça kullanılmaya başlandı.

Diş fırçasının Avrupa’da üretimineyse 1700’lü yıllarda başlandı. 1800’lü yıllardaysa İngiltere, Fransa, Almanya ve Japonya’da diş fırçası üretimine geçildi. Bu dönemde maliyetinin düşük olması sebebiyle domuz kılı en çok kullanılan mataryeller arasındaydı. Porsuk kılından yapılan fırçalarsa en pahalı diş fırçalarıydı. Avrupa’dan sonra Amerika’da da 1800’lü yılların sonunda diş fırçası üretimine başlandı. Gelişen teknoloji ve sanayileşmeyle birlikte, çok çabuk bakteri üreten ve maliyeti yüksek olan hayvan kılından yapılan diş fırçaları, yerini daha hijyenik olan sentetik diş fırçalarına bıraktı.

Diş fırçalama günlük rutinimize nasıl girdi?

Diş fırçalamanın günlük alışkanlıklar arasında yer alması, II.Dünya Savaşı sonrasındaki dönemi kapsıyor. Amerikan askerlerine getirilen her gün diş fırçalama zorunluluğu, zamanla halk arasında da günlük rutinin içinde yer almaya başladı.

Diş fırçasında devrim zamanı: Şarjlı diş fırçaları

1900’lü yılların başındaysa, bugünkü haliyle bildiğimiz plastik malzemeden üretilen sentetik diş fırçalarının üretimine başlandı ve 1938 yılında ilk plastik diş fırçası üretildi. 1950’li yıllara gelindiğindeyse, artık neredeyse herkesin evinde mutlaka bulunan ve ağız hijyeni konusunda çok daha etkili olduğu bilimsel araştırmalarla kanıtlanan elektronik diş fırçaları kullanılmaya başlandı.

Diş fırçasının ağız hijyeninde ve dolaylı olarak tüm vücudun sağlığında önemli rol oynadığı keşfedilmeye başlandığında, herkes için erişilebilir olması adına bir çok farklı kampanya yürütüldü. Üretimi kolaylaşan ve her geçen gün daha fazla insana ulaşan bu küçük ama etkili ağız hijyen aracı, diş hekimleri ve bilim insanlarıyla yapılan çalışmalar sonucunda geliştirilerek çok farklı formlarda piyasaya sunuldu. Günümüzde de özellikle elektronik diş fırçasına geçildikten sonra, diş hekimi kliniğini aratmayacak ölçüde etkili ve fonksiyonel diş fırçaları üretilmeye devam ediliyor. Şarjlı diş fırçalarında gelinen ve hayal gücünün sınırlarını zorlayan yeni teknolojileri sizlerle bir başka yazımızda detaylı olarak paylaşacağız.

Kamu spotu: Günde iki kez, yalnızca iki dakikanızı ayırarak dişlerinizi fırçalamayı unutmayın 🙂

Diş fırçasının tarihi serüveini konu aldığımız bu makale Oral-B‘nin katkılarıyla hazırlanmıştır.

Kaynaklar:

American Dental Association
Extraordinary origins of everyday things
Wikipedia
Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale