Az ötedeki şu adamı tanıdığınıza eminsiniz fakat adı aklınıza gelmiyor mu? Zaman zaman bir ortamda çalan şarkıya, yanınızdaki kişinin giydiği pantolonun rengine kadar detaylı olarak aklınızda kalan bir sahnede başka kimlerin olduğunu hatırlamakta zorlanıyor musunuz? Bulmaca çözerken sık sık “dilimin ucunda ama hatırlayamıyorum ya” diyenlerden misiniz?
Florida Üniversitesi psikoloji bölümünden Dr. Lise Abrams’ın deyimiyle “bir hapşırığın eşiğinde olmaya” benzeyen bu hatırlayamama durumunun ne yaşla, ne de bunama gibi bir rahatsızlıkla ilgisi var. Dr. Abrams, bu durumun pek tanımadığımız insanlar ya da aşina olmadığımız olgular kadar, tanıdık olanlarla da başımıza gelebileceğini ve son derece normal olduğunu söylüyor. Üstelik, belli bir dereceye kadar çözümsüz de değil.
Dilimin ucunda ama hatırlayamıyorum… Peki neden?
Halk arasında “dilimin ucunda” diye adlandırılan bu durumun sinirsel arka planı hakkında henüz bilinen çok fazla şey yok. Beyinde sol insula bölgesinin ve ayrıca, dikkat ve kontrolü sağlayan bölgelerin sözcük hafızası üzerinde etkili olduğu biliniyor.
Davranış psikolojisi çalışmaları ise özellikle nadir kullanılan sözcüklerin hatırlanmasının daha zor olduğunu ortaya koymuş. Bariz bir sonuç gibi görünmekle beraber, nedeni sözcüğün fonetik yapısından uzaklaşmamız, yani sözcüğü oluşturan sesleri unutmamız. Bu da şu sonucu doğuruyor: Bir sözcüğün sadece kendisini değil, benzer seslerden oluşan başka sözcükleri sıkça kullanmak da o sözcüğü hatırlamamıza yardımcı oluyor. Abla ve küsmek sözcüklerini sıkça akla getirmenin, abaküs sözcüğünü unutmamanıza yardımcı olması örnek olarak verilebilir.
Unutmayı engelleyici küçük tüyolar
Dr. Lise Abrams, araştırmalarının sonucunda sözcükleri hatırlamaya yardımcı olmak için ilk heceye tutunmak gerektiğini keşfetmiş. R harfiyle başladığını hatırladığınız bir sözcük varsa, ra re ri rö rü gibi farklı sesli harf varyasyonlarını deneyerek sözcüğün aklınızda belirivermesini sağlamanız son derece olası. Çünkü ilk heceyi hatırlamak, sözcüğün ya da ismin tamamını hatırlamanın neredeyse kesin yolu. Fakat bu şekilde hatırladığınız sözcüğü tekrar unutmanız son derece olası.
Uzmanların önerdiği bir başka yol da yeni öğrendiğiniz sözcükleri ya da yeni tanıştığınız insan isimlerini yüksek sesle tekrarlamak. Waterloo Üniversitesi profesörlerinden Colin MacLeod, çalışmalarında daha önce hiç duymadıkları sözcükleri insanların karşısına farklı şekillerde çıkararak hangi yöntemin daha başarılı olduğunu araştırmış. Bir grup sözcükleri içinden, bir kısmı sesli okurken, bir grup katılımcı sözcükleri başka birinden, bir grup da kaydedilmiş kendi sesinden dinlemiş. Sonuç olarak, kişinin sözcüğü kendisinin okumasının bir başkasından duymaktan daha etkili olduğu ortaya konmuş. Hafıza bakımından en faydasız yöntem ise sözcüğü içimizden okumak.
Yüksek sesle tekrarlama yolunun sadece sözcükleri değil, eylemleri hatırlamak için de faydalı olabileceğini ekleyelim. Evden çıkmadan “Ocağı söndürdüm, pencereyi kapattım” gibi yüksek sesle tekrarlama yöntemiyle daha sonra yaşayacağımız acaba anlarının sayısını azaltabiliyoruz.
İlginizi çekebilir: Beyin gücünüzü ve hafızanızı birkaç alışkanlık edinerek geliştirin
Kaynaklar:
Qz
Life Hacker