X

Devon Rex Kedisi Özellikleri ve Bakımı

Devon Rex cinsi kediler, dikkat çekici bir görünüme sahip kedilerdir. Uzun kulakları, ince vücutları ve iri gözleri olan bu kediler etrafta koşturmaktan ve bir yerlere tırmanmaktan çok hoşlanır. Enerjik ve yaramaz doğaları nedeniyle genelde kedilerle vakit geçirmekten hoşlanan kişiler için uygun olan bu kediler oldukça sosyaldir ve insanlarla arkadaşlık etmeyi sever. Devon Rex kedilerini merak ediyor ve haklarında daha fazla şey öğrenmek istiyorsanız, bu kedilere dair merak ettiğiniz her şeyi bu yazıda okuyabilirsiniz.

Devon Rex Kedisi Özellikleri

Devon Rex kedileri, arkadaş canlısı olan ve küçük gövdesine rağmen güçlü bir yapıya sahiptir. Genellikle 3-4 kg ağırlığında olan bu kediler yaklaşık 12 aylık olduklarında olgunluğa ulaşırlar. Devon Rex’ler diğer cins kediler kadar ses çıkarmasalar da eğlenceli davranışları ve enerjik yapıları ile dikkat çeken kedilerdir. Devon Rex kedisinin fiziksel özellikleri ve karakterleri genel olarak şu şekildedir:

  • Boyu: 25-30 cm
  • Ağırlığı: 3-4 kg
  • Yaşam süresi: 12-16 yıl
  • Kürk uzunluğu: Kısa
  • Renk: Her renk olabilir
  • Arkadaş canlılığı: Arkadaş canlısı ve sevecen kedilerdir. Misafirlere, çocuklara ve diğer evcil hayvanlara karşı arkadaşça yaklaşma eğilimindedir.

Devon Rex Kedisi Tarihçesi

Devon Rex kedisi ilk kez 1960 yılında İngiltere’nin Devonshire bölgesinde, Beryl Cox’un Kirlee adını verdiği kıvırcık tüylü bir kedi yavrusuna rastlamasıyla keşfedilmiştir. Cox, kedinin başlarda Cornish Rex cinsiyle ilişkili olduğunu düşünmüş olsa da Kirlee’yi Cornish Rex kedileriyle melezleme girişimlerinde bu kedilerin farklı cinsler olduğu görülmüştür.

Kirlee, Cornish Rex cinsiyle aynı tüylere sahip yavru kediler üretmek için dişi Cornish Rex kedileriyle çiftleştirilmiş olsalar da ortaya çıkan yavruların tüyleri bu cinse benzememiştir. Sonrasında Kirlee’nin sahip olduğu dalgalı tüylerin başka bir gen mutasyonundan kaynaklandığı anlaşılmış ve bu mutasyonu korumak için kapsamlı bir yetiştirme programı düzenlenmiştir.

Devon Rex cinsi kediler ilk kez 1968 yılında ABD’de getirilmiş ve 1979 yılında bu cinsi bazı organizasyonlar resmen tanımaya başlamıştır. Benzersiz bir görünüme sahip olan Devon Rex kedilerinin ünlü yönetmen Steven Spielberg’ün E.T. isimli filmi için ilham olduğu söylenmektedir.

Devon Rex Kedisi Kişiliği

Devon Rex kedileri zeki, arkadaş canlısı ve dışa dönük kedilerdir. Oldukça sosyal bir kişiliğe sahip olan Devon Rex’ler çocuklar ve evdeki diğer evcil hayvanlar dahil olmak üzere herkesle iyi anlaşma eğilimindedir. Sürekli bir şeylerle meşgul olmayı ve insanlarla oynamayı seven bu kediler, insanların ne yaptıklarını merak eder ve onları odadan odaya takip ederler.

Aşırı aktif olan Devon Rex insanları nasıl eğlendireceğini bilen bir kedi cinsidir. İnsanların dikkatini çekmek için ne gerekirse yapan bu kediler neredeyse yaşlanana kadar oyuncu kişiliklerini ve yavruyken sahip olduğu enerjiyi korumaya devam eder.

Devon Rex, kişiliği baskın bir kedi cinsi olsa da çok fazla ses çıkarmayı ve miyavlamayı sevmez. Bununla birlikte tamamen sessiz değildir ve insanlarla iletişim kurmak için miyavlayabilir.

Devon Rex Kedisi Bakımı

Devon Rex kedileri çok fazla bakıma ihtiyaç duymayan kedilerdir. Bu kedilerin tüylerinin sağlıklı olmasını sağlamak için tüylerini okşamak ve bu sayede yağın tüm tüylerine yayılmasını sağlamak yeterli olacaktır. Ara sıra kedinizi nemli bir bezle silerek tüylerinin daha parlak olmasını da sağlayabilirsiniz. Kedinizin tüylerine bakım yaparken kulaklarını da kontrol etmeli ve kir görmeniz halinde nemli bir pamukla nazikçe temizlemelisiniz.

Devon Rex’lerin tüyleri fazla bakım gerektirmese de nasıl bir mama istediklerini anlamak için çaba göstermek gerekebilir. Bu kediler hem kendi mamalarını hem de insan yemeklerini yemeyi sevdikleri için kedilerin aşırı kilolu olmasını engellemek için dikkatli olunmalıdır. Veteriner hekimler genelde yetişkin kedilerin günde iki kez olacak şekilde beslenmesini önermektedir.

Kedilerin mama ihtiyaçlarının yanı sıra su ihtiyaçlarına da dikkat etmek gerekir. Kedilerin su içmeleri idrar yolu ve böbrekleri açısından çok önemlidir. Kedinizin su içmesini teşvik etmek için sık sık kasedeki suyunu temizleyebilir veya kediler için özel olarak tasarlanmış bir su pınarı kullanabilirsiniz. Kedinizin su içmesi için aynı zamanda mama ve su kaplarını farklı yerlere koymayı deneyebilirsiniz.

Devon Rex’ler meraklı kedilerdir ve tek başlarına oynamayı sevdikleri için günlük egzersiz ihtiyaçlarını kolayca karşılayabilirler. Bu kedilerin tek başına oynamalarını sağlamak için eve çeşitli kedi oyuncakları almak gerekir. Aksi halde bu kedileri perdelere tırmanırken veya evdeki eşyaları oyuncak olarak kullanırken görmek mümkündür.

Devon Rex kedilerinin tüyleri çok kısa olduğu için soğuğa karşı çok dayanıklı değillerdir. Bu nedenle Devon Rex’in onu sıcak tutacak bir yatağa ihtiyacı vardır. Devon Rex üşümesi halinde kendini ısıtmak için insanlarla birlikte uyumayı da seven kedilerdir.

Devon Rex’lerin bakımından dikkat edilmesi gereken başka bir nokta bulunmamakla birlikte ortada hiçbir sorun olmasa dahi kedilerin yılda en az bir kez veteriner hekim kontrolünden geçirilmeleri önemlidir. Bu ziyaretler sırasında kediler fiziksel muayeneden geçirilmeli, kan ve idrar tahlilleri yapılmalıdır. Ayrıca kedinin tüm aşılarının zamanında yapılmasına dikkat edilmelidir.

Devon Rex Kedisi Yaşam Süresi ve Sağlık Sorunları

Devon Rex cinsi kediler, 9 ila 15 yıl arası yaşam süresine sahiptir ve genel olarak sağlıklı kedilerdir. Bununla birlikte Devon Rex’lerin karşılaşabilecekleri aşağıdaki sağlık sorunlarına dikkat edilmesi gerekir:

  • Miyopati: Miyopati veya kas zayıflığı genelde Devon Rex cinsi kedilerde ilk 6 ay ortaya çıkmaktadır. Bu sorun bazı kedilerde hafif belirtilere neden olurken bazılarında ise şiddetli belirtiler görülmesine neden olabilmektedir. Hastalıkla ilgili yaşanabilecek en olumsuz durumlardan bir tanesi kedinin başını ve boynunu destekleyememesidir. Bu sorun kedilerin boğulmalarına neden olabilmektedir.
  • Solan yavru kedi sendromu: Solan yavru kedi sendromu, B grubu kana sahip dişi ile A grubu kana sahip erkek kedinin çiftleşmesiyle ortaya çıkabilmektedir. Bu durumda anne kedide A grubu antikorlar oluşmakta ve bu antikorlar emzirme sırasında yavrulara geçmektedir. Antikorlar, A grubu kana sahip kedilerde kırmızı kan hücrelerine saldırabilmekte ve yavruların hayatını tehlikeye atabilmektedir.
  • Hipertrofik kardiyak miyopati (HCM): Devon Rex dahil olmak üzere bazı kedi cinsleri genetik açıdan HCM riski altındadır. Kalp kasında kalınlaşmaya neden olan bu sorun başka herhangi bir soruna yol açmayabildiği gibi bazı kedilerde kalp yetmezliğine ve ölüme neden olabilmektedir.

Devon Rex’ler her eve ve her aile ortamına uyum sağlayabilen kedilerdir. Bu kediler enerjik ve yaramaz olabildikleri için özellikle kedileriyle vakit geçirmeyi seven kişiler için idealdir.

İlginizi çekebilir:

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale