Kendini keşfetme yolculuğu uzun, çetrefilli ama aynı zamanda sürprizlerle dolu, yaşadığını gerçek anlamda hissedebileceğin bir yol. Kimisi erken yaşta, kimisi ileri yaşlarında bu yola girebiliyorken, çoğu da o yolu gördüğünde yönünü değiştiriyor.
Kendini keşfetme yoluna girmek kontrollü gerçekleştirdiğimiz bir şey de değil tam olarak. Hayat bize kendimizle ilgili bazı mesajlar gönderiyor. Onu görüp merak ediyorsak, “Ben artık aynı olaylar döngüsünde olmak istemiyorum, kurban rolünü bırakmak istiyorum” diyebiliyorsak o yoldan ilerlemeyi seçiyoruz ve macera başlıyor. Mesajı göremiyor ya da daha kötüsü görüp de yönümüzü değiştiriyorsak ıstırap içinde yaşamaya devam ediyoruz. Farkında değilsek bile…
Tüm bu kendini keşfetme yolculuğunda ilerleyip ilerlemediğini anlamak için gösterge olarak dönüşümü kullanabilirsin. Bazen değişim ve dönüşüm kelimeleri aynı anlamda gibi kullanılabilse de birbirinden oldukça farklılar aslında. Gel, bu iki kelimenin farklarını incelerken kendini keşfetme yolculuğunda onlardan nasıl yararlanabileceğine bakalım…
Değişim yaşadığında mevcut olan değerlerinde ve özünde bir farklılık yaşanmazken, mevcut olanın farklı versiyonuna ulaşırsın. Fiziksel bir örneğe bakmak kavramı anlamak açısından yardımcı olabilir. Saç stilini değiştirdiğinde görünüşün değişse de sende olan saç kökü eskisinin aynısıdır. Sadece dıştan görünüşü değişmiştir. Bu örnekten yola çıkıp içsel sürece baktığımızda, eğer kontrol etme dürtüsüyle bir şeylerin farklı olmasına çabalıyorsan, ne kadar zorlasan da özünde bir değişiklik olmuyor çünkü farklılığı dışarıdan almak mümkün değil. Eğitimler alıyor, kitaplar okuyor olabilirsin ama sana mesaj veren olaylara gözünü kapatıp “kendi istediğin” yöne doğru gitmeye zorluyorsan, bu ancak dıştan bir farklılık yaratabiliyor.
Belki sözde birçok şey öğreniyorsun. Ama özde yine aynı sen oluyorsun. Düşüncelerinde ve davranışlarında bir değişiklik olmuyor. Hala o kişiye aynı şiddette sinirleniyor, dışarıdan sakin görünmeye çalışıp kendini içten içe baskılıyorsun. Eğitimde öğrenmiş olsan da hayatına uygulama konusunda bir adım atmıyorsun. Sanki o kadar çok şey yaptıktan, bir süre farklılaşmış gibi illüzyonda yaşadıktan sonra bir de dönüp bakıyorsun ki yine yolun başındasın. Bu demek oluyor ki kendini keşfetme yolculuğunda değişim ile ilerlemek gerçek anlamda, içsel düzlemde mümkün değil. Kendini keşfetme yolculuğunun en büyük yanılgısı da bu sanırım: Farklılaşmayı dışarıdan beklemek…
Halbuki o yolculukta gerçekten ilerliyorsan bunun göstergesi değişim değil, dönüşüm sürecini yaşıyor olmandır. Değişimde yaşandığı gibi düşünerek, çabalayarak, kontrol etmeye çalışarak bilinçli yaptığın bir süreç değildir dönüşüm. Dönüşüm için değişim gerekir, ama her değişim dönüştüğün anlamına gelmez. Fiziksel olarak tırtılın kelebeğe dönüşümüne bakabiliriz. Dönüşümde kontrol yoktur. Süreç kendiliğinden oluverir ve senin tek yapman gereken kontrol etmeyi bırakıp kendini akışa, o yola teslim etmektir. Dönüşüm tek yönlü bilet gibidir, bir kez dönüştüğünde artık geri dönemezsin. Çünkü farklılaşma dışında değil, içinde gerçekleşir. Belki düşünce yapın, belki davranışın, belki hayatı algılayışın, kazandığın bir farkındalık… Kendine dair keşfettiğin her neyse, artık hayata o gözlerle bakmaya başlarsın ve bu içsel değişim dışarı da yansır. Çevrendeki olaylar, insanlar, koşullar değişmeye başlar. Bazen yavaş, bazen çok hızlı… Dönüşüm yaşayan kişi çoğunlukla kendini bir anda sürecin içinde bulur. Bazen içindeyken fark eder, bazen sonrasında kendisindeki farklılıkları gördükçe yolda ne kadar ilerlediğini idrak etmeye başlar.
İşte dönüşüm böyle bir süreçtir. O yola bir kez girdiğinde olanla akışta oldukça, bir yandan zorlansan da hayat sana sürprizlerini de sunar. Tek yapman gereken davetini kabul etmektir.
Kendini keşfetme yolculuğunda ilerlemek istersen, bu yolda yürüyen biri olarak sunduklarım elinden tutup ilerlemene yardımcı olabilir. Her hafta devam eden mindfulness temelli yoga derslerimle farklılaşmak için çabalamadan olağan nefesine, bedenine bakabilir, sınırlarını fark ederek ve deneyimlerini yargılamadan, değiştirmeye çalışmadan onlara kabul geliştirmeye başlayabilirsin. Tüm bu deneyimler hayatındaki dönüşüme de alan açarak yardımcı olacaktır.
20 Mart Pazar günü gerçekleştireceğim online Vizyon Panosu Atölye’mde ise kendini ve hayallerini keşfedeceğin, onlara ulaşmak için farklı bir yöntem öğreneceğin bir alan olacak. Atölye sonrası ise kendi yarattığın vizyon panonu düzenli kullanarak hayatın akışında hayallerine ulaşmak için yeni potansiyellerle karşılaşabilecek ve hayatın sana gönderdiği mesajlara daha açık olabileceksin.
Sunduklarımla ilgilenirsen @sibelsibel Instagram hesabımdan mesaj atarak detaylı bilgi alabilirsin. Umarım kendini keşfetme yolunda dönüşümü yakalayabilir ve keyfine varabilirsin.
Sevgilerimle…
İlginizi çekebilir: Vizyon panosu atölyesi: İlkbahar gündönümü ile dönüşümünü başlat