X

Değişim arıyorsanız hayatınızda korkuya yer açın

Duyguların büyük güçleri vardır. Onlar, insanların karakteristik özelliklerinin yanı sıra insan davranışlarının ardındaki motivasyonu da tanımlarlar. Aşk, nefret, mutluluk, kıskançlık, üzüntü gibi duyguların davranışlara şekil vermediğini asla iddia edemeyiz.

Bu duygular arasında obsesyon derecesinde bağlı olduğumuz duygu elbette ki mutluluktur. Gazetelerde, dergilerde, filmlerde, psikolojide kısaca gözümüzün veya aklımızın alabildiği her yer bize mutlulukla ilgili bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Kısaca, toplum olarak hepimiz mutlu olmak istiyoruz.

Yine de, mutluluk kadar yaygın olmasa da hep hafife alınan ve nadiren sohbet konusu olan bir duygu daha var. Birçoğumuz zaman zaman bu duyguyu deneyimliyoruz; ancak bu duygu mutluluk, nefret veya üzüntü kadar yaygın değil. Bugüne kadar psikoloji alanında da farkına varılmadan atlanan bu duygu ne mi dersiniz?

Korku!

Araştırmacılar bu duygunun ne kadar anlaşılması zor ve güçlü olmasının yanı sıra ilginç bir şekilde bazı faydalarının da olduğunu keşfettiler. Korku, dikkatiniz için oldukça önemli bir duygu olmasının yanında mutluluktan güçlü 6 önemli yönü de bulunuyor. İşte korkunun gücünü gösterdiği 6 yol:

1. Korkunun tanımlandığı an

Korkuyu tanımlamak, biraz da diğer tüm duyguları tanımlamaya benzer. Bu duygu herhangi bir hisle birleştirerek tarif etmek ne kadar kolay olsa da, tek başına korkuyu tarif etmek o kadar kolay değildir.

Korku birçok farklı şekilde kişinin karşısına çıkabilir

Gerçekte, hepimiz korktuğumuzda genellikle tüylerimiz diken diken olur veya omurgamıza bir şey çarpmış gibi içinden çıkılmaz bir his kaplar içimizi. Bu durum kendimizi olduğundan küçük hissetmemize hatta akli dengemizi yitirmemize bile neden olabilir.

Korku hissi evrensel bir duygu olsa da, sebepleri kişiden kişiye çeşitlilik gösterebilir. Yanınızda duran dev bir ağacın size bakıyor olduğu hissiyatıyla veya Kutup ışıklarını izlediğiniz bir gecede ortaya çıkabilir.

Esasında, korku olgusunu sadece doğaya bağlamak doğru değildir. Başkaları için korku; uzmanlıkla yapılmış bir portrede veya güzel bir şarkının ritmik kreşendosunda ortaya çıkabilir. Bu olaylar yalnızca insan ruhunu etkilemekle kalmaz, aynı zamanda zihniniz ve bedeniniz için de etkileri olabilmektedir.

2. Sağlığa katkıda bulunması

Mutluluk gibi pozitif duyguların kişilerin ömrünü uzattığı ve sağlıklı bir hayat sürmesine yardımcı olduğunu duysaydınız, bu durum sizi muhtemelen şaşırtmayacaktı. Geçtiğimiz yıl, birkaç araştırmacı spesifik mekanizmaların insan sağlığına katkı sağlayıp sağlamadığı sorusuna yanıt aramak için araştırmalarda bulundular. Yaptıkları araştırmalarda özellikle sitokin denilen bir proteinle ilgilenen araştırmacılar, bunun enflamasyon ve stres tepkisiyle ilişkili olduğunu ortaya çıkardılar. Bu proteinlerin yükseltilmiş seviyeleri tip 2 diyabet hastalığı komplikasyonları gelişiminde, Alzheimer hastalığında, kardiyovasküler hastalıklarda hatta depresyonla mücadelede bile etkin rol oynamaktadır.

Araştırmacılar, araştırmalarına tüm gün boyunca ekledikleri neşe, ferah hissetme, tutku, aşk, gurur ve korku gibi mekanizmaları da dahil edip pozitif duyguları raporladılar. Ayrıca insanların ağızlarında swap örneği alarak sitokin seviyelerini test ettiler. Sonuçta pozitif duyguların sitokin seviyesini azalttığını tespit ederlerken, sitokinin en çok korku duygusunda bulunduğunu ortaya çıkardılar.

3. İyi davranışların artması

Yapılan araştırmalar korkunun insanları iyi bir insan haline getirmekte yardımcı olduğunu söylüyor

Korku, bağışıklık sisteminizi hızlandırmasının yanında size başka faydalar da sunabilir. Sizi daha iyi bir insan haline getirebilir! Yapılan başka bir araştırmada katılımcılara ne sıklıklı korkuyu deneyimledikleri sorulup, sonrasında ise ne kadar cömert olduklarını ölçmek için dizayn edilmiş bir test uygulanıyor.

Korkuyu hayatlarında daha çok yaşayan insanların, daha cömert davranışlar sergilediği ortaya çıkıyor. Esasında bu noktada cömertlikten de fazlası var diyebiliriz. Bilim insanları yaptıkları birçok araştırmalar neticesinde, korkunun etik değerler ve başkalarına yardım etme ihtimalini artırabileceğini iddia ediyorlar.

Araştırmacılar korkunun, başkalarına yardım gibi yüksek sosyal değerlere hizmet ettiğini ve bireysel ihtiyaçlardan toplumun iyiliğine yönlendirdiğine inanıyorlar. Araştırmayı yürüten Paul Piff ise şunları söylüyor:

‘Korku, insanların toplumun iyiliğine yatırım yapmasına, yardım kuruluşlarına katkıda bulunmasına, başkalarına gönüllü yardım etmesine veya çevreye verdiği zararı azaltmasına neden olabilir mi? Yaptığımız araştırmalar bu sorunun cevabının ‘Evet’ olabileceğini söylüyor.’

4. Korku sabırlı olmanızı sağlıyor

Yukarıda bahsettiğimiz araştırma korkunun insanlar üzerinde cömertlik konusunda etkisi olduğunu iddia eden ilk araştırma değil. Birkaç yıl önce, Psychological Science’de yayınlanan bir araştırma, korkunun insanları sadece cömert olmaya yönlendirmediğini, başka etkileri olduğunu da iddia ediyor.

Yapılan araştırma 3 farklı deneyden oluşuyor ve korkunun etkilerinin değerlendirilmesi ve korkunun diğer bir pozitif duyguyla karşılaştırılması amacı taşıyordu; mutlulukla!

Her bir deneyde, araştırmacılar farklı teknikler kullanarak korku veya mutluluk duygusunu ortaya çıkarmaya çalıştılar: İzlenen videoların konuları, hayatlarından bir kesit veya okudukları bir hikayede ana karakterin ne hissettiği vs.

3 farklı senaryodada korkunun mutluluktan daha belirgin ve bağımsız etkilerinin olduğunu buldular: Gönüllüler raporlarında korkunun daha sabırlı olmaya, gönüllü olmaya daha istekli olmaya ve materyalist dünyadan uzaklaşıp hayatta daha tatminkar olmaya yönlendirdiklerini belirttiler.

5. Yaşanılan an

Peki korkuyu bu şekilde davranmaya yönlendiren olgu nedir? Bilim adamları yönlendirici gücün sübjektif zaman deneyimi olduğuna inanıyorlar. Korku zamanı yavaşlatıyor ve insanların ana odaklanmalarına neden oluyor.

Yavaşlama etkisinin benzeri farkındalığın kuşatılması araştırmasıyla tanındı. Sonuçta yapılan araştımalar neticesinde korkunun insanları kararları ve davranışlarında daha cömert, sabırlı ve hayatından daha memnun bir hale getiriyor diyebiliriz.

İlgili yazı: Hayatı daha anlamlı yaşayabilmek için korkularınızla yüzleşin

6. Bir doz korku

Mutluluk her dönemin trendi olup kitleleri peşinden sürüklemektedir. Her ne kadar hayatta mutlu olmak gerçekten bizim için çok ama çok önemli olsa da, büyük resmi kaçırmamamız gerekiyor. Sadece mutlu olmak hayatınızın anlamlı olduğunu belirtmez.

Mutlu olmayı hak ediyoruz; fakat hayatımızda daha çok korkuya da yer açmamız gerekiyor. Mutluluğu kovalarken ve günlük sorumluluklar arasında kaybolurken, hayatın ne kadar şaşırtıcı olduğunu unutuyoruz.

İçimizdeki çocukla bağlantıya geçmeli ve keşfetmenin ve öğrenmenin heyecanına ortak olmalıyız. Deneyimleri yeni keşfettiğimiz dönemlere geri dönmeliyiz ve onların hayatımızı ve bizi hayrete düşürmesine izin vermeliyiz.

Korku bize yalnızca mutluluk getirmez, aynı zamanda ihtiyacımız olan ilhamı da getirir. İnsan doğasını daha iyi anlamamızı, bizi bir araya getiren deneyimleri yaşamamızı sağlayarak hayatın ne kadar çetrefilli olduğunu bize hatırlatır. Son olarak, korku hayatta tamamen yer almamızı sağlayarak eğlencenin tadına varmamıza yardımcı olur.

Kaynak:

elitedaily.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale