X

Dahilerin dahisinin gündelik hayatı: Wolfgang Amadeus Mozart

Wolfgang Amadeus Mozart

Hayat tarzımız bizi ortaya çıkarır. Alışkanlıklarımıza göre ölçülürüz

Mary Oliver günlük hayat rutinlerimizin içsel dünyamızı nasıl şekillendirdiğini bu sözlerle mükemmel bir şekilde anlatıyor. Belki de bu sözler, büyük sanatçıların, yazarların ve bilim insanlarının günlük alışkanlıklarına nasıl da büyülenmiş bir şekilde baktığımızı gösteriyor. Bu düşünce beraberinde dahi kişilerin gündelik hayatlarını kopya ettiğimizde onların iç dünyalarını da kopya edip kendi mükemmelimize ya da doğru tabirle onların mükemmeline ulaşacağımız fikrini uyandırıyor. Yine de büyülü tarafı bir kenara bırakırsak, dünyaya faydalı eserler bırakmış bu dahi kişilerin günlük rutinlerinin ardındaki içgörüyü anlayamazsak, ideal gündelik hayat psikolojisi üzerinde çalışmamız da mümkün olamaz.

Topluma en çok değer katmış sanatçılar arasında gösterilen Wolfgang Amadeus Mozart (27 Ocak 1756–5 Aralık 1791), Letters of Mozart adlı eserde yer alan bilgilere göre 1777 yılında Mozart’ın babasına yazdığı mektupta 21 yaşında iş bulmak için gittiği Mannheim’daki günlük hayatını anlatıyor. Mozart orada iş bulamayınca müzisyen Weber ailesinin yanına taşınıyor ve 4 kız kardeşten biri olan Alosia’ya aşık oluyor. Ne yazık ki, bu aşk olumlu sonuçlanmıyor.

İlgili yazı: Ünlü isimlerin alışıldık normların dışındaki “sıradışı” ilişkileri

Weber ailesinin evindeki yaşamı şu sözlerle tasvir ediyor:

Bu mektubu sana gece 23.00’te yazıyorum; çünkü başka boş zamanım olmuyor. Sabah 08.00’den önce uyanmıyoruz; çünkü saat 08.30’a kadar güneş odalara (Mozart’ın yaşadığı giriş katı) gelmiyor. Daha sonra hızlıca giyinip saat 10.00’dan 12-12.30’a kadar, yani Wendling’se gidene kadar beste yapıyorum. Daha sonra Wendling’ste saat öğlen 13.00’e kadar yazıp, daha sonra öğlen yemeğimi yiyorum. Saat 15.00’te Mainzer Hof’a (Otel) gidiyorum ve orada Hollandalı subaya galanterie (nezaket) ve sürekli bass eğitimi veriyorum. Eğer yanılmıyorsam 12 ders için bana 4 düka altını veriyor. Saat 16.00’da evin kızına ders vermek için eve geri dönüyorum. 16:30’dan önce asla başlayamıyoruz; çünkü ışığın gelmesini bekliyoruz. Saat 18.00’de Maddle Rose’u bilgilendirmek için Cannabich’e gidiyorum, akşam yemeğimi orada yiyorum ve bazen orada çalıyorum. Daha sonra devamlı olarak cebimden çıkardığım kitabı okuyorum.

Sonraları kariyerini ilerletmekle ilgili büyüyen arzusu ve Costanze (Weber ailesinin üçüncü kızı) ile yaşadığı ilişki günlük rutininin önemli ölçüde değişmesine neden oluyor. 1782 yılında kız kardeşine yazdığı mektupta, birkaç ay önce sevgilisiyle evlendiğini ve günlük rutininin değişerek akşamları yalnızca 5 saat uyuduğundan bahsediyor:

‘Sabah 06.00’da giyinmiş ve saat 07.00’de de günlük temizliğimi bitirip banyodan çıkmış oluyorum. Saat 09.00’a kadar yazıyorum. Saat 09.00’dan 13.00’e kadar ders veriyorum. Daha sonra eğer herhangi bir yere davet edilmediysem evde yiyorum. Yemeğimi genellikle saat 14:00’te yiyorum ya da bazen de 15:00’te, bugün olduğu gibi. Yarın da Kontes Zichi ve Kont Thun’a davetliyim. Akşamüstü 17.00 veya 18.00’den önce çalışmaya başlayamıyorum. Eğer konser veriyorsam hiç çalışamıyorum, yoksa saat 21.00’e kadar çalışıyorum. Sonrasında sevgilim Constanze’nin yanına gidiyorum. Beraber geçirdiğimiz eşsiz zamanlar genelde annesinin nezaketsiz ve hırçın konuşmalarıyla bölünüyor. Bunu babama yazacağım bir sonraki mektupta açıklayacağım.  Bu yüzden tek dileğim bir an önce Constance’yi o evden kaçırıp özgür olmak. Akşam 22:30-23.00 gibi eve geliyorum, tabi bu aslında annesinin tutumuna ve benim dayanma sabrıma bağlı olarak değişiyor.

Konserler ve davetlere çağırılmam nedeniyle akşam bazen yazamayabiliyorum. Duruma bağlı olarak değişiyor. Eğer bir davet veya konser yoksa eve gelip saat 01:00’e kadar yazmaya özen gösteriyorum. Sabah ise 6’da kalkıyorum.’

Kaynak:

brainpickings.org

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale