Başarılı bir girişimci olmayabilirsiniz. Yaşamın sırrını keşfetmemiş olabilirsiniz. Yaptığınız şeyi sevmenize rağmen duygularınızla mücadele etmekte güçlük çekiyor olabilirsiniz.
Sizinle benzer durumda olan kişilerle bunu paylaştığınızda size söyleyecekleri ilk şey biraz her şeyden uzaklaşmak, tatile çıkmak olur. Ancak bu her zaman mümkün olmuyor. Üstelik kısa bir ara verip geçici çözümler üretmek yerine, daha kalıcı çözümler üretmek isteyebilirsiniz.
Yapılan sayısız araştırma, intihar ve depresyon vakalarının en önemli sebebinin tek bir şey olduğunu gösteriyor; o da hava. Daha az güneş ışığı olan bölgelerde intihar oranları artıyor, depresyon vakaları daha fazla görülüyor. Yani daha fazla güneş ışığı almak, gün içindeki mutluluğu artırmanın en kolay yollarından biri olabilir.
Sabah 05.00’te veya 06.00’da günün ilk ışıklarıyla birlikte uyandığınızda, zihniniz her zamankinden bambaşka bir yerde olur. O sırada sizin için dünyanın en önemli şeyi yetişmeniz gereken iş, giymeniz gereken kıyafet veya bakmanız gereken mailler değil; dünyanın en iyi omletini yapmak olur. Birçoğumuzun yapmadığı, üzerine düşünmediği bir şey…
Sabahları erken uyandığınızda etrafınızda olup bitene daha fazla odaklanabilirsiniz çünkü o saatte kimse sizden bir şey yapmanızı, acele etmenizi beklemez. Bu yüzden kendi emeğinizi harcayarak bir şeyler yapmak veya yaratıcı düşünmek son derece doğal bir hal alır.
Kendinizi mahrum ettiğiniz şeyi bulun
Kendinizi mahrum ettiğiniz şey, hiçbir beklenti veya hiçbir baskı olmadan düşünme, yaşama haliniz olabilir. İşte belki de bunu tekrar bulmalısınız. Kendinizi mahrum ettiğiniz o sakin, rahat zamanı bulduğunuzda aslında rahatlamak, daha üretken olmak için tatile veya bir şeylerden uzaklaşmaya ihtiyacınız olmadığını anlayacaksınız.
Bazen işler istediğiniz gibi gitmediğinde kendinizi büyük bir baskının altında hissetmek çok normal. Bu baskının üstesinden gelmenin tek yolu ise, kendinizi “akışa” bırakmak. İşte bu akışın pürüzsüz, sakin bir şekilde gerçekleşmesini istiyorsanız, sabahları erken kalkarak işe başlayabilirsiniz.
Aslında en yaratıcı düşüncelerin metroda, uçakta, tuvalette akıllara gelmesi bunun ne kadar doğru olduğunu gösteriyor. Sizden başka şeyler yapmanızı beklemedikleri, üzerinizde baskı oluşturmadıkları, bir yere yetişmek zorunda olmadığınız zamanlar en yaratıcı ve en üretken olduğunuz zamanlardır.
Sabahları erken kalkıp istediğiniz gibi bir omlet yapmak, sevdiğiniz şekilde kahvenizi hazırlamak, egzersiz yapmak, bir şeyler okumak, müzik dinlemek sizi daha verimli ve mutlu bir insan yapar.
Kaynaklar:
Fast Company
Lifehack